22 Mart 2010 00:00

EVRİM/DEVRİM

Geçtiğimiz hafta gençler, iki önemli olayın odağında yer aldılar.

Paylaş

Geçtiğimiz hafta gençler, iki önemli olayın odağında yer aldılar. Aslında fotoğrafa bakmasını bilenler bakımından ikisinin de odağında değillerdi. Odağı, işçilere ya da daha genel söyleyişle emekçilere bırakmışlar ve odağın kıyısında yer tutmuşlardı. “Yeni ‘68”e gönderme yapan da bu tutumdur.
Kuşkusuz henüz bir ‘68’den söz edilemez. Yığınsal bir coşkuydu, düzene bir başkaldırıydı ‘68. Tabii ki tamamlanmamıştı, püskürtülmüştü; ama bir devrimdi. Şimdiyse ancak dipten gelen ön darbelerinden, bir mayalanmadan söz edilebilir.
Gençlerse, yeni bir hareketlenme içine girme eğilimindeler. Ve eskisinden farklı yeni tutumlar geliştiriyorlar.
TEKEL işçilerinin direnişine gençler de, emekçi halkın diğer katmanları gibi destek verdiler. Haberler, İstanbul Çekmeköy’e bağlı Mehmetçik Lisesi’nden çok sayıda öğrencinin, TEKEL direnişi döneminde böyle bir destek verdikleri için okuldan uzaklaştırıldığını verdiler. Gençler, kendilerinin yüzlerce derdinden birini gündeme getirmek için değil, TEKEL işçilerinin hak arayışlarını desteklemek için eyleme geçmişlerdi. İşte bu yeniydi: Gençlerin işçiler için, işçilere destek için eyleme geçmeleri yeniydi. ‘68’de gençler işçilere, köylülere, halka dönmüşlerdi yüzlerini; yanlarına koşmuşlar, eylemlerine katılmışlardı, halka mesaj olmak üzere Commer’in arabasının yakılması türünden çok sayıda eylem yapmışlardı; ama işçiler için, işçilerin hak mücadelelerini desteklemek üzere eyleme geçtiklerini; boykot, işgal vb. yaptıklarını hatırlamıyorum. Şimdi öğrenciler, işçiler tarafından, eyleme geçen işçiler tarafından harekete geçirildiler. Ve kendilerine destek verdikleri için okullarından atılan öğrencilere TEKEL işçileri sahip çıktı. Gittiler okullarına, okul gösteri alanı oldu. TEKEL öğretmeye devam ediyor. Ama öğrenciler de öğrendiklerini gösteriyorlar. CHP Milletvekili Sevigen’i konuşturmayan liseliler, binlercesiyle, okullarına gelen yüzlerce TEKEL işçisine bağırlarını açtılar yeniden.
Ve ikincisi Ankara’da ODTÜ ve diğer üniversitelerden gençler, kendi sorunları da olan Ankaralı emekçilerin ulaşım sorununu sahiplendiler. Danıştay’ın fahiş zam kararını bozmasının ardından Ankaralıya karşı taşıma boykotu yapan belediye ve özel otobüs sahiplerinin kangren hale getirdikleri ulaşım sorunu, gençler tarafından gündeme taşındı. Sadece kendi dertleri değildi. Tüm emekçi halkın derdiydi. Ve üniversiteli gençler, halkın ulaşım hakkı talebiyle harekete geçtiler.
Ankara Belediyesi’nin ardından Başbakan da, halkın ulaşım hakkını gözeteceğine gençleri hedefe koydu. Parasız ulaşım talep ettikleri için “komünistler” diye suçladı. Oysa ulaşım “hizmeti”nin paralı olmasının tek anlamı, kendisini ve yandaşlarını zengin eden belediyenin kaynaklarının çarçur edilişini halka fatura etmesiydi.
Gençler yine ‘68’deki gibi halktan kopuk “küçük gruplar” olarak mı mücadele eğilimi göstermektedirler, halkın “yerine” kendilerini koymuş, halk “adına” mı hareket etmektedirler? Her girişimciliğin, her inisiyatif almanın “kopukluk” ve “adına” hareket etmek olarak anlaşılamayacağı açıktır. Tersine; gençlerin açtıkları yoldan halkın yürümesi, bilet kullanmadan geçilen metro turnikeleri ve otobüs kapılarından herkesin geçmesi, talebin yakıcılığı kadar tutumun halkçılığının da kanıtıdır.
Fazla mı militanca?.. Bu nedenle halktan kopukluktan söz edilebilir mi? TEKEL işçileri gösterdiler ki, militanca olmayan hak arayışlarının hiç şansı yoktur. Ve artık militanca olmayan tutumların çıkar yol olmadığını, sadece TEKEL işçileri değil 3. ordu komutanı da, YÖK de göstermektedir. Komutan militanca bir tutumla ifade vermeye gitmemektedir. Danıştay liselere ilişkin 0.15-0.13’lük kat sayı farkını “hile-yi şeriye” gerekçesiyle reddedince; YÖK, tam bir militan tutumla ısrarını sürdürüp 0.01’lik bir oynamayı lütfen kabullenmiştir.
Herkesin militanlığı kendine.
Önemli olan, gençlerin işçilerle ve emekçi halkla mücadele birliğine yönelmiş olmalarıdır.


MUSTAFA YALÇINER
ÖNCEKİ HABER

Diyarbekir’den Newroz mesajı

SONRAKİ HABER

Coşku alanlara sığmadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...