Sessiz kalmayacaklar!

Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, Türk-İş’in “torba yasada ne olduğunu görmedik” şeklindeki açıklamalarını değerlendirerek, “Türk-İş torba yasada ne olduğunu görmek istemediği için görmedi” dedi. Öztaşkın, AKP’nin emekçilere dönük saldırılarına seçim sürecinde “Yeni bir torba yasası” ile devam edebileceğini de vurguladı. Öztaşkın, seçimden sonraki sürecin emekçilerin hak kayıplarının daha da artacağı bir süreç olacağını, bu yüzden seçim döneminde emekten yana siyasi partilerden yana bir tavır alınması gerektiğini dile getirdi.

Petrol-İş Ankara Şubesi 23. Olağan Genel Kurulu dün Petrol İş Ankara Şubesi’nde gerçekleşti. Açılış konuşmasını yapan Petrol-İş Ankara Şube Başkanı Mustafa Özgen, dünyada ve Türkiye’de kriz sürecinin yoğunluk kazandığını, yayılan işsizliğin Tunus’ta başlayıp Mısır’a yayılan isyan dalgasını yarattığını kaydetti.

Türkiye’de taşeronlaşmanın yaygınlaştığının en önemli göstergesinin yayılan iş kazaları olduğunu belirten Özgen, Petrol-İş’in kamuda örgütlü olduğu tüm iş yerlerinde özelleştirme tehdidi ile karşılaştığını, son olarak TPAO’nun da özelleştirilmek istendiğini kaydetti. Torba yasanın hayata geçtiğini kaydeden Özgen, bu yasanın çalışma hayatının güvencesiz ve kuralsız hale getirilmesinin teminatı olduğunu belirtti.

‘EMEKÇİ SİYASİLERDEN YANA ORTAK TUTUM ’

Özgen, insanca yaşanacak bir ücret ve çalışma yaşamı beklentisi ile genel seçime gideceklerini, emek örgütlerine düşen görevin ise emekten ve emekçiden yana siyasi partilerden yana ortak bir tutum olmak olduğunu söyledi. Özgen, sözleşmeli çalışmaya son verecek, örgütlenme önündeki engelleri kaldıracak, asgari ücreti insanca yaşayabilecek bir seviyeye çıkartacak olan partilerin desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Özgen bu süreçte sendikalara düşen en önemli bir görevinin de ülkenin her yerini eylem alanına çevirmek olduğunu vurguladı.

Daha sonra söz alan Petrol-İş Genel Başkan Mustafa Öztaşkın ise, Türkiye’de işçilerin köle gibi çalışıp, karnını doyuracak kadar kazandığını ve bu yaşam şartlarının daha da aşağılara çekilmek istediğini belirtti. Öztaşkın, yargının bağımsız olmadığı, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün ortadan kalktığı, insanların dilini, kültürünü inancını yaşayamadığı bir ülkede yaşadıklarını kaydetti. Türkiye ekonomisinin büyüdüğünü, fakat bunun Türkiye’nin en zenginlerini daha da zenginleştirdiğini belirten Öztaşkın, “Türkiye’deki en zengin 100 kişinin toplam geliri 2010’da 104 milyar dolara yükselmiştir” dedi. Öztaşkın, yoksulluğun ise resmi istatistiklere göre 11 milyondan 12 milyona yükseldiğini dile getirdi.

‘BU TABLOYU SEÇİMLERDE TERSİNE ÇEVİRMELİYİZ’

Türkiye’deki bu genel tabloyu tersine çevirmek için seçimler gibi bir fırsatları olduğunu belirten Öztaşkın, AKP’den hesap sorulmasının vaktinin geldiğini dile getirdi. Öztaşkın, seçimlerde siyasi tercihlerin emeğin çıkarları doğrultusunda geliştirilmesi gerektiğini kaydetti. Öztaşkın, sendikalara düşen görevin ise seçimlerde emek yanlısı ortak bir tutum almak olduğunu vurguladı.Türk-İş’in torba yasanın görüşüldüğü süreçte yasa içerisinde ne olduğunu anlamamış olduğuna yönelik açıklamalarını da değerlendiren Öztaşkın, “Açık ve net, Türk-İş torba yasasında ne olduğunu görmek istemediği için görmemiştir” dedi.

‘TÜRK İŞ BAŞKANLAR KURULU KARARINI UYGULAMIYOR’

Öztaşkın, Başkanlar Kurulu’nun torba yasa ile ilgili aldığı kararları Türk-İş Yönetimi’nin uygulamadığını belirtti. “32 başkandan 26’sı torba yasaya karşı eylem yapılması kararı almış ve yönetime bu konuda yetki verilmiştir” diyen Öztaşkın, Türk-İş yönetiminin ise Başkanlar Kurulu’nun kararlarını uygulamadığını vurguladı. Türk-İş’in tarihinde ilk kez bu kadar emek mücadelesinden uzak bir tutum aldığını ve kendisine bağlı olan federasyonlardan uzaklaştığını dile getirdi. Öztaşkın, Türk-İş’in bu tutumunun torba yasası ile de netlik kazandığını, kendilerinin ise İstanbul’da bir araya gelen sendikalarla Türk-İş’in bu tutumuna karşı artık sessiz kalmayacaklarını vurguladı. Öztaşkın, yeni bir torba yasasının da gündeme gelebileceğini kaydederek, AKP’nin seçimleri kazanacağını halka empoze ettiğini vurgulayarak, buna karşı mücadele çağrısı yaptı.

‘ORGANİZEDE DANIŞMA BÜROLARI AÇILSIN’

Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nde Petrol İş faaliyetlerine katkıda bulunan Savaş Topal da yaptığı konuşmada, büyük bir çoğunluğu örgütsüz olan 40 bin kişilik sanayi bölgesinde, şubelerin büro açmalarını, işçileri daha fazla aydınlatacak ve bilgilendirecek faaliyetler yürütmelerini talep etti. Petrol-İş Ankara Şube’nin “Sendikalı ol” kampanyası ile işçilerin çok büyük bir çoğunluğunun Petrol-İş’i tanıdığını ve Petrol-İş’e güvendiğini kaydeden Topal, Organize Sanayi Bölgesi’nde çok zor şartlarda ve 18 saate yaklaşan çalışma sürelerinin olduğuna ve işyerlerinde tuvaletlerin kilitlendiğini, yarım saatlik araların bile işçilere kullandırılmadığına dikkat çekti. (Ankara/EVRENSEL)