16 Mart 2010 00:00
Kriz, esnafı teğet geçmedi
DÜNYAda ekonomik kriz en ağır şekilde yaşanırken, Türkiyede ise Başbakan, krizin teğet geçtiğini ileri sürüyor.
DÜNYAda ekonomik kriz en ağır şekilde yaşanırken, Türkiyede ise Başbakan, krizin teğet geçtiğini ileri sürüyor. Aynı Başbakan, borç batağında iflasa sürüklenen esnafı ise beceriksizlikle suçluyor ve birleşmeleri gerektiğini söylüyor. Büyük patronların krizi fırsata çevirdiğine dikkat çeken İncirli esnafı ise Başbakan ile aynı fikirde değil.
Özgürlük Caddesinde bakkallık yapan Yüksel Kurt, kriz öncesi inşaatta formenlik yapıyormuş. Kurt, iş değiştirme nedenini şöyle anlattı: 80lerde işe başladım. Normalde 25 yılda emekli olacaktım. Şimdi 45 yaşındayım, daha 4 binden fazla günüm var emekli olmaya. Sigortam hep eksik yapıldı. Büyük şirketler ihaleyi alıyor. Onlar taşeron şirketlere işlerini yaptırıyorlar. Bu taşeron şirketler de hem vergiden hem sigortadan kaçırıyor. Yevmiyeler ise 5 yıldır hiç değişmedi. Birçok arkadaş kirasını ödeyemedi, boşanmalar yaşandı. Krizle birlikte inşaat işi de azaldı. Ayda 15-20 gün boş kalıyorduk. İki tane çocuğum var, onları okutabilmek için bir iş yapmam gerekiyordu. Bura iyi kötü bizi geçindirir dedim ve bu bakkalı devraldım. Kurt, bakkallıkla da ancak ayakta durduğunu ve sosyal yaşantısının kalmadığını söyledi.
İYİLEŞME YOK
Krizle birlikte zenginlerin daha zengin olduğunu anlatan Kurt, Bizlere yine bir şey düşmüyor. Bizde deftere yazma vardır. Yazıyoruz deftere, kiminden alıyoruz kiminden alamıyoruz dedi. Kriz açısından durumun daha da kötüye gittiğine dikkat çeken Kurt, İşler daha da kötüye gidiyor. Satılanın yerine yenisini koyamıyoruz. İşsizlik artıyor. Sakız al ekonomi kurtulsun diyorlar. Kurtulmaz, bizde kurtulmaz, başka yerlerde kurtuluyorsa bilmem. Bahara geldik daha bir iyileşmede olmadı diye konuştu.
YIRTIKLARI YAMIYORUM
Özgürlük Caddesinde tuhafiye dükkanı bulunan esnaf Aysel Hansu, krizin etkileri ile ilgili sorumuzu şöyle yanıtlıyor: Eskileri yamıyorum, dikiyorum, bozuk yerleri düzeltiyorum, kısaltıyorum, daraltıyorum. Onun dışında bir satışımız yok. Yırtıkları yamıyorum. Benim işim o. Müşterinin eskisini düzeltiyoruz biz. Satış yok ama tadilat çok oluyor.
Böyle giderse dükkanını kapatmayı düşündüğünü anlatan Hansu, İki kızım var, onları okutmak için çabalıyorum. Hasta olmamaya çalışıyorum. Başka yolumuz yok, umut da yok dedi.
HÜKÜMET KRİZDEN ÇIKARAMAZ
19 Mayıs Mahallesinde halıcılık yapan Ali Görgüner, krizin etkilerini şöyle anlattı: Sermayem yarı yarıya düştü. Kapatma aşamasına geldim. Psikolojik, sosyolojik, ekonomik her türlü sıkıntı yaşıyoruz. Günlük masrafları bile karşılayamıyorum. Daha ne kadar dayanılır bilmiyorum. Başbakanın, yaptığı açıklamalarla halkı oyaladığını düşünen Görgüner, birleşme önerisine de şu yanıtı verdi: Sermaye kalmadı ki birleşelim. Her şey tekelleşmeye hizmet ediyor. Bunların da amacı bu zaten. Tekeller az kazandığında küçük esnafın krizi atlatacağını söyleyen Görgüner, şöyle devam etti: Krizden çıkış çok kapsamlı bir durum. Bu hükümet yapmaz. Bu hükümet kimin hükümeti, ona bakmak lazım. İnsanlar kendilerini ezen kapitalist sistemi görmedikleri sürece, kurtuluş da çıkış da umut da yok.
(Ankara/EVRENSEL)
Selma Ertekin - Gülhan Şimşek - Gönül Demirci