2 Nisan 2010 01:00

Sanica’da işçi kıyımı sürüyor


Sanica panel radyatör fabrikasında Türk Metal Sendikası’nın 23 Mart’ta yetki belgesini almasından bugüne kadar, işten atılan işçi sayısı 19’u buldu.
Önceki gün Türk-İş Bölge Başkanı Faruk Büyükkucak, Türk Metal 1 No’lu Şube Sorumlusu Murat Sayar, Tek Gıda-İş 10 No’lu Şube Başkanı Muzaffer Dilek’in de aralarında bulunduğu Türk Metal’in örgütlü olduğu fabrikalardan ve işten atılan Sanica işçilerinden oluşan yaklaşık 100 kişi, işten atılmaları protesto etmek için fabrika önünde eylem yaptı.
İLK ŞARTIMIZ ATILANLARIN GERİ ALINMASI
Burada söz alan Türk İş Bölge Başkanı Faruk Büyükkucak, Sanica patronlarından Ali Fatinoğlu’nun, Evrensel gazetesinde çıkan açıklamalarını talihsizlik olarak nitelendirerek, Fatinoğlu’nun, Türk Metal Sendikası’nı siyasi bir partinin uzantısı gibi göstermeye çalışmasını kınadı. Sosyal demokrat olmanın emeğe saygıdan geçtiğini söyleyen Faruk Büyükkucak, “Sayın Fatinoğlu, demek ki babandan öğrenemediklerin var, işçileri işten atarak bizi yok sayarak bir yere varamazsın” dedi. Bundan sonra daha ciddi eylemlerle fabrika önünde olacaklarını söyleyen Büyükkucak, “Sayın Fatinoğlu, sen bizimle toplusözleşme masasına oturacaksın ve ilk şartımız, işten atılanların tekrar işe alınması olacak. Aksi takdirde burada daha çok eylem, daha çok direniş göreceksiniz” şeklinde konuştu
İŞTEN ATMALAR KABUL EDİLEMEZ
Daha sonra söz alan Türk Metal 1. Bölge Temsilcisi Murat Sayar da, anayasal bir hak olan sendika haklarını elde etmeye çalışan işçilerin ekmeğinin elinden alınmasına müsaade etmeyeceklerini belirterek, çalışanların işten atılmasının kabul edilecek bir durum olmadığını dile getirdi. “Hukuksa hukuk, slogansa slogan, eylemse eylem, mitingse miting” diyen Murat Sayar, işçilerin sağında solunda, önünde olacakları; işçilere sahip çıkacakları sözünü verdi. İşçiler sık sık “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “İş ekmek yoksa barış da yok”, “Direne direne kazanacağız”, “İşçiler burada patron nerede?” sloganlarını attılar.
SEN KOMÜNİSTLİĞİ ÖĞRENENE KADAR...
Eyleme katılan 10 No’lu Şube Başkanı Muzaffer Dilek ise direnişin başladığı gün Sanica işverenine uzlaşma çağrısı yaptıklarını belirterek, “Bugün de yine buradayız, anlaşılan o ki Sanica işvereni çağrımıza kulak asmamış. Kulak tıkayıp ‘Demokrasi mi istiyorsunuz, sendikal anayasal haktan mı bahsediyorsunuz, alın size anayasal hak’ deyip işten atmıştır” dedi. İşverenin, 150 üyesi olan bir sendikayı bir siyasi partinin organıymış gibi göstermeye çalıştığını dile getiren Dilek, “Sayın Sanica patronu, bunu beyan etmeden evvel sizin siyasi düşünceniz bizi hiç ilgilendirmemişti. Çünkü sömürünün dini, milleti, vatanı olamaz. Sömürü her yerde sömürüdür. Amacı insanca yaşamak olan emekçileri sindirerek bir yere varamazsınız. Buradan emek ve demokrasi güçleri olarak bir kez daha sana seslenmek istiyorum, baban komünist idiyse eğer biz de sana komünistliği öğretene kadar ve sen emeğe saygı gösterene kadar ve anayasal bir hak olan sendikayı tanıyana kadar burada olacağız” şeklinde konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)



DİRENİŞE DEVAM EDECEĞİZ
İşten çıkarılan işçilerden Muhammet Özsoy, 24 Mart’ta işten çıkarıldığını, işten çıkarılma sebebi olarak da “işlerde daralma”nın gösterildiğini belirterek, “Ama bunun aslı astarı yok. Asıl sebep sendikaya üye olmamız. Daha düne kadar haftada beş TIR mal sevk ediyorduk. Sürekli mesai yapıyorduk” dedi. Yasa gereği maaşları banka üzerinden yattığı için ücretlerinin asgari ücret üzerinden gösterildiğini belirten Özsoy, “Sadece asgari ücret tutarı bankaya yatıyordu. Geri kalanını ise elden alıyorduk. Haftalık 45 saatin üstünde çalışma yapıyorduk ama mesai ücretlerinde kesintiler yapılıyordu. Biz de bu sömürüye dur demek için ve alın terimizin karşılığını almak için örgütlendik. Amacımız, işyerimizi zarara uğratmak değil. İnsanca yaşamak ve anayasal hak olan sendikaya üye olmak. Bu yüzden işveren bizi işten atmıştır” dedi.
“Bizler evine ekmek götürmekten başka derdi olmayan, ekmeğimizin peşinde koşan kişileriz” diyen Mevlüt Coşkun, bugün yapılanları anlamanın mümkün olmadığını dile getirdi. Sendikaya üye oldukları için 18 arkadaşıyla birlikte işten atıldığının altını çizen Coşkun, “İşveren işten atmaya devam etse de biz yılmayacağız. Gerek hukuksal yönden gerek eylemlerle, direnerek hakkımızı arayacağız” diye konuştu. İşverenin iş akitlerini feshederken işlerin daralmasını gerekçe olarak göstermesinin çok komik olduğunu vurgulayan Coşkun, “Son iki ayda yaklaşık 25 yeni işçi alındı. Amaç, örgütlülüğümüzü yok etmek. Biz buna izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
Özgür Bulan

Evrensel'i Takip Et