29 Ocak 2010 00:00

GERÇEK

Eğer dün akşam yapılan Kumlu-Erdoğan görüşmesinde TEKEL işçilerinin istekleri hükümet tarafından kabul edilmemişse, 3 Şubat günü tüm işçiler, kamu emekçileri, bir günlük grev yapacak!

Paylaş

Eğer dün akşam yapılan Kumlu-Erdoğan görüşmesinde TEKEL işçilerinin istekleri hükümet tarafından kabul edilmemişse, 3 Şubat günü tüm işçiler, kamu emekçileri, bir günlük grev yapacak!
Elbette burada bir genel eylem için neden bu kadar uzun süre beklenmiştir ya da bir genel eylem, genel grev her derde deva mıdır; TEKEL işçilerinin mücadelesinin kazanılması için bundan sonra neler yapılacaktır, konfederasyonlara düşen sorumluluk nedir, bir genel grev kararı almakla bu sorumluluk bitmiş midir...gibi tartışılması gereken sorular vardır. Ama bunları, hükümetin tutumu belli olduktan sonra tartışacağız. (Bu yazı yazıldığında hükümetin tutumu belli değildi.)
Ancak 2010, emek mücadelesi bakımından son derece önemli bir yıl. Ve emek mücadelesinin gelip dayandığı yer, bu mücadelenin nasıl yapılması gerektiğini de dayatıyor.
Son iki aylık gelişmeler bile, bu tabloyu aydınlatacak mahiyette.
Şöyle ki;
25 Kasım kamu emekçilerinin grevi, 16 Aralık demiryolcuların ikinci grevi, İstanbul itfaiyecilerinin eylemleri, eczacıların gösterili kepenk kapatmalı eylemleri, hekim ve sağlıkçıların iş bırakmalar eşliğindeki eylemleri, TEKEL işçilerinin halen süren eylemleri ve pazar günü de “atanmayan öğretmenlerin” mitingi var. Kent AŞ işçilerinin aylardır süren direnişlerini, pek çok belediyedeki ve üniversite hastanelerindeki işçilerin eylemleri de bürüyor. TARİŞ işçilerinin de TEKEL’in yolundan ilerlemek için hazırlandığı haberleri geliyor. Ve bütün bu yüz binlerce, hatta milyonlarca emekçiyi kapsayan eylemlere neden olan sorunların hiçbirisi de çözülmüş değil.
Başka bir söyleyişle, emek mücadelesi alanındaki hareketlenmeye yol açan talepler, bütün canlılıkları ile mücadeleyi beslemeye devam eder durumdadır. Bunlara ek olarak, önümüzdeki aylarda cam, metal işkolu, tekstil işkolu gibi örgütlü işçi kesimlerinin özel sektördeki en önemli işkollarını kapsayan TİS görüşmeleri var.
Ki bu sözleşmelerde, “kriz önlemleri” olarak gündeme getirilen ve işçiler için büyük hak kayıplarına yol açan esnek çalışma uygulamaları ve ücret kesintilerinin giderilmesi de istenecek. Dahası, hükümet ve patronların açıkladıkları şirket bilançoları göstermektedir ki, firmaların kârlılıkları artmıştır ve bu firmaların çoğu, krizi fırsata dönüştürmüştür. Bu da işçilerin, taleplerini ona göre yüksek tutmalarını gerektirecektir.
Bu tablonun emek mücadelesi bakımından anlamı; emekçilerin, sermaye ve hükümetlerin uyguladığı politikalardan hoşnut olmadığı ve bu politikalara karşı herkesin kendi bulunduğu yerden tepkiler gösterdiğidir.
Bu tablo, sendikalar ve emek örgütleri açısından birlikte davranıp birlikte mücadele etme görevini ortaya koyar. Çünkü her işkolunun, her işyerinin kendi başına kalması demek, eninde sonunda yenilenmesi anlamına gelir. Bunu yaşananlar gösterdi.
Emekçiler, ancak birleşirlerse kazanabilirler. Bunun ilk adımı da sendikaların ve emek örgütlerinin, bu birlik içinde hareket edecekleri bir pozisyona geçmeleridir.
TEKEL işçilerinin mücadelesi, birlikte mücadelenin önemini ve bu mücadelenin nasıl yönetilmesi gerektiğini, nelerin yapılıp nelerin yapılmaması gerektiğini bir kez daha ve herkesin gözünün içine sokacak biçimde göstermiştir.
Toplam açısından bakıldığında, emek mücadelesinin girdiği süreç, mücadelenin; genel, ortaklaşa ve tüm emek güçlerinin ortak hedeflere yöneltilmesiyle başarılacağını göstermektedir.
Birer birer işyeri eylemlerine genel olarak destek verilmesi (TEKEL örneği), eylemlerin giderek genelleştirilmesi ve hedefin ortaklaştırılması sürecidir bu süreç. Ki, bu da genel direnişler ve genel grevlerle ilerlenecek, ilerlenebilecek bir sürece girildiği anlamına gelmektedir.
Yıllardır süren emek düşmanlığını ve emek düşmanı güçlerin saldırılarını püskürtmenin başka bir yolu da yoktur.
TEKEL işçilerinin mücadelesinde atılacak ileri adımlar, önümüzdeki sürecin güçleri ve imkanları bakımından daha net bir tabloyu da ortaya koyacaktır.
İ. Sabri Durmaz
ÖNCEKİ HABER

Ya çalışan işçiler!...

SONRAKİ HABER

‘Tam Gün Yasası geri çekilsin’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...