7 Eylül 2010 00:00

En büyük özlemleri memleketlerine dönmek


URFA’dan aileleriyle birlikte Ankara’nın Polatlı ilçesine gelen mevsimlik işçi çocukları, büyüklerinden farksız bir şekilde günde 12 saat tarlada çalışıyor. Bütün gün çalışıp yorulmaktan şikayetçi olan çocuklar, bir an önce memleketlerine dönmek istiyor.
Aileleri ile birlikte mevsimlik işçi olarak batı illerine gitmek zorunda kalan çocuklar, oyun oynama yerine büyükleri gibi, akşama kadar tarlada çalışıyor. Ankara’nın Polatlı ilçesine aileleriyle birlikte gelen çocuklar da, bütün gün soğan tarlalarında, hayatlarının en yorucu günlerini geçiriyorlar.
Tarladaki işleri bittikten sonra sadece yemek yiyip uyumaya vakit bulan çocuklar, oyun bile oynayamıyor. Okullarını çok özleyen çocuklar, okullar kapanmadan önce geliyor, açıldıktan 1 ay sonra gitmek zorunda kalıyorlar. Çocuklar bu yüzden sınavlarına bile giremezken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ise, sorunu çözmek yerine, çocuklar için çadır okul projesi geliştirmeyi planlıyor.
Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının İyileştirilmesi (METİP) projesi kapsamında, pilot bölge seçilen Polatlı’nın Sarıoba köyüne 5 sınıflı 130 öğrencinin köyde bulunduğu sürece eğitim göreceği çadır okul kurulması planlanıyor.
ÇADIRDA KARDEŞLERİNE BAKIYOR
Ailesiyle birlikte Urfa’dan gelen 11 yaşındaki Sabri Or, anne ve babası tarlaya gittikten sonra biri astım hastası olan iki kardeşine bakıyor. Doğduğu toprakları, Urfa’ya olan özlemini her gün ‘Döneceğim sana Urfa’ şarkısıyla anlatan Sabri, “Oradaki evimi ve arkadaşlarımı çok özledim. Okul yolu hep çamurdu. Okula geç kalıyorduk. Öğretmense evimizin uzak olduğuna inanmıyordu. Yine de okulu özledim” dedi. Daha okullar kapanmadan, karnesini almadan okuldan ayrılıp ailesiyle Polatlı’ya geldiğini dile getiren Sabri, okul açıldıktan 1 ay sonra başlayabildiğini söylüyor.
‘ÇALIŞMAK HİÇ GÜZEL DEĞİL’
Urfalı 14 yaşındaki Mehmet Kaya ise, ailesinin SBS’ye girmesi için yatırılması gereken parayı bulamadığı için sınava giremiyor. Ailesinin mevsimlik işçi olarak Polatlı’ya gelme kararına çok üzülen Mehmet, “Annemler karar verdi, çalışmaya geldik. Burayı hiç sevmiyorum. Çalışmak hiç güzel değil. Yaklaşık 12 saat çalışıyorum” diyor.
OYUNA VAKİT YOK
Babasının iş bulamaması nedeniyle Viranşehir’den Polatlı’ya taşınan 11 yaşındaki Yasin Türk de, 5 yıldır Polatlı’da olmasına rağmen, kendisini bir yabancı gibi hissediyor. Okulda arkadaşlarının “Sen Urfalısın” deyip kendisiyle oynamamasına çok üzülen Yasin, okuluna da bir türlü alışamamış. Mevsimlik işçi olarak geldiği köyde de çalışmak zorunda kalan Yasin, “Viranşehir’de olmak isterdim. Ben burada su borularının hatlarını değiştirmeye gidiyorum. İşim bu. Diğer arkadaşlarım da tarlaya gidiyor. Oyun oynamaya hiç vaktimiz kalmıyor. Çalışırken çok yoruluyorum. Sadece sabah tarlaya gitmeden önce biraz zamanımız oluyor, o zaman oynuyoruz” diyor.
‘ARTIK BURADAN GİTMEK İSTİYORUM’
10 yaşındaki İbrahim Halil Kaya da 2 ay önceden okulu bırakıp işçi olarak ailesiyle birlikte Polatlı köylerine gelenlerin arasında. Okula 2 ay da geç başlayacağını söyleyen İbrahim, “Okulumu özledim, gitmek istiyorum artık buradan. Ama ekmek parası için çalışıyoruz. Akşam eve gelince yemek yiyip yatıyorum” diyor. (Ankara/DİHA)

Evrensel'i Takip Et