24 Ocak 2010 00:00
Yasuni Ulusal Parkı ve Avatar
Yasuni Ulusal Parkı Ekvador Amazonunun kalbinde yer almaktadır.
Yasuni Ulusal Parkı Ekvador Amazonunun kalbinde yer almaktadır. Bu park amfibilerden,ağaçlara, ağaçlardan böceklere çok sayıda farklı türe ev sahipliği yapmasıyla ünlüdür. Bu parkı geçtiğimiz hafta PLOS ONE adlı bilimsel dergide yayınlanan bir araştırma tekrar gündeme getirdi. Araştırma ABD, Almanya ve İngiltereden bir grup bilim insanı tarafından yürütülmüş oldukça geniş bir çalışma olarak hemen göze çarpıyor. Tabii bir de yörenin hem kendisinin hem de biyoçeşitliliğinin petrol arama-geliştirme projeleri tarafından nasıl tehdit altında olduğunu göstermesi bakımından da önemli.
Araştırmacılara göre Yasuni Güney Amerikanın muhtemelen dünyanın en fazla çeşitliliğe sahip bölgelerinden biridir. Bu bölgede amfibiler, kuşlar, memeliler ve damarlı bitkilerin biyoçeşitlilikleri dünya ortalamasının çok üzerinde. Örneğin bölgede 596 farklı kuş türü, 150 amfibi türü kayıt altına alınmış. Bu sayı bile Amazonların yalnızca bir noktası için oldukça inanılmaz . Araştırmacılar bu bölgedeki kurbağa türlerinin toplam sayısının ABD ve Kanadadakilerin toplamından bile daha fazla olduğunu ifade ediyor. Bu ülkelerin ve Yasuni Ulusal Parkının yüzölçümleri de göz önüne alındığında, bu alanın farklı türler açısından evrimsel bir patlama alanı olduğunu söyleyebiliriz. Bu çalışma ile Yasuni Ulusal parkında bulunan bu sıra dışı biyoçeşitliliğin ilk büyük resmi ortaya çıkarıldı. Bölgenin ekvatora yakın oluşu ve iklimsel özelliklerinin bu kadar farklı ve endemik türün ortaya çıkışını tetiklediği düşünülmektedir. Yasuni bölgesinde yaklaşık bir hektarlık alanda 655 farklı ağaç türü, yaklaşık yüz bin farklı böcek türü yaşamaktadır. Bu sayı Böcekbilimci Dr. Terry Erwin ve Ekvadorlu Botanikçi Gorky Villaya göre dünya ortalamasının çok üzerindedir.
Ulusal Parkın kuzey kısmında yer alan Tiputini Biyoçeşitlilik İstasyonu, bölgenin biyoçeşitliliğini yansıtan önemli bir örnek alandır. Bu istasyonda yaklaşık 247 amfibi ve sürüngen türü, 550 kuş türü ve yaklaşık 200 memeli barınmaktadır. Yasuniyi önemli yapan diğer bir özelliği uzun vadede de biyoçeşitliliğini koruyabilme potansiyelidir. Dünya üzerindeki pek çok bölge iklimsel değişim ile daha kurak hale gelirken, Yasuni bölgesinin kuraklığa direneceği ve nemini koruyacağı tahmin edilmektedir. Bu da bu bölgede yaşayan türlerin değişen iklim koşullarından dünyanın diğer bölgelerine göre daha az etkileneceğini göstermektedir.
PANDORA, EKVADOR MU?
Yasuni bölgesi Ekvador petrol rezervlerinin yaklaşık yüzde 20sini altında barındırıyor. Buradaki alan ve petrol rezervleri aslında biraz da yakın zamanda vizyona giren Avatar filmini hatırlatıyor. Her ne kadar film başka bir gezegende geçse de, Avatar filminin geçtiği gezegendeki, Pandoradaki büyülü ormanda bitki ve canlı türlerinin zengin çeşitliliğini gözünüzde canlandırın. Orada bütün bir doğa uyum içerisinde yaşamını sürdürmektedir. Yerli halk (Na-viler) ve orman canlılarının oluşturduğu zengin ekosistem sorunsuz bir şekilde varlığını sürdürürken bir gün dünyalılar (ABDli bir şirket ve onun askerleri) bu gezegeni keşfeder. Bu gezegendeki ormanın derinliklerinde dünya için önemli büyük bir enerji kaynağının rezervleri bulunmaktadır. Dünyalılar daha fazla enerji, daha fazla kâr için bölgeyi yok etmeye çalışırken yerli halk ve bölge canlıları buna direnir. Film boyunca bütün bir ekosistemin birbiriyle aslında bağlantılı, dinamik bir denge içinde olduğu mistik, büyülü bir ağ benzetmesiyle anlatılmış ve biraz da ünlü Gaia hipotezine göndermeler yapılmış.
Yasuni Ulusal Parkı da şu an Avatardaki gezegen gibi. Ekvador Devlet Başkanı Rafael Correa, 2007 yılında bölgeye en az zarar gelecek şekilde petrol çıkarılacağını duyurmuştu. Ancak petrol çıkarımının dolaylı ve dolaysız doğa üzerinde pek çok etkisi bulunuyor. En az zarar denilen şey bile endemik (nadir bulunan) pek çok tür için bir yıkım olabilir.
Şimdi Ekvador hükümeti Yasuni-ITT inisyatifi adı verilen daha farklı bir plan üzerinde çalışıyor. Bu plana göre, buradaki rezervlere dokunulmayacak. Ancak bu planda finansal sorunlar olduğu için bugün tehdit altında. Petrol çıkarımının dolaysız etkilerinin en önemlisi ormansızlaştırmadır. Petrol çıkarımı ve taşınması için yapılacak yollar ve raylar için pek çok ağacın kesilmesi gerekiyor. Ayrıca olası petrol saçılma ve yayılması ile bölgenin suları ve su kaynakları ile su canlıları da tehdit altında kalacak. Amazonlardaki ağaçların yüzlerce yıllık ağaçlar olduğu düşünülürse olası facianın büyüklüğü ortaya çıkacaktır. Araştırmayı yapan bilim insanları, hükümetlere bu petrolün çıkarılmaması konusunda tekrar çağrı yapıyor ve konunun önemine dikkat çekiyor. Yasuni Ulusal Parkı bir avuç petrol uğruna Pandoradaki gibi yıkıma uğramasın!
Günseli Bayram