6 Nisan 2010 01:00
ANAYASA OYUNLARI!
AKPnin hazırladığı Anayasa Değişiklik Paketi üzerinde TBMMde tam anlamıyla taktik savaşları yaşanıyor. Taktik savaşlarının özünde ise imza krizi var. AKP, konunun muhalefet tarafından kullanılıp teklifin Anayasa Mahkemesinde iptal edilmesinin önüne geçmek için önlem aldı. Teklife imza koyan 184 AKPli vekilden 50si, imzasını parti genel merkezinden gelen talimat dolayısıyla geri çekti.
KRİZ NASIL DOĞDU?
İmza krizi, AKPnin Anayasa Değişiklik Paketini TBMMye sunması aşamasında ortaya çıkmıştı. Anayasada değişiklik yapılması için teklif en az 184 milletvekilinin imzasıyla verilebiliyor. AKP geçen hafta, 215 imzalı teklifi resmen TBMMye sunmuştu. Ancak daha sonra CHP, Meclise sunulan teklifte TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahinin de imzası olduğunu belirlemiş, MHPye ulaşan teklife ilişkin imza sirkülerinde de Şahinin imzasının bulunduğu anlaşılmıştı. Yasalar uyarınca TBMM başkanı, tarafsız onaylaması gerektiğinden böyle bir teklife imza koyamıyor.
CHP MAHKEMEYE GÖTÜRECEKTİ
İmza krizinin ortaya çıkmasının ardından gözler muhalefete dönmüştü. Çünkü anayasa değişiklik kararları, TBMMden geçmeleri halinde Anayasa Mahkemesine ancak usul yönünden götürebiliyor. CHPnin de, bu imza krizi nedeniyle, TBMMde de kabul edilse referandum sonucu da kabul edilse, konuyu Anayasa Mahkemesine usul yönünden götürmesine kesin gözüyle bakılıyordu. Anayasa teklifindeki imzaların içinde TBMM başkanının imzasının bulunması usulsüzlük olacağından, teklifin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ihtimali vardı.
EVET....
İmza krizi ilk ortaya çıktığında, TBMM kulisleri de hareketlendi. CHP ve MHP, anayasa değişikliğine destek vermeyeceklerini açıklamışlardı. Ancak ortaya çıkan usulsüzlük, teklife muhalefetin de sırf konuyu Anayasa Mahkemesine taşıyabilmek için destek vermesi ihtimalini doğurmuştu. Bu konuda tam bir taktik savaşı yaşandı.
TARTIŞMALI SÜREÇ
Anayasa değişikliklerini geçirmek için 367 vekilin oyu gerekiyor. 367nin sağlanması halinde referanduma gerek kalmadan teklif kabul edilmiş sayılıyor. Anayasa değişikliğine 330 ila 367 vekil destek verirse, konu referanduma götürülüyor. AKPnin mevcut vekil sayısının, bağımsızlardan da alabileceği hesaplanan destekle en iyi ihtimalle oylamada 330u biraz geçebileceği hesaplanıyordu.
Bu durumda referandumların önü açılmış olacaktı. Referandum olması halinde ise konunun Anayasa Mahkemesine götürülmesi süreci tartışmalı olacaktı.
AKP YANLIŞI DÜZELTTİ!
İşte bu noktada, devreye muhalefetin girmesi planları yapılmaya başlandı. Muhalefet kulislerinde gizli yapılacak oylamada, aslında teklife karşı olan muhalefetin de evet oyu vererek, destek sayısını 367nin üzerine çıkarması, böylece referandum yolunu kapatması üzerinde durulmaya başlandı. Muhalefetin bu planını öğrenen AKP, bunun üzerine yanlışını düzeltme kararı aldı.
PAKET DÜŞTÜ
TBMMde dün 50nin üzerinde AKPli vekil, parti yönetiminden gelen talimat doğrultusunda tekliften imzasını çekti. Böylece teklif daha görüşülmeden düşmüş oldu. Yeni bir imza krizi yaşanmaması için AKP, şimdi yeniden imza toplayacak ve 184 vekilin imzasıyla aynı teklifi yeniden TBMMye sunacak. Ancak bu kez, konunun usul yönünden Anayasa Mahkemesinden dönmesinin önü kapatılmış olacak.
BAŞBAKAN BiLE İMZA VERDİ
AKP bu kez imza konusu çok ciddiye aldı. O kadar ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da İstanbul milletvekili sıfatıyla paketin altına imzasını koydu. Erdoğanın dışında 10u aşkın bakan da paketi imzaladı. Yeni bir imza krizi yaşanmaması için önceki akşam AKPli tüm vekillere Yarın sabah Ankarada Mecliste olun şeklinde mesaj gönderildi. Yeni taslağı tam 265 vekil imzaladı. Taslak meclise sunuldu. İlk taslakta ise 215 imza vardı.
KILIÇ AÇIKLADI
Ankarada hareketli saatler yaşanmasına neden olan gelişmeyi, AKP Grup Başkan Vekili Suat Kılıç açıkladı. Kılıç, kendisi de dahil olmak üzere anayasa taslağında imzası bulunan 50den fazla AKPli milletvekilinin imzasını geri çektiğini açıkladı. Kılıç, Bu adımla imza tartışmaları da sona erecek dedi.
TOPLANTI İPTAL
Anayasa taslağının çarşamba günü (yarın) TBMM Genel Kuruluna gelmesi öngörülüyordu, imzaların geri çekilmesiyle birlikte süreç de askıya alındı. Daha önce kendisine gelen metinde Şahinin imzası olmadığını ifade eden TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, toplantının iptal edildiğini duyurdu.
DEĞİŞİKLİK VAR!
Edinilen bilgiye göre; bir maddenin daha eklenmesiyle taslaktaki madde sayısı 30'a çıktı. Söz konusu düzenlemeyle 157. maddede değişiklik yapıldı. Değişiklikle Yüksek Askeri İdari Mahkemesi'ndeki savcılara da hakimlik teminatı getirildi. Pakette Anayasa Mahkemesi'nin parti kapatma kararına ilişkin bir değişiklik yer aldı. Daha önce parti kapatma kararı için "Üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile alınır" şeklindeki ifade, "Toplantıya katılanların üçte iki çoğunluğu ile alınır" olarak değiştirildi.
Öte yandan emeklilerin hangilerine toplu sözleşme hakkı verildiği ayrıntılı belirtildi. (Ankara/EVRENSEL)
TEPKİLERCUMHURBAŞKANI:
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, anayasa değişikliğinden çekilen imzalarla ilgili sorulara, Meclisin işleyişiyle ilgili bir şey söyleyemem yanıtını verdi.
METE GÖKTÜRK: Emekli Cumhuriyet Savcısı Mete Göktürk, Anayasa teklifi için gerekli sayının çok üzerinde bir sayı vardı zaten. Geri çekilmese de olurdu. Ama şekli değişikliğin tamamlanmasıdır açıklamasında bulundu.
MUHALEFET NE DEDİ?
Muhalefet, AKPnin Meclise sunulan anayasa değişikliği teklifinden imza çekmesine ve paketin yeniden imzaya açılmasına tepki gösterdi.
CHP Grup Başkan Vekili Hakkı Suha Okay, İmza çekmek yeterli değil, yeniden bir teklif getirsinler dedi. Şahinin imzasının bulunmasını bir hukuk skandalı olarak tanımlayan Okay, olayın sorumlusunun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi. Okay, Türkiyede parlamento tarihinde yaşanan bir skandal, bir rezalettir. İmzaların geri çekilmesi yetmez, yeniden TBMM Başkanlığına hukuka uygun, anayasaya uygun ve gerçekten bana göre kameralar önünde 184 tane en az AKPli milletvekilinin imza ederek yeniden bir anayasa değişiklik teklifi getirmesi doğru olanıdır diye konuştu.
MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, grup toplantı salonunda yaptığı açıklamada, Sahte imza verdiklerini itiraf ettiler. Bir hükümet, çoğunluk partisi, sahte imzalarla anayasa değişikliği teklifi vermeye cüret ediyor. Bu, Türkiyenin ne kadar baskıcı, hukuk tanımaz şekilde yönetildiğini ortaya koyuyor dedi. Vural, teklifin yeniden imzaya açılmasını da hukukun ayaklar altına alınması olarak değerlendirdi.
HERKESE ÇATTI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bosna-Hersek'e hareketinden önce gündemle ilgili açıklamalar yaptı. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: -Anayasa paketiyle ilgili muhalefetin malum sıkıntıları var, onları giderelim istedik. - Askeri idari yargıyla ilgili bir değişiklik var. - Ben ve kabinedeki arkadaşlarım anayasa taslağına imza attık. - Baykal'ın televizyon daveti lise yıllarındaki münazaraları hatırlatıyor, biz gençlik yıllarımızda çok yaptık. Biz bunlardan tadımızı aldık, fazla vaktimiz yok. - CHP lideri Baykal'a Van'da yapılan taşlı saldırıyla ilgili iddialar çok çirkin, Hüseyin Çelik zaten dava açacak. - 'Balyoz' soruşturmasında yaşananlar bizi haklı çıkardı. - Yargının 'inandıklarımızı söylemeye devam ederiz' demeye hakkı yok.
AKP 12 Eylüle vefalı
AKP, hazırladığı paketi sunarken 12 Eylül Anayasasını değişmesi gerektiğini söylüyor. Oysa Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, 12 Eylülün fikri mimarlarından Aydınlar Ocağının düzenlediği Nevzat Yalçıntaşa vefa etkinliğine katıldı. 24 Ocak kararlarından 12 Eylül Anayasasının felsefesine önemli katkısı olan Aydınlar Ocağı, 12 Eylül darbecilerinin rehberi ve fikri taşıyıcısı olarak biliniyor.
ÖRNEK GÖSTERDİ
Ocağın Kocaeli Şubesinin düzenlediği Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaşa vefa etkinliğine katılan Çiçek, ocağa övgüler düzdü. Çiçek Kocaeli Aydınlar Ocağının Örnek bir tavır sergilediğini, herkesin üzerinde hakkı olan değerli bir ilim ve fikir insanına vefa göstermek adına anlamlı bir gece düzenlediğini söyledi.
Etkinliğe Çiçekin yanı sıra AKP Elazığ Milletvekili Mehmet Necati Çetinkaya, Saadet Partisi Eski Genel Başkanı Recai Kutan da katıldı.
OCAK VE YALÇINTAŞ
Aydınlar Ocağı Başkanlığı görevini 10 yıl boyunca sürdüren Yalçıntaş, 21 ve 22. dönemde parlamentoda yer aldı. Aydınlar Ocağı ise 1970te kurulduktan sonra Milliyetçi Cephe hükümetlerinin kurulmasında önemli bir rol oynadı. 12 Eylül ile birlikte önlerinde daha geniş bir alan bulan Ocak üyeleri devletin çeşitli makamlarına yerleşti.
Evrensel'i Takip Et