Sağlık hakkı yok edilecek

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı, 14 Mart Tıp Haftası’na da damgasını vurdu. İstanbul’da ortak açıklama yapan sağlık örgütleri, 10-14 Mart arasında yapılacak etkinliklerde yasaya karşı tepkilerini dile getireceklerini açıkladılar.
İstanbul Tabip Odası’nda (İTO) yapılan toplantıda, yasa tasarısının özel hastanelerin fiyat yükseltmesininin önündeki engelleri kaldırılacağı uyarısı yapıldı. Düşük gelirlilerin gidecek hastane bulamayacağına dikkat çekilen açıklamada, sağlık örgütlerinin ve vatandaşlarının ortak mücadele etmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
HASTANELER YABANCI SERMAYEYE
Basın toplantısında konuşan İTO Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, yasa tasarısının kamu sağlık hakkını yok ettiği gibi çalışanlar için de güvenceyi tamamen ortadan kaldırdığını belirterek, “Çünkü hekimler ve sağlık çalışanları şimdiki gibi güvenceli değil, sözleşmeli olarak çalışacaklar ve taşeron olarak hastanelerde çalışmaya başlayacaklar ki bu sistem, bildiğimiz gibi sosyal hakları olmayan, yıllık izni olmayan, çalışma saatleri belli olmayan insanlar çalıştırıyor. Şunu net görüyoruz ki, bankalarda yaşanan olay hastanelerde yaşanmak üzere. Bankalar krizden sonra el değiştirdi ve yabancı sermaye tamamen bankalara sahip oldu. Bu yol açıldıktan sonra birkaç yıl içinde hastanelerimiz ve eczanelerimiz de yabancı sermaye işletmesi haline getirilecek. Önümüzdeki hafta halkımızla birlikte hep beraber buna karşı çıkacağız” diye konuştu.
FİYATLAR ARTACAK
SES Aksaray Şube Başkanı Songül Beydilli de yasa tasarısının bir özelleştirme yasası olduğunu hatırlatarak, kritik olanın özel hastanelerin sağlık hizmetlerinin fiyatlarını istedikleri gibi yükseltmelerinin önündeki engelin ortadan kaldırılması olduğunun altını çizdi. Beydilli, “Çünkü kamu hastaneleri ‘haksız rekabet’ yapan hastaneler olarak görülmektedir. Kamu hastaneleri ortadan kalktığında, tekelleşen özel hastanelerin istediği gibi fiyat belirlediği; sağlık hizmetlerinin sigorta kapsamının sınırlandığı bir ortamda halkın sağlık hizmetlerinden yararlanmak için çok daha fazla para ödemek zorunda kalacağı koşullarla karşı karşıya kalacağız. Buradan çağrımız; gidebileceğimiz bir hastane bulmak istiyorsak, kamu hastanelerine sahip çıkmak zorundayız. Hastaneler halkın vergileriyle kurulmuştur. Şimdi bunların binalarının, her türlü techizatıyla birlikte 7 kişilik bir yönetim kuruluna satılması isteniyor. Halkın hastaneleri birilerine peşkeş çekilecek” dedi.
EMEKÇİLER SOKAĞA DÖKÜLECEK
İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Ertem, son günlerde yaşanan ilaç krizine değindi. 1 Mart tarihinde MEDULA Sistemi’ne geçildiğini ve o günden beri hastaların ilaca ulaşmakta son derece zorluk çektiğini söyleyen Ertem, sistemin ertelenmesi uyarısını yineledi.
İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Hüseyin Demirdizen ise Tıp Haftası eylem takvimini açıkladı. Buna göre İTO, SES, Diş Hekimleri Odası, Eczacı Odası, Veteriner Hekimleri Odası İstanbul şubeleri ile Dev Sağlık-İş Sendikası çalışanları, çeşitli eylem ve yürüyüşler düzenleyecek. 10 Mart’ta hastanelerde hasta ve hasta yakınlarına yönelik bildiri dağıtacak olan sağlıkçılar, basın açıklamaları yapacak. 12 Mart’ta İl Sağlık Müdürlüğü önünde sağlık politakalarına tepki gösterecek olan sağlık örgütleri, 14 Mart Pazar günü ise Taksim’de büyük bir yürüyüş düzenleyecek. (İstanbul/EVRENSEL)

---

‘HASTANELERİ ÖZELLEŞTİRME YASASI’

KAMU-Sen’e bağlı Türk Sağlık-Sen üyeleri, Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı’nı Sağlık Bakanlığı önünde protesto ettiler. Sağlıkçılar, Başbakan ve Sağlık Bakanı’nın resimlerini “Seçim ve Dert Sandığı”na atarak, “sizi sandığa gömeceğiz” dediler.
Kamu-Sen Genel Merkezi önünde toplanan Türk Sağlık-Sen üyeleri, “Taşeron bakan istemiyoruz”, “Hastaneler bizimdir satılamaz” sloganları atarak, Sağlık Bakanlığı önüne yürüdüler. Burada üzerinde “Seçim ve Dert Sandığı” yazan temsili seçim sandığına “Aile hekimliği”, “Tam gün yasası”, “Katkı payı” yazan kağıtlar attılar. Sandığa Başbakan ve Sağlık Bakanı’nın fotoğraflarını atan Türk Sağlık-Sen üyeleri hükümete “sizi sandığa böyle gömeceğiz” dediler. Sağlıkçılar, Memur-Sen’e bağlı Sağlık-Sen’e tepkilerini de sloganlarına yansıttılar.
Burada konuşan Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, hükümetin sağlıkta tahsilatçılık sistemini başlattığını belirterek, Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı ile hastanelerin siyasetçilerin ve tüccarların insafına bırakılacağını söyledi. Yasanın tamamına karşı olduklarını ve tamamen Meclis gündeminden çekilmesini istediklerini ifade eden Kahveci, eylemlerinin diğer sağlık çalışanları ve sağlık örgütlerinin katılımıyla devam edeceğini bildirdi. (Ankara/EVRENSEL)

---

HASTANELER KÂR HIRSI İLE YÖNETİLECEK

Cumali Akkaş

‘Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı’, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı. Adana Tabip Odası, Adana Diş Hekimleri Odası, Adana Eczacılar Odası, SES ve Dev Sağlık-İş, hastaneleri ikisi doktor beşi sağlıkla ilgisi olmayan yedi kişilik yönetim kurullarıyla, ticari bir işletme gibi yönetmeyi amaçlayan yasa tasarısına karşı ortak bir basın toplantısı düzenledi. Adana Tabip Odası’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Adana Tabip Odası Başkanı Rıza Mete, bir veya birkaç ildeki hastanelerin birleştirilmesi ile oluşturulacak birliklerin; il genel meclisi, valilik, bakanlık, il ticaret-sanayi odasının belirleyeceği hukukçu, muhasebeci, tıp mezunu ve işletmeciden oluşacak yönetim kurulu tarafından yönetileceğini ve kâr amacıyla işletileceğini dile getirdi.
Birlik gelirlerinin; birlik kârları, sağlık hizmetinin satılması, üretilen ürünlerin satılması (kan, ilaç, serum vb.), taşınmazların satılması, kiralanması, işletilmesinden elde edileceğine dikkat çeken Mete, “Birlik giderleri; personele yapılacak her türlü ödeme, tıbbi uzmanlık hizmetleri ile avukatlık hizmeti; tıbbi, cerrahi alet, malzeme, cihaz, laboratuvar-görüntüleme hizmeti satın alınması, bürokratlara verilecek maaş ve taşerona verilecek ücretlerden oluşacak. Hastaneler, hizmet altyapısı, organizasyonu, kalite, verimlilik ve hasta memnuniyeti gibi konularda puanlandırılarak A, B, C, D, E sınıflarına ayrılacak” dedi.
Yasa ile birlikte sağlık emekçilerinin, iş güvencesiz, düşük ücretli ve örgütsüz çalışmaya zorlanacağını söyleyen Mete, “Bu yasaya karşı durmak, herkesin görevi ve sorumluluğudur. SSGSS’nin devamı niteliğinde olan tasarı derhal geri çekilmelidir. Aksi durumda biz aşağıda imzası bulunan sağlık örgütleri olarak, üretimden gelen gücümüzü kullanacağımızı, grev hakkımız dahil her türlü eylem ve etkinliği hayata geçireceğimizi ilan ediyoruz” diye konuştu.
(Adana/EVRENSEL)