12 Ocak 2010 00:00
SAĞLICAK
Tüm toplumu yakından ilgilendiren ve Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında gündeme getirilen Tam Gün ve Kamu Hastane Birlikleri yasa tasarılarının bu hafta içinde TBMMde gündeme gelme olasılığı duyumlara göre yüksek.
Tüm toplumu yakından ilgilendiren ve Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında gündeme getirilen Tam Gün ve Kamu Hastane Birlikleri yasa tasarılarının bu hafta içinde TBMMde gündeme gelme olasılığı duyumlara göre yüksek.
Bu hafta TEKEL işçileri de hem kendileri hem de Türkiye işçi sınıfı açısından çok anlamı olan tarihi bir karar aldı TEKEL işçilerinin direnişi bir ayı geride bırakırken, işçiler, karar gereğince ülke çapında aile ve çocuklarıyla Ankaraya akın edecekler
Gerek sağlık emekçilerinin gerekse TEKEL işçilerinin durumu, gazetemiz Evrenselde aylarca, yıllarca yazılıp çizildi. Sağlık ve sosyal güvenlikte yaşananlar ve yaşanacaklar uzun uzun anlatıldı. Özünde aynı gerekçeler ve aynı politikalar sonucu ilginç bir şekilde aynı haftaya sıkışan iki sorun, sonuçları itibariyle aynı noktada buluşacak; Ankarada ocak ayı soğuğunda ocakbaşı sıcaklığını yaşatacak
Azgınlaşan kapitalist sistem, TEKEL işçilerini Devlet Memurları Yasası 4-c maddesi kapsamında geçici personel olarak istihdam etmek istiyor. Ne işçi ne de memur sayılan TEKEL işçileri, ücretlerinin yarıdan fazlasını kaybedecek; bulundukları şehirden başka bir yerde istihdam edilebilecek, kıdem tazminatı ve senelik izin hak kayıpları olacak ve pratikte sendikal örgütlenme hakkını kaybedecekler
Her iki cephede de kurgulanan; kamu kuruluşlarının özelleştirilmesi, işgücü piyasasını esnekleştiren yeni çalışma biçimlerinin düzenlenmesidir.
Gerçekleri yansıtmayan ve tüm sağlık çalışanlarını sözleşmeli esasına göre çalıştırmayı hedefleyen, dönemsel taktik politika olan Tam Gün düzenlemesi, Kamu Hastane Birlikleri ile birlikte değerlendirilmelidir. Birlikte değerlendirildiğinde; Kamu Hastane Birlikleri yönetimini ağırlıklı olarak eşrafa verilirken, yerel dinamiklerin karar mekanizmasında rol aldığı müşteri odaklı organizasyon amaçlanıyor. Sağlık hizmetlerin finansmanının vergilerle sağlanması, devletin en temel görevlerinden birisi olmasına rağmen, hizmet karşılığında ayrıca bir ödeme talep edilmesiyle devlet sağlık hizmetinin finansmanından çekiliyor.
Tam Gün ve Kamu Hastane Birlikleri yasa tasarıları kabul edilirse, tüm sağlık çalışanları Devlet Memurları Yasası 4-b maddesi kapsamında sözleşmeli personel olarak çalıştırılacak ve TEKEL işçilerininkine benzer hak kayıplarıyla karşılaşacak. Sağlık çalışanları sözleşmeli personel olarak devlet memuru gibi asli ve sürekli işlerde çalıştırılacaklar, ancak iş güvencesi hakkını kaybederken eski ücretlerini de alamaz duruma gelecekler. Daha fazla ücret alabilmek için daha fazla çalışmak zorunda kalacaklar. Bulundukları şehirden başka bir yerde istihdam edilebilecekler ve işsiz kalabilecekler.
Türk Tabipleri Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Sendikası ve diğer sağlık örgütleri hafta boyunca eylemlilik kararı aldı.
Mücadelenin yükseldiği şu günlerde hükümet, kararlı güçlerle baş edemediği sürece, yeni haklar ya da vaatler ile mücadeleyi sulandırmaya da çalışabilir. Ancak, gerek TEKEL işçileri gerekse sağlık emekçileri, örgütlü davranışın başarısını gördükten sonra hakkını arayacak ve kaderine razı olmayacaktır. Aksi takdirde sistem, çalışanlara geri dönüş şansı vermeden, onları sendikasız ve iş güvencesiz ortamda köleleştirmeyi hedefliyor
CELAL EMİROĞLU