20 Ocak 2010 00:00

Dicle ve Munzur’u kurtarın!

ÇEVRE ve doğayı koruma inisiyatifleri ve örgütler, Türkiye’de ekolojik, tarihsel, kültürel alanları yok eden barajlar ve su politikasında ısrarlı olan ...

Paylaş

ÇEVRE ve doğayı koruma inisiyatifleri ve örgütler, Türkiye’de ekolojik, tarihsel, kültürel alanları yok eden barajlar ve su politikasında ısrarlı olan AKP hükümetini protesto etmek için eş zamanlı olarak Berlin, Hamburg, Frankfurt ve Münih`teki Türk büyükelçiliği ve konsoloslukları önünde sembolik uyarı nöbeti tuttular. Yapılan açıklamalarda AKP hükümeti kınandı. Barajların bölgedeki kötü etkilerini gösteren belge, fotoğraf ve çeşitli araştırma sonuçlarını içeren dosyalar ise konsolosluklar tarafından kabul edilmedi.
Konuya ilişkin son gelişmelere yönelik sorularımızı Hasankeyf`i Yaşatma Girişimi Sözcüsü Ercan Ayboğa yanıtladı.

Bugünkü eylemlerdeki mesajınız nedir?
Biz Türkiye’nin yöneticilerine Ilısu ve Munzur barajları projelerinden mutlaka çekilmesi gerektiği konusunda uyarmak amacıyla Almanya’nın dört kentindeki Türk büyükelçi ve konsoloslukların önünde protesto gösterilerinde bulunduk. Avrupa’daki ilginin ve kampanyanın devam ettiğine ve konunun uluslararası çapta halen izlendiğine dair bir mesaj vermek de istedik. Türkiye’nin istediği gibi, yani insanları, doğayı ve kültürümüzü hiçe sayarak, baraj projelerini uygulamayacağını kamuoyuna belirtmek istedik. 12 Ocak 2010’da İstanbul’da 13 baraj ve HES mağduru kampanyanın ortak bir basın toplantısı vardı; bunu çok önemli buluyoruz ve bu insanlarla dayanışma içinde bulunmak da bizim için ayrı bir önem taşıyordu. Barajların getireceği yıkım belli yerlerle sınırlı değil, bütün Anadolu ve Mezopotamya’yı kapsıyor. Devlet barajlarla doğayı ve doğal kaynakları tamamen kontrol altına alıyor.

Bundan sonraki süreçte neler olacak-olabilir?
Türk hükümetinin Ilısu projesinden vazgeçmeyeceği açıkça ortada. Avrupalı hükümetlerin geri çekilmesinden dolayı rehavete kapılınmamalı. Tam tersi şimdi işimiz daha da zorlaştı. Zorlaştığı kadar daha önce hiç olmayan fırsatlar da ortaya çıkıyor. Bundan sonra mücadelenin Türkiye’deki tüm yıkıcı barajlara karşı yürütülmesi gerektiği daha da ön plana çıkıyor. Güçlerimizi birleştirirsek sesimizi kamuoyunda daha da yükseltebiliriz. Eğer ülkedeki kampanyalar daha da güçlenirse Avrupa’da da daha fazla dayanışma gelişir. (Berlin/EVRENSEL)
Sinan Balta
ÖNCEKİ HABER

Çocuklara yaşına uygun oyuncaklar alın

SONRAKİ HABER

Önce tehdit sonra eylem

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...