03 Mart 2010 00:00

İŞÇİLERİ TEZGAH BAŞINDAN EVLERİNE GÖNDERİYORLAR

“BAZEN iş olmadığında tezgahtan o gün evlere gönderiliyoruz. O günler için ücretlerimiz kesiliyor.

Paylaş

“BAZEN iş olmadığında tezgahtan o gün evlere gönderiliyoruz. O günler için ücretlerimiz kesiliyor. Ustabaşılık sistemi bizzat patronun kural denetleyiciliğine dönüşmüş. Uzun süreler hizmet veren arkadaşlar, bir neden bulunarak işten atılıyor, yerlerine düşük ücretle işsizler ordusundan eleman getiriliyor. Çalışanların namaz saatlerine bile müdahale edilir oldu...”
4 yıldır aynı işyerinde ütücü olarak çalışan bir işçinin dile getirdiği bu sözler, İstanbul’un tekstil atölyelerinin yoğun olduğu bölgelerinden Okmeydanı’nda yaşananların kısa bir özeti.
30 yaşındaki Mehmet Yavuz ise 12 yaşından bu yana tekstil atölyelerinde çalışıyor. Yavuz, günde ortalama on buçuk saat çalışmasına rağmen sigorta priminin yatırılmamasından şikayet ediyor. Kriz tartışmalarına da değinen Yavuz, “2009 bizim için kötü bir yıldı” diyor.
Krizle birlikte işyeri sahipleriyle işçiler arasındaki ilişkiler iyice gerilmiş durumda. Bazı atölyeler 3-4 ay ücretleri ödeyemezken, işçilerin bu konuda sıkıntılarını ifade etmeleri bile güç. Geçen günlerde Okmeydanı atölyelerinden birinde yapılan 3 saatlik iş bırakma eylemi sonrasında çalışma şartlarının daha da ağırlaşması bunun göstergesi.
FAZLA MESAİ DE YAPILIYOR
Bazı atölyelerde ücretsiz izne çıkarılan işçiler, aylarca evde oturup iş bekliyorlar. Diğer yandan, bazı günlerde fazla mesailerle yetiştirilmesi gereken işler oluyor. İşçilerin anlattığına göre “aslında iş hacminde daralma yok, fakat daha az personelle, daha az hak verilerek işler yürütülüyor”...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ulusa sesleniş konuşmalarında pembe tablolar çizmesine tepki gösteren işçilerden biri, şöyle diyor: “Biz başka bir ülkede yaşıyor gibiyiz. Bahsedilenlere, eminim ki küçük işletme sahipleri de inanmıyor. Ama onlara etkisi bize olduğu kadar büyük değil, onun için iş bize düşüyor.” İşten atılma tehlikesi nedeniyle ismini yayınlamadığımız T.G, Okmeydanı’ndaki tekstil işçilerine birlik çağrısı yapıyor. “İnsanca çalışacağımız bir işyeri istiyoruz. Fazla mesai ücretlerimizin ödenmesini, ücretlerin düzenli ödenmesini, sigorta primlerimizin ücretimize göre düzenli yatırılmasını, yasal izin günlerimizde izin hakkımızı kullanmak istiyoruz.”
BÜYÜK PATRONLAR İÇİN FIRSAT
Atölye sahibi İsa Alaç ise krizle birlikte 20 işçinin yarısını işten çıkarmak zorunda kaldıklarını belirterek, “Kriz büyük iş sahipleri için bir fırsattı, bize daha ucuz iş yaptırdılar” diyor. 10 yıldır tekstil işi yürüten Alaç, gelecekten pek umutlu olmadığını anlatıyor: “Fason çalışıyoruz. 2009’da makul fiyat verildiyse böyle devam eder, tekstil piyasası çok kötü. Genelde iş sahipleri 10 liralık işi bize 3-4 liraya yaptırıyorlar. Biz de işsiz kalmayalım diye mecburen yapıyoruz. Bize ucuz iş yaptırdıkları gibi parayı da çok geç veriyorlar. Bir önceki krizde de işimiz kötü oldu ama fazla sürmedi, bu kriz uzun sürdü.” (İstanbul/EVRENSEL)
Cafer Karadağ - Kahraman Yıldız
ÖNCEKİ HABER

GERÇEK

SONRAKİ HABER

Artan sorunlar sabır zorluyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...