Acı çeken bir halkın toplantısı Saray’da yapılmaz!

Başbakan Erdoğan’ın Dolmabahçe Sarayı’nda sanatçılarla düzenlediği kahvaltılı toplantıya tepki göstererek katılmayan Usta Oyuncu Kadir İnanır, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Milliyet Sanat dergisinin nisan sayısında Gazeteci, Yazar Ahmet Tulgar’ın sorularını yanıtlayan Kadir İnanır, “Acı çeken bir halkın toplantısını ballı börekli saraylarda yaparsan, böyle popülist bir toplantıya katılmam” dedi.
Kadir İnanır, “Siyasi meselelerle uğraşmaktan sanatla uğraşamıyorum” başlıklı röportajda, Erdoğan’ın sanatçılarla yaptığı yemekli toplantıları “Amerikan özentisi” olarak yorumladı. “Kars ve Adana’ya çizgiyi çektiğiniz zaman, diğer tarafta kalan, Doğu’da kalan toprakların her karesinde bulundum ben” diyen Kadir İnanır, ömrünün yarısını orada film çekerek geçirdiğini, orada çektiği filmlerin de yarısının yasaklandığını anlattı.
‘NASIL BİR POPÜLİZM BU?’
Kadir İnanır, “Beni niye o bölgeye adım atmamış adamlarla aynı masaya oturtuyorsun. Bunu sen, içinde sanatçıların da olduğu, bölgeyi iyi bilen bilim adamlarıyla, ekonomistlerle, siyasetçilerle yap. Nasıl bir popülizm bu?” diye sordu.
“Aç sefil bırakılmış, bıraktırılmış insanların, acı çeken bir halkın toplantısını ballı börekli saraylarda yaparsan, ben de buradaki çelişkiyi görürüm, bu popülist ve magazinel toplantıya katılıp, onların amacına hizmet etmem” diyen Kadir İnanır, toplantı davetinin telefonla yapılmasını ve “Geliyor musun, gelmiyor musun?” diye sorulmasını da eleştirdi.
‘GERÇEKTEN KAÇAMAZSIN’
Bu işlerin halkı ve halkı tanıyanları dinlemeden olmayacağını vurgulayan Kadir İnanır, bölgede çektiği “İsyan” filmine de atıfta bulundu. Bu filmin hâlâ yasaklı olduğunu hatırlatan Kadir İnanır, “Filmin hikayesine bak. Ağa, halkı köle gibi kullanırken, adamlardan birinin oğlu bu işe başkaldırıyor. Sonunda çocuk kendi bölgesindeki halkı örgütlüyor, adı da Apo. Abdullah’a Apo derler. Filmin sonunda ağayı da öldürüyor, dağlara doğru çıkıyor. Neyle örtüşüyor şimdi bu film? O zaman Apo yoktu daha. Bu filme yasak koyamazsın, işte bu filme yasak koyarsan, sorun seni gelip yine bulur. Gerçekten kaçamazsın.”
CÜZDAN MİLLİYETÇİLİĞİ!
Ahmet Tulgar’ın telif haklarından, reklam filmlerine, 12 Eylül’den genç kuşak sinemacılara bir çok konudaki sorularını yanıtlayan Kadir İnanır, Türkiye halkı için kullandığı “Tevekkül toplumu” ifadesini ise şöyle açıkladı: “Hangi toplum? İstanbul Bebek’teki ile Doğu’daki halk, bir yerde lüks, zenginlik, bir yerde yoksulluk zulüm. Böyle şey olur mu? Herkes milliyetçi oldu. Onların milliyetçiliği, bu ülkede cüzdanımı nasıl doldururum milliyetçiliği. Bu ülkeyi gerçekten sevenler, bu ülkenin devrimcileriydi. Onları da öldürdüler. Niye astın bu çocukları? Sen niye milliyetçilik oynuyorsun şimdi. Artık sanatla falan uğraşmıyorum zaten, bunlarla uğraşmaktan beynim çatlamak üzere”.
(HABER MERKEZİ)

---

‘EMEĞİN İÇİN MÜCADELE EDENE OY VER’

Kadir İnanır, halkın oy tercihleri ile ilgili de ilginç açıklamalarda bulundu: “Seçimlerde de öyle. Özgürlük ve Dayanışma Partisi diyor. Adam senin özgürlüğün, seninle dayanışma diyor. Oy vermiyorsun ÖDP’ye. EMEP diyor, Emek Partisi, adı bile emek, senin emeğin bu, senin emeğin için mücadele ediyor. Ama oy vermiyorsun. Gidiyorsun, seni sömürenlerin partilerine oy veriyorsun. Olur mu ya? Kardeşim bir kere de git EMEP’e ver. Bakalım ne yapacak? Bir gör yapacaklarını. Değil mi? Sen ne duyarsız milletmişsin yahu...”