22 Mart 2010 00:00
Diyarbekirden Newroz mesajı
21 Mart 2010 Sabahın erken saatleri henüz. Saat 06.00 perdeyi aralıyoruz.
21 Mart 2010 Sabahın erken saatleri henüz. Saat 06.00 perdeyi aralıyoruz. Pırıl pırıl bir gökyüzü ve güneşin insana huzur veren parıltısı. Hızla hazırlanıp alana doğru yola çıkıyoruz. Caddeler sakin. Bu sakinlik huzur veriyor. Tek tük araçlar ve insanlara rastlıyoruz. İlk gözüme çarpan belediye otobüslerinin ön ışıklı tabelasındaki Newroz Piroz be Av. Osman Baydemir yazısı. Giriş noktalarında dikkatli bir arama Bağlar Belediyesinin Newroz alanına varırken saate bakıyorum: 07:30 civarı. Program 10.00da başlayacak. Sahne hazır. Fonda Newroz şarkıları Sahnenin üzerinde Newroz Piroz Be yazısı. İki yanında, iki cümle: Ji tasfiyeya Çandî, civakî, siyasî re na (Siyasi, Sosyal ve kültürel tasfiyeye hayır, An çareseriya demokratîk an jî berxwedana demokratik (Ya demokratik çözüm ya demokratik direniş Yazıların yanı başında yaşamını yitirenlerin fotoğrafları. Bu Newroz onlara adanmış. Önünde şimdiden yüzlerce kişi birikmiş. Canlı Tempo tutuyorlar. Kimi halay çekiyor. Kimi şarkıya eşlik ediyor. Sahnenin hemen karşısında protokol yeri oluşturulmuş. Alanın tam orta noktasında ise Newroz ateşi platformu. Odunlar yığılmış tutuşmayı bekliyor. Onun için de özel bir platform yapılmış. Yaklaşık 2 kilometre karelik alanın 5 ayrı noktasında ses kuleleri oluşturulmuş. Yine en uzak köşesinde dev bir ekran Newroz alanı yemyeşil. Yeni dikilen ağaçlarda ilk çiçekler adeta Newrozun gelişini müjdeliyor. Seyyar satıcılarda taze çıkmış bademler Biraz alıp tadına bakıyoruz. Şöyle bir alanı turluyorum. Arayollar, köprüler, çocuk parkı, oturma yerleri, tuvaletler Alanın üstü, yeşil-kırmızı-sarı flamalarla donatılmış. Kutlamak için aslında her şey tamam ama? Aması. Eksik olan halk Saat 9.30da alan doluyor. O da tamam. Ama gelişler bitmek bilmiyor. Saat 13.00: Hâlâ yığın yığın alana geliyor halk. Adeta kentten boşalırcasına. Yaşlı, genç, çocuk, kadın, erkek
Kontrol noktalarının bulunduğu alanda biriken binlerce araç. Alanın çevresinde, simitçiler, kebapçılar, kuruyemişçiler, su satanlar, çay satanlar, tezgahlar, süs eşyası, puşi, poster, flama için bağıranlar Gelenler çoluk çocuğuyla, arkadaşıyla, dostuyla, kapı komşusuyla gelmiş. Çaydanı, suyu, sofrası, ekmeği, yer bezi, minderi yanında. Tam bir karnaval. Tam bir Newroz. Ve resmi tören start alıyor Havada bir askeri helikopter. Ama yüz binlerce kişi o kadar sakin ki Şaşırtıcı. Eskiden olsa ıslıklar, sloganlar gırla gelirdi. Ama bu kez öyle olmadı. Herkes sahneye kilitlenmiş. Kimse başka bir şeyi umursamıyor. Ne bir taşkınlık, ne de görevlileri deyimiyle disiplinsizlik. Hatta oturalım denildiğinde de oturmaya çalışan, kalkın deyince kalkan yüz binler. Ve Öcalan lehine sloganlar Açılış BDP İl Başkanı Cafer Kanın konuşması ile başlıyor. Sonrasında Kürsüye Osman Baydemir geliyor. Diyarbekir Büyükşehir Belediye Başkanı Aysel Tuğluk, Ahmet Türk, Leyla Zana, Selahattin Demirtaş Hepsi büyük ilgi görüyor. Hepsinin ortak mesajı, aslında sahnede yazılan cümlelerdi. Barış vurgusu ve kardeşlik vurgusu Newrozun başından sonuna kadar devam etti. Barış elinin tutulmasını istediler, Kürt sorununu operasyonlarla, gözaltı ve tutuklamalarla çözülmeyeceğinin en iyi işareti olarak da Newroz alanını gösterdiler.
Doğrusu, Diyarbakır yeni bir zirveydi. Olgunlaşmanın zirvesi Ne istediğini çok iyi bilen bir ruh halinin işaretleriydi adeta
Hüseyin Deniz