29 Temmuz 2010 00:00

Sarı, kırmızı, yeşil renkler yüzünden kara listeye girdi


OKUL yönetimi, polis ve ülkücülerini işbirliği ile büyük hayallerle başladığı üniversite öğrenimi cehenneme çevrilen Marmara Üniversitesi Elektrik Öğretmenliği 3. sınıf öğrencisi Sedat Koşar, üç yıldır her fırsatta saldırıya uğruyor.
Sapasağlam başladığı üniversitede, Kürt olduğu için her fırsatta saldırıya uğrayan Koşar’ın hikayesi birinci sınıfta okul kantininde arkadaşıyla birlikte otururken, kolundaki sarı, kırmızı, yeşil bilekliğin ülkücü bir grup tarafından fark edilmesiyle başladı. Koşar’ı renk sendromu nedeniyle hedef tahtasına oturan ülkücü gruplar, okul çıkışında satır ve sopalarla saldırdı. Saldırıda 2 arkadaşıyla birlikte kafasına ve koluna aldığı darbelerle ağır yaralanan Koşar’ın, koluna ve kafasına sayısız dikiş atıldı ve Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde tedavi gördü. Ancak tüm başvurularına rağmen saldırganlar hakkında ne okul yönetimi ne de polis bir işlem yapmadı.
ATARDAMARI KESİLDİ
Her fırsatta saldırının hedefi olan Koşar, 2. sınıfta bu defa yine aynı kişilerin sopalı, satırlı ve bıçaklı saldırısına uğradı. Bacağında ve kafasından ağır yaralanan ve ölümden dönen Koşar, 10 gün iş göremez raporu aldı. Koşar, polis ve üniversite yönetimine saldırganlar hakkında suç duyurusunda bulundu, ancak yine saldırganlar hakkında bir işlem yapılmadı. Koşar’a yönelik saldırıların sonuncusu ise, 22 Temmuz’da gerçekleşti. Kadıköy’de bir arkadaşını Fikirtepe Mahallesi’ne bırakarak, evine dönen Koşar’ın önü 10 kişilik bir grup tarafından kesildi. Satır ve bıçaklarla saldırıya uğrayan Koşar’ın eli satır darbesiyle ikiye ayrılırken, atardamarı kesildi. Yarı baygın halde, ikiye ayrılan elini kendisi birleştirerek, Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne giden Koşar, ameliyata alındı ve koluna ve eline 30 dikiş atıldı. Koşar’a 10 gün iş göremez raporu verildi.
Koşar, yaşadıklarını “Beni bir karanlık bir köşeye götürdüler, ellerinde satırlar, bıçaklarla bana saldırmaya başladılar. Sırtımdan biri bıçak soktu. Bir başkası da satırla vücuduma vuruyordu. Bir baktım elim işaret parmağımdan ikiye ayrılmış. Bir anda kanlar içinde kaldım. Bu kadar kanı gören ülkücüler beni bırakıp gittiler” şeklinde anlattı.
‘SAĞLAM GELDİM SAKAT DÖNECEĞİM’
Polis-ülkücü işbirliği karşısında bir şey yapamaz hale geldiklerini aktaran Sedat Koşar, sadece Kürt oldukları için bu saldırılara maruz kaldığını söyledi. Daha önce iki defa benzer saldırıya maruz kaldığını ve sağlam geldiği okuldan sakat olarak döneceğini belirten Koşar, “Ne polis ne de başka yetkililer saldıranlar hakkında bir şey yapmayınca saldırılar ve baskılar giderek artmaya başladı” diyor.
Murat Eroğlu

Evrensel'i Takip Et