KUŞATILAN ÇEVREMİZ

Bugüne kadar gördüğümüz en beceriksiz, en çok ve en boş konuşan çevre bakanı, Dünya Su Günü etkinliklerinde yine döktürmüş. Bakan, suyun fiyatını hâlâ ucuz buluyor olmalı ki, “sudan ucuz” deyiminin artık sözlüklerden kalkması gerektiğini buyurmuş. Sonuçta siz iktidarsınız; yazarsınız Türk Dil Kurumu’na, hemen kaldırırlar o deyimi ama o zaman vicdan ve insaf gibi başka sözcükleri de kaldıracaksınız kitaplardan, tek başına o olmaz.
Bakana göre gözümüzü toprak doyurmalıdır, ücretsiz olması gereken suyun fiyatı daha da artırılmalıdır. Su kaynakları ve su hizmetleri kamunun elinden çıkartılıp sağa sola, iktidar esnafına peşkeş çekilmelidir; devlet pijama dikmeyi nasıl bırakmışsa, su hizmetlerini de bırakmalıdır bakana göre.
Bakan Veysel Eroğlu ilginç bir insan, gözünün önünde duran bir yığın çevre sorununu pas geçmiş, oturup olmadık işlerle uğraşıyor. 5 Haziran Dünya Çevre Günü için bakanlık bir yarışma düzenlemiş, yarışmanın adı “İslam ve Çevre”. Bu sunu yarışmasına sadece müftü, imam, vaiz gibi din görevlileri katılabiliyor. Yarışmanın konu başlıklarından birisi ise “Yaratılışın Yeşil Rengi” olarak belirlenmiş. Ders kitaplarından Evrim Teorisi’ni kaldıran, aklı ve bilimi reddeden bu karanlık zihniyet, bakanlık koridorlarına çöreklenmiş, şimdi yaratılışın rengini yarışmaya açıyor. Başka bir konu başlığı da aynen şu sorudan oluşuyor: “Çevre Sorunu Ahlaki mi, Yoksa Bilimsel ve Teknolojik Bir Sorun mudur?” Soruya bak, hizaya gel dedirtecek bu durumda söyleyecek, yazacak bir şey bulamıyorum. Bir başka yarışma konusu “İslam Büyüklerinin Çevreye Verdiği Önem”. Diğer bazı konular ise “Şehirleşme ve İslam”, “İslamda Çevre Bilinci” olarak belirlenmiş. İlk yüze giren sunuların, bakanlıkça “eğitim ve öğretim” amaçlı olarak dağıtılacağı da belirtiliyor. Seçici kurul ise bakanlık personeli ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından oluşturulacak, dereceye girenlere ödüller verilecek, ulaşım ve konaklama giderleri de bakanlıkça karşılanacak.
Manzara özetle budur ve fazla söze gerek yoktur; ülkenin yoğun çevre sorunları işte bu zihniyetin elinde çözüm bekliyor. Yerleşim birimlerimizin pek çoğunda atık su arıtma tesisi bulunmazken, halkımız sağlıklı suya ulaşamazken, çöpler ortada dururken, zehir dolu variller açıkta boy gösterirken, Bakan Veysel Eroğlu, görüldüğü gibi yaratılışın rengi ile meşguldür.
Ortalıkta gezen meşhur bir yaratılış atlası var; hani şu parlak saçlı, şık giysili parlak hoca tarafından bastırılıp okullara ve kurumlara ücretsiz gönderilen parlak atlastan bahsediyorum; o atlasın baskısı gerçekten çok göz alıcıdır. Bakan Eroğlu eğer renklere o kadar düşkünse, açsın o atlası önüne, otursun bütün gün atlastaki resimleri seyretsin; ama bakanlıktan artık emekli olması gerekiyor.
Sayın bakan, bizim derdimiz; sizin yaratılış düşüncesine inanmış olmanız falan değildir. Kişisel inançlarınız bizi hiç ilgilendirmiyor. Derdimiz, bakanlık makamını ve bakanlık personelini, asli görevleriniz yerine kendi ideolojinizle meşgul etmenizdir; halkın yoğun yaşadığı çevre sorunlarının çözümüne ayırmanız gereken çabayı, zamanı ve ülke kaynaklarını, kendi ideolojinize ayırmanızdır.
Sudan ucuz işlerle uğraşmayın sayın bakan, önünüzde duran sorunlarla uğraşın; aslında size bakanlık stajı gerekliydi ama aceleye geldi ve böyle oldu artık, ne yapalım!?.
ERTUĞRUL ÜNLÜTÜRK