09 Şubat 2010 00:00
Leyla Gencer Müzesi mayısta açılıyor
Sosyolog Meral Akkent, İstanbul Kültür Sanat Vakfı bünyesinde açılacak Leyla Gencer Müzesinde, özellikle sanatçının ...
Sosyolog Meral Akkent, İstanbul Kültür Sanat Vakfı bünyesinde açılacak Leyla Gencer Müzesinde, özellikle sanatçının Milanodaki evinden getirilecek özel eşyalarının sergileneceğini, ardından Türkiyenin birçok şehrinde kadın müzeleri açılmasını özendirmeyi hedeflediklerini söyledi.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) bünyesinde açılması planlanan Türkiyenin ilk kadın müzesi olan Leyla Gencer Müzesi, dünyada sayısı 60ı geçmeyen ender kadın müzelerinden olacak. Müze mayısta açılıyor.
Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezinde Dünyadaki Sosyal Değişimlerin Aynası adlı bir sunum gerçekleştiren Sosyolog Meral Akkent, Türkiyenin birçok şehrinde kadın müzesi açılmasını özendirmeyi hedeflediklerini söylüyor. Müzede, Gencerin Milanodaki evinden getirilecek özel eşyalar sergilenecek, piyanosu eşliğinde dinletiler düzenlenecek.
Müzelerde kadın sanatçıların eserlerinin oranının yüzde dördü geçmediğine dikkat çeken Akkent, kadınların kendi tarihlerini sergileyemediklerini ve kadın tarihinin başkaları tarafından yanlış yazıldığını belirtiyor.
KADINLARA VE ESERLERİNE DAİR
Kadın tarihini unutturmamak, belgelemek ve gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla kurulan kadın müzeleri ise kadına ve kadınların eserlerine dair birçok şeyi barındırıyor. Kadın müzelerinin gelişimi 1950li yıllarda başladı. İlk kadın müzesi, Avustralyada açıldı. Ardından sırasıyla Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Almanya geldi.
70li yıllara kadar devam eden süreçte, daha çok ilk niteliği taşıyan kadınların sahneleri kuruldu. ABD tarihindeki önemli kadın eserleri arşivlendi. 80li yıllara kadar yalnızca üç müze kurulmuşken, bu tarihten sonra neredeyse her yıl bir müze kurulmaya başlandı.
Aynı yıllarda kendilerini Gerilla Kızlar olarak tanımlayan bir grup kadın, müzelerdeki kadın sanatçıların azlığından bahsediyor ve bu alanda çalışmalar yapıyorlardı. Gerçek isimlerini kullanmak yerine ölmüş kadın sanatçıların isimlerini kullanan Gerilla Kızlar, müzelerde onca çıplak kadın resmi varken kadın sanatçıların eserlerinin olmayışına vurgu yapıyorlardı.
Çıkış amacı kadınların müzelerdeki ve sanat eserlerindeki görünürlüğünü artırmak olan bu hareket, sadece sanat ve kadın bağlamında kalmadı. Zamanla kadın tarihini kadın bakış açısıyla tanımlamak, kadınların kendilerini kendi anladıkları şekilde ifade etmeleri gibi konularla zenginleşti. Etnolojik, arkeolojik, tarihsel, politik içerikli kadın müzeleri de kuruldu.
Kurulan bütün müzelerin ayrı bir önemi olduğunu vurgulayan Akkent, Almanyada kurmuş olduğu müzenin de kadının günlük yaşamının kültürler arası karşılaştırmasının öncülüğünü yaptığını belirtiyor. (İstanbul/BİA)
Gözde Torun - Kezban Başkurt