12 Mart 2011 08:52

Sağlıkta dönüşüm sağlığı piyasaya açıyor

AKP Hükümetinin, 2003 yılında uygulamaya koyduğu “Sağlıkta Dönüşüm Projesi”yle, sağlık alanının neoliberal politikalara uygun hale getirme girişimlerine karşı sağlık örgütleri bugün Ankara’da “çok ses, tek yürek” olacak. Sağlığın ticarileştirilmesine karşı seslerini yükseltecek olan sağ

Sağlıkta dönüşüm sağlığı piyasaya açıyor
Paylaş

AKP Hükümetinin, 2003 yılında uygulamaya koyduğu “Sağlıkta Dönüşüm Projesi”yle, sağlık alanının neoliberal politikalara uygun hale getirme girişimlerine karşı sağlık örgütleri bugün Ankara’da “çok ses, tek yürek” olacak. Sağlığın ticarileştirilmesine karşı seslerini yükseltecek olan sağlıkçılar mitingde, taleplerini ve seslerini ortaklaştıracaklar.

Bugün Ankara’da yapılacak olan mitinge katılacak olan Eskişehir’deki sağlıkçılarla sağlığın paralı hale getirilmesinin bir ayağı sağlıkta dönüşümü konuştuk.

Sağlıkta dönüşümün sağlığı özelleştiren kuralların silsilesi olduğunu vurgulayan Eskişehir TTB Yöneticisi Neşe Yılmaz  “Bu uygulama 2003 yılından beri devam ediyor. Bu sistem hekimlere baktığı hasta üzerinden para vermeye, bu durum da hastaya ayrılan zamanı azaltmakta ve ağır hastalar ve yoğun tedavi görmesi gereken hastaları göz ardı etmektedir” dedi. Birinci basamakta aile hekimliği ile yaklaşık 23 bin doktorun sözleşmeli hale getirildiğinin altını çizen Yılmaz  “Şimdi sıra devlet hastanelerine geldi” diye konuştu.
Sağlıkta dönüşümün dünyada ve çoğu yerde uygulanan, sağlığı paralı kılan ve piyasaya açan bir sistem olduğuna dikkat çeken TTB Üyesi Doktor Murat Erol   “Sağlıkta dönüşüm; sosyal devletin, kamusal sağlık hizmetinin, tüm vatandaşların eşit, ücretsiz bir sağlık hizmeti almasının karşısında bir uygulamadır. TTB olarak Türkiye’de gelen vergilerden karşılanan ücretsiz bir sağlık sistemi talep ediyoruz. Parası olana parası kadar sağlık değil herkese ihtiyacı kadar sağlık hizmeti verilmesini istiyoruz” dedi.

Sağlık dönüşümünün ne sağlık çalışanları ne de halk açısından olumlu olmadığını söyleyen Eskişehir TTB Yöneticisi Hamit Güçlüer “Performansın dayatıldığı; ücretlerin, iş güvencesinin riske edildiği dönemde üniversitelerde devlet hastanelerinde ve birinci basamağa kadar tüm sağlık kademelerinde nitelikli sağlık hizmeti vermek mümkün değildir. Ücretsiz, temel sağlık hakkı; performans, özel hastanelerle ve katkı paylarıyla hak olmaktan çıkarılmıştır” şeklinde konuştu.

Dönüşüm programının 1980’lerde işleme konulduğunu ancak özellikle 2000’ler ve sonrasında kendisini daha fazla hissettirdiğini dile getiren Hemşire Demek Gökçe, “Halkın sağlık hakkını elinden alan iktidarlar bu programı zorla halka kabul ettirmeye çalışıyor. Özelleştirme politikalarını hızla uygulamaya koyuyorlar. Bu özelleştirme politikaları aynı zamanda sağlık çalışanlarını da işsizlikle tehdit ediyor. 4-b, 4-c, taşeronlaştırma gibi uygulamalar sağlıkta dönüşümün bir parçası olarak uygulanıyor. Bu uygulamalar sağlık çalışanları arasında bir ayrıma da neden oluyor” dedi. (Eskişehir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Aydın da çok ses tek yürek

SONRAKİ HABER

Nâzım’ın Bursa’daki dostları buluştu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...