5 Temmuz 2010 00:00

Et ithalatı derhal durdurulmalı


Türkiye Ziraatçiler Derneği (TZD) et ithalatında gelinen son nokta ve önümüzdeki dönemde acilen alınması gereken önlemleri değerlendirmek üzere basın toplantısı gerçekleştirdi.Ankara İçkale Otel’de dün gerçekleşen toplantıda konuşan TZD Genel Başkanı İbrahim Yetkin, et ithalatında Bakan’ın kendisine hak etmediği suçlamalarda bulunması üzerine toplantıyı gerçekleştirdiğini belirterek “Benim ne et lobileriyle, ne holdinglerle, ne de parayla işim olur. Benim sivil toplum örgütü başkanı olarak görevim, halkı aydınlatarak, üreticiyi, tüketiciyi, sanayiciyi korumaktır” dedi.
ÜRETİM ARTMALI
Et üretiminin artırılmamasını eleştiren Yetkin, 1980’li yıllardan başlayarak dünyada hayvan üretimi artarken Türkiye’de ise azaldığını kaydetti. Türkiye’de et üretiminde 2009 yılında yüzde 14.5 azalma olduğunu ifade eden Yetkin, “Böyle devam ederse 2015 yılında 170 bin ton et açığı olması bekleniyor” dedi. Yetkin fiyat artışıyla birlikte besicilerin paniklediğini belirterek, “Besicilerin hayvanlarını Et Balık Kurumu’na getirmesi sonucu artan fiyatlar bir süre aşağıya çekildi ancak kapasitenin dolmasıyla birlikte Et Balık Kurumu’nun bir takım kesimler tarafından piyasaya sokulmaması üzerine yeniden fiyat artışı gözlendi” dedi. Yetkin üreticilerin aldıkları kredileri ödeyemediğini ve yeni krediler almaya çekindiklerini belirterek, asıl yapılması gerekenin maliyeti düşürmek olduğunu söyledi.
Resmi verilerin, 2003-2009 yılları arasında hayvan yemlerine yüzde 106 zam yapıldığını gösterdiğini kaydeden Yetkin, besicilerin 1 kg et üretimi gerçekleştirmesinin maliyetinin 14.5 lira olduğunu ifade etti.
Yapılması gereken en önemli şeyin hayvan üretiminin artırılması olduğuna dikkat çeken Yetkin, “Çözüm damızlık hayvan ithal etmektir. Bu işi üretici kendi başına nasıl yapabilir? Devletin hayvan ihtiyaç tespiti yapıp, uygun koşullarla makul fiyatlara bunları çiftçilere dağıtması gerekir ” dedi.
SAVAŞ DEĞİL KALKINMA
Kürt sorunun da savaşla, topla, tüfekle çözülemeyeceğinin altını çizen Yetkin, “Asıl yapılması gereken oradaki kalkınmanın gerçekleştirilmesidir. İnsanlar aç, insanlar susuz. Sen devlet olarak bunu karşılamak zorundasın” dedi. Et ithalatının derhal durdurulması gerektiğine vurgu yapan Yetkin, “Tarımda ve hayvancılıkta Türkiye’de büyük bir kayıt dışı üretim var. Eğer bu engellenmezse AB uyum sürecinde bizim çiftçimiz patır patır dökülecektir” diye belirtti
(Ankara/EVRENSEL)

TARIM ALARM VERİYOR

ZİRAAT Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Gökhan Günaydın, Türkiye tarımının üretici, tüketici ve ülke ekonomisi açısından ciddi sorunlar yaşadığını belirterek, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nı, gerekli önlemleri alması için göreve çağırdı.
ZMO Başkanı Günaydın, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) geçtiğimiz hafta yayımladığı, “dönemlere ve yıllara göre tarım katma değeri büyüme hızı” istatistiklerini değerlendirdi.
SEKTÖR KÜÇÜLDÜ
Dün bir basın toplantısı düzenleyen Gökhan Günaydın, 2010 yılı ilk çeyreğinde tarım sektörünün yüzde 3.8 küçüldüğünü, iklimsel koşullar- doğal afetler ve yüksek nemden kaynaklanan özellikle Pas, Septorya, Kök ve Kökboğazı çürüklüğü gibi hastalıkların, Türkiye genelinde buğday verimi ve üretiminde kayıplara neden olduğunu söyledi. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) uygulamalarının üretici zararını daha da arttırdığına dikkat çeken Günaydın, belirli bankaların kartı ile ürün teslim edenlere erken ödeme yapıldığını ancak kartı olmayanlara ceza niteliğindeki uygulamadan vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı. Ürüne zarar veren domates güvesinin (Tuta Absoluta) dış karantina yetersizliği yüzünden 2009 yılında Ege Bölgesi’nde ortaya çıktığını hatırlatan Günaydın, iç karantina önlemi alınmadığı için Antalya’ya sıçradığını ve ürün verim ve kalitesini önemli ölçüde düşürdüğünü ifade etti.
TEHLİKELİ BİR SÜRECİN KAPISI AÇILIYOR
Günaydın, Ukrayna’dan 350 ton domates ihracat partisinin geri gönderildiğinin altını çizerek, “Türkiye’nin sebze üretiminin yüzde 17’si, örtü altı üretiminin yüzde 68’i, dış satımının yüzde 50’sini domatesin oluşturduğu değerlendirildiğinde sorunun ciddiyeti açıktır” dedi. Bu hastalığın insan sağlığına değil ancak üretici ve tüketici zararına neden olduğunu belirten Günaydın, “Yüzde 50’ye ulaşan üretim ve kalite kaybına neden olacağı için kışa gelmeden domates, patlıcan ve biberde fiyat artışı olacaktır” uyarısı yaptı.
AB ile açılan gıda güvenliği faslının, ülkede yaşanan gıda güvenliği sorunlarını gidermediğini vurgulayan Günaydın, “Çıkarılan ‘Veterinerlik, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’ile 30 beygir gücü altındaki işletmelerde sorumlu yönetici çalıştırma zorunluluğunun ortadan kaldırılması, hem 20 bin mühendisin işini kaybetmesine neden olmakta hem de ülkemizde üretilen gıdaların yüzde 80’inin mühendis gözetimi dışında üretileceği yeni ve tehlikeli bir sürecin daha kapısını açmaktadır” dedi. Günaydın, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nı bir kez daha uyararak, gerekli önlemleri almaya çağırdı.
(Ankara/ EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et