31 Mart 2010 01:00
Sinemayı seven Başbakan nerede?
GÜNÜN YAZILARI
TRT Belgesel kanalında filmi kesilerek yayınlanan Ömer Tuncer, sansüre tepki gösterdi. Tuncer, Başbakanın Sizin filmleriniz bugüne değin göz önüne alınsaydı, Türkiye bugünkü halinde olmazdı sözlerini hatırlatıp, Başbakan mı, yoksa memur sansürcüleri mi takiye yapıyor diye sordu.
Ömer Tuncer, 2007 yılında Kuruluştan Kurtuluşa - Anadoluda Yeniden Doğuş başlıklı bir belgesel film çekmişti. 13. yüzyıl Anadolusunu anlatan film, birçok etkinlikte ve internet üzerinden çok sayıda izleyiciyle buluşmuştu. Son olarak, TRTnin Belgesel ve Turizm kanalında yayınlanan Hayatı Belgeleyenler programında yayınlanacaktı.
Savaş Karakaşın sunduğu programa, Yönetmen Ömer Tuncerle Görüntü Yönetmeni Cabbar Yıldız konuk oldu. Programın içinde gösterilmesi beklenen yaklaşık 35 dakikalık Kuruluştan Kurtuluşa - Anadoluda Yeniden Doğuş ise beş dakikalık bölümü çıkarılarak yayınlandı.
NÂZIM HİKMET SANSÜRLENDİ
Çıkarılan bölümlerin ilki, Nâzım Hikmetin Şeyh Bedreddin Destanı şiirinden bir bölümdü.
Mübalağa cenk olundu diye başlayan ve Hep bir ağızdan türkü söyleyip / hep beraber sulardan çekmek ağı, / demiri oya gibi işleyip hep beraber, / hep beraber sürebilmek toprağı; / ballı incirleri hep beraber yiyebilmek / yarin yanağından gayrı her şeyde / her yerde / hep beraber / diyebilmek / için / on binler verdi sekiz binini.. diye devam eden bölüm, TRT ekranında yer bulamadı.
Sansür, elbette yönetmene haber de verilmemişti. Tuncer bunu, televizyonda programı izlerken fark etti.
Sansürlenen ikinci bölümde ise Yavuz Sultan Selimin ordularının Şah İsmaille savaşı anlatılıyordu. Bu bölümde, 13. yüzyılda yükselen Anadolunun hikayesinin sonu şöyle anlatılıyor: Anadolu Türkmenleri, Şah İsmailin Osmanlı sınırları dışında kurduğu Safevi devletini destekler. Şah İsmailin Osmanlıya karşı giriştiği savaş, Anadolunun da son başkaldırısıdır. Sultan Selim, Çaldırana giderken, bütün Türkmenleri çoluk çocuk demeden öldürtür. 13. yüzyıl Anadolusunun önü böyle kesilir.
YÖNETMEN FİLMİ GERİ ÇEKMİYOR
Başbakanın daha geçen hafta sinemacılarla yaptığı toplantının üstüne bu olayın yaşanmasına, Yönetmen Ömer Tuncer özellikle dikkat çekiyor. Başbakanın, Sizin filmleriniz bugüne değin göz önüne alınsaydı, Türkiye bugünkü halinde olmazdı sözlerini hatırlatan Tuncer, şöyle diyor: Başbakanın bu sözlerinden yalnızca birkaç gün sonra, salt kendi düşüncelerine ters geldiği için filmleri sansürlemeyi sürdüren o Başbakanın memur sansürcüleri!.. Sizce hangisinin takiye yaptığına inanalım?..
Filmin yayınlandığı program, hafta sonuna kadar yayın akışında görünüyor. Bu da filmin, sansürlü olarak hafta sonuna kadar tekrar tekrar ekrana geleceği anlamına geliyor. Buna göre bugün 13.30 ve 23.30da yarın 15.00te, cuma 16.00 ve 02.00de, cumartesi 17.00de film ekrana gelecek. Ömer Tuncer, filmin yayınını durdurmayı düşünmüyor. Kendisini eski bir memur-yapımcı olarak tanıtan Tuncerin gerekçesi, programın yapımcısının ve belgeselcilerle söyleşiler yayınlayan programın başına gelebilecekler. Ama diye devam ediyor; en azından bundan sonraki yayınlarda bir kez daha izlemeye ben, dayanabileceğimi de sanmıyorum...
Filmin sansürsüz haline ise internet üzerinden ulaşılabiliyor.
FİLM, 13. YÜZYILDA GEÇİYOR!
Sansüre uğrayan film, bundan tam sekiz yüzyıl öncesini anlatıyor. Ancak buna rağmen rahatsız edici bulunabilen konusu, yönetmenin anlatımıyla şöyle: Kuruluştan Kurtuluşa, 13. yüzyıl Anadolusunda örgütlü olarak kulluktan kurtulma sürecini başlatmış olan insanlığın serüvenidir. Bu başarının, Selçuklu ve Bizans kulluk düzeni tarafından el ele verilerek önü kesilecek; 13. yüzyıl Anadolu Devrimi, Ahilerle, Şeyh Bedreddinle ve Şah İsmail ile kulluk düzenine direnecek, ancak güçlü aristokrat tırmanma karşısında yenilip geleceğin dünyasının düşünsel ve siyasal tabanını oluşturmuş olarak tarih sahnesinden çekilecektir. (KÜLTÜR SERVİSİ)
Evrensel'i Takip Et