11 Mayıs 2010 01:00
RAMP IŞIKLARI
Çalışmalarını Emre Kınayın genel sanat yönetmenliğinde sürdüren Duru Tiyatro, bu sezon üç farklı yapımla seyircisini kucakladı. Bunlar Özen Yulanın yazdığı ve yönettiği Sezin Akbaşoğlu ve Bekir Aksoyun oynadığı Ay Tedirginliği, Simon Wıllıams yazdığı ve Emre Kınayın yönettiği Pelin Körmükçü, Sait Genay, Bahar Yanılmaz, Cem Yanılmaz ve Emre Kınayın oynadığı Aşk Her Yerde ve son olarak İrlanda asıllı İngiliz genç yazarlardan Dennis Kellyin yazdığı ve Emre Kınayın yönettiği Sondan Sonra adlı ilginç bir oyun.
Sondan Sonra, bireysel ve toplumsal bağlamda içinde yer aldığımız şiddet sarmalını faklı bir kurgu ve farklı bir dil bütünlüğü içinde sorguluyor. Nedeni bilinmeyen ölümcül bir saldırı sonrası Mark, kendini kaybetmiş olan Louisei önceden gerekli ihtiyaç malzemeleri tedarik edilmiş olan binanın sığınağına getirir. Bilincini yetirmiş olan Louise, neler olduğunu anlamaya çalışırken kendisine aşık olan Markla içinde bulundukları durum üzerine konuşmaya çalışırlar. Mark içinde gizli şiddet eğilimi olan ve bunu konuşmalarında ve tavırlarında dışavurmaktan çekinmeyen zorun gücüne ve değiştirme özelliğine inanmış, biraz kaba ve aşk için gerekli nezaketten uzak bir kimsedir. Bu karakteristik özellik onu aşık olduğu Louiseden iyiden iyiye uzaklaştırır. Bu durum ise Markı daha bir saldırgan yapabildiği gibi aynı zamanda şiddet döngüsünün içine çeker.
Markın bu anlayışını sorgulayan Louise, ondan sadece günlük hayatını sürdüreceği yiyecek ve içecek vermesini söyler. Mark, karşısında zayıf düşmüş Louisee isteklerini kabul ettirmek için ona şiddet uygulamaktan çekinmez ve tüm acımasızlığını gösterir. Mark bu tavrını, güçlü olma zorunluluğu ve güçlünün zayıfı kontrol hakkı gibi erkekçe ve ilkel bir anlayışın sürdürümcüsü olarak Louisein gözünde kendini sıfırlar ve bu faşistleşme süreci, onu başka bir insan yapar. Sonunda Mark, cebir ve şiddet kullanarak Louse sığınakta tecavüz eder ve cezaevine gönderilir. Tecavüz travması ile psikolojisi bozulan ve kendi yaşamında unutamayacağı tahribatlar yaşayan Louise, Markı mapushanede ziyaret eder.
Yukarıda uzunca bir özetini aldığım Sondan Sonra, bireysel ve toplumsal düzeyde insan ilişkilerindeki baskı, şiddet, cebirle kurulan, iktidar ilişkilerinin birey ve toplum üzerinde yarattığı tahribatı tüm çıplaklığı ile göz önüne getirmesi anlamında önemli bir oyun. Emre Kınay, sahne yorumunda sorunu daha ziyade iki insanın ilişki zemininde tartışmayı tercih etmiş olmasına karşın, aslında metnin dramatik yapısı ve öykünün tartışma kodları genelin içinde bulunduğu durumu da tartışmaya dahil ediyor.
Yazar, bireyden başlayan şiddet eğiliminin nasıl toplumsal ve kamusal alanlarda hayatın bir parçası haline geldiğini anlatırken, bu şiddet sarmalının yaşamımızı nasıl kuşattığı ve gelinen nokta itibariyle bu tehlikenin boyutlarını da göz önüne getiriyor. Emre Kınay, bu sorunsalı duvarları mermer kaplı bir sığınaktan anlatırken, daha ziyade oyunculuğa yükleniyor ve başarılı da oluyor. Televizyon dizilerinde bir dönem başarılı yapımlarda yer almış ama benim ısrarla sahnede olması gerektiğine inandığım Ahu Türkpençe, oyunculuğundaki samimiyet ve sahnedeki doğal konumlanışı ile göz dolduruyor. Türkpençe, yorumladığı Louise karakterinin duygusal derinliğini, çelişki ve zayıflıklarını ve yeri geldiği zaman şiddet uygulamaktan geri durmaz psikolojisini, özel bir tavırla seyirciye sunuyor ve oyunculuğundaki naiflik ile önemli bir kompozisyon çıkarıyor. Markı yansılayan Emre Kınay, oynadığı rolün temel özelliği olan şiddet eğilimi ve saldırgan tutumu kendine has bir tavırla yorumlayarak, Markın arayışları, eğilimleri, paradoksları ve gelgitlerini bütün detaylarıyla anlamlandırmaya çalışıyor. Her iki oyuncunun da ses ve tavırlarındaki uyum, anlatımı güçlendirdiği gibi görsel olarak da oyuna özel bir anlam katıyor.
Sondan Sonra, şiddet sarmalında yaşamak zorunda bırakıldığımız şu günlerde, güncel bir sorunu tartışmaya açması anlamında önemli bir oyun ve seyircinin bu tartışmaya ortak olması zorunlu artık. Yoksa hep beraber kaçınılmaz bir sona doğru uçurumun kıyısına yaklaşıyoruz.
METİN BORAN
Evrensel'i Takip Et