6 Haziran 2010 00:00
ÖNCE KENDİ TOPRAKLARINDA ADALETİ SAĞLA
KAYBEDİLENLERİN unutulmaması ve sorumluların yargılanması için Galatasaray Meydanında oturan Cumartesi Anneleri, 271. haftada 17 yıl önce kaybedilen Lise Öğrencisi Abdurrahman Coşkun ve 16 yıl önce kaybedilen dede-torun Bahri ve Metin Budakın akıbetini sordu.
Eylemde 28 Mayıs 1994 yılında Licede köyüne bahçesinin bakımını yapmak için giden torunu 14 yaşındaki Metin Budakla birlikte kaybedilen 61 yaşındaki Bahri Budakın kaybediliş hikayesini Duriye Sezgin anlattı. Sezgin, dede ve torunun askerler tarafından boşaltılan köye bahçelerinin bakımını yapmak için gittiklerini ve bir daha kendilerinden haber alınamadığını aktardı. 11 yıl sonra 1 Mayıs 2005 yılında köyde koyun otlatan Abdulbaki Budak, tarafından eski bir dere yatağında bulunan kemik parçaları ve giysiler üzerinde ailenin yaptığı teşhis sonucu dede ve torunun teşhis edildiğini belirten Sezgin, Aile 9 Mayıs 2005de Lice Savcılığına başvurdu. Savcı Taner Canın tuttuğu olay yeri tutanağında 10 adet sadece TSKnin kullandığı MKEye ait boş mermi kovanı ve bir adet patlamamış mermi bulundu diye konuştu.
Tüm deliller ortadayken dönemin Tugay Komutanı General Yavuz Ertürke neden dokunulmadığını soran Sezgin, Hükümet cevap vermek zorundadır. Yargı cevap vermek zorundadır. Genelkurmay cevap vermek zorundadır. Kendi askerlerini, yaşlıları, çocukları, kadınları kaybetmesine göz yumanlar, bugünlerde adaleti dilinden düşürmüyor. Biliyoruz ki kendi topraklarında adaleti sağlayamayanlar, başka topraklar için söz söyleme hakkına sahip değildir diye konuştu.
Eylemde Kayıp Abdurrahman Coşkunun yakını Mukaddes Coşkun da bir konuşma yaptı. Abdurrahmanı ömrünün en güzel yıllarında devlet kaybetti diyen Coşkun, Başbakan Erdoğanın İsraile yönelik sözlerini ikiyüzlülük olarak niteledi.
(İstanbul/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et