22 Mart 2010 00:00
ROJEV
Yüksekovada başlayan ve dün Diyarbakırda sona eren Newroz kutlamalarına milyonlarca Kürt katıldı.
Yüksekovada başlayan ve dün Diyarbakırda sona eren Newroz kutlamalarına milyonlarca Kürt katıldı. Muhatap arıyoruz diyen Başbakan Erdoğan ve açılımdan sorumlu Devlet Bakanı Atalaya, Kürt halkı, milyonların birleşen iradesi ve ortak talepleriyle Buradayız demiştir. Bu bakımdan 2010 Newrozu, halksız çözümü dayatanlara halkın yanıt verdiği bir gün olarak anlam kazanmıştır. DTPyi kapatıp genel başkanının milletvekilliğini düşürerek, yüzlerce Kürt siyasetçiyi hapislere atarak, BDPli belediye başkanlarını kelepçeleyerek Kürt halkının mücadelesini bölme hesabı yapanlar, 2010 Newrozuna bakarak bir kez daha düşünmelidir.
Başbakan Erdoğan ve Bakan Atalay, Terör örgütünü ve terörist başını bize muhatap göstermesinler ve Bizi başka yere havale etmeyecek muhatap istiyoruz açıklamalarıyla çözümün önünü BDPnin kapattığını söylüyorlar. Erdoğan ve Atalayın söylediklerine bakarsanız, hükümet sorunu çözmek istiyor ama ortada bir muhatap bulamıyor. Oysa BDP daha önce, Sorunun Meclisteki muhatabı biziz ve çözüm için her türlü görüşmeye hazırız demişti. Bunu da bir tarafa bırakalım; siz DTP ile değil görüşmek, yıllarca DTPli milletvekillerinin ellerini bile sıkmadınız. DTPye yapılan operasyonların ve bu partinin kapatılmasının arkasında durdunuz. Niye Muhatap biziz demiyorlar diye eleştirdiğiniz partinin genel başkanının milletvekilliğini düşürdünüz. Aynı politikayı BDPye karşı da sürdürdünüz. Seçilmiş belediye başkanlarını bile terör örgütü bağlantılı oldukları gerekçesiyle hapislere attınız. Bunlar da yetmedi, dağdan inişlerin önünü daha ilk barış grubunun gelişinden hemen sonra kapattınız. Öcalanın sorunun çözümü için önerdiği yol haritasını görmezden geldiniz. PKK/KCKden yapılan ateşkes çağrılarına kulaklarınızı kapattınız. Özetle, legal alanda siyaset yapanları teröristlikle suçlayıp siyaset yapmalarına imkan vermediniz. Ardından savaş politikalarında ısrar ederek çatışmaları tırmandırdınız. Şimdi de hiçbir şey olmamış gibi Bize başkalarını muhatap göstermesinler diyorsunuz. Yani Kürt halkı ve onun temsilcilerine Sizi bölmek, zayıflatmak için yaptığımız her türlü baskıyı kabul edin ve Bizim dayatacağımız çözüme razı olun diyorsunuz. İşte dün Newroz alanlarına akan yüz binler, bu politikalara Hayır demek için toplandılar.
Açıktır ki, hükümet yetkilileri, sorunu çözmeye değil, çözümsüzlük politikalarına kılıf aramaya çalışmaktadır. Düşünün ki, Kürt sorununun çözümünü içeride ve dışarıda yıllarca PKKnin tasfiyesi sorunu olarak ele alıp bu anlayışla hareket edeceksiniz, sonra çıkıp Bize terör örgütünü muhatap göstermeyin diyeceksiniz. Sorunun en önemli parçası olarak gördüğünüzü, çözümün dışında bırakmaya çalışacaksınız. Bunun sosyolojik olarak mümkün olmadığı açıktır. Eğer Meclisteki muhataplarla sorunu çözmek istiyorsanız, yapmanız gerekenler ortadadır: Her şeyden önce silahı devre dışı bırakmak için operasyonlar ve çatışmalar sona erdirilmeli. Ardından geri dönüşlerin önünü açacak siyasi genel af ilan edilmelidir. KCK, şubat başlarında operasyonların durdurulması ve tutuklanan siyasetçilerin serbest bırakılmasının ardından çözüm için müzakere sürecinin başlayabileceğini açıklamıştır. Yani Kürt ulusal hareketinin Meclisteki ve dışarıdaki özneleri, çözüm için her adımı atmaya hazır olduklarını söylerken, Muhatap bulamıyorum demek, ipe un sermekten başka bir anlam taşımamaktadır.
Yaygın ve kitlesel Newroz kutlamaları ve Kürt halkının dillendirdiği talepler, halkı hesaba katmayan hiçbir çözüm arayışının başarılı olamayacağını bir kez daha göstermiştir. Kürt halkı Ya demokratik çözüm, ya görkemli direniş şiarıyla ülke egemenlerine mesajını vermiştir. Demokrasi, barış ve insanca yaşam, sadece Kürt halkının değil; Türk halkı ve her milliyetten emekçilerin ortak talebi olduğuna göre yapılması gereken, Kürt halkının Newrozda ortaya koyduğu mücadele birikiminin bu güçlerle birleştirilmesidir. Demokratik çözümü yaratmanın, egemenleri barışa zorlamanın yolu da buradan geçmektedir.