12 Ekim 2010 00:00

‘Kazanın raporu değiştirildi’ iddiası

EŞREF Bitlis’in yaşamını yitirdiği 1993’teki uçak kazasının raporunu yazan albay, “Kaza raporu ilk şekliyle çıksaydı, bazı komutanlar yanardı” dedi.

Paylaş

EŞREF Bitlis’in yaşamını yitirdiği 1993’teki uçak kazasının raporunu yazan albay, “Kaza raporu ilk şekliyle çıksaydı, bazı komutanlar yanardı” dedi.
Emekli Orgeneral Eşref Bitlis’le ilgili bazı ayrıntıların ortaya çıkmasından sonra arayan ve olaydan 2 ay sonra kaza raporunu hazırlayan ekibin içinde bulunan bir emekli albay şok açıklamalarda bulundu. Sabah gazetesine konuşan emekli albay, kazanın olduğu 1993’te Etimesgut Havaalanında önemli bir görevde bulunduğunu belirterek, şu açıklamalarda bulundu; “Artık konuşma gereği duydum. Eşim karşı çıktı, ‘Bizi rahat bırakmazlar’ dedi. Ama artık bunu taşıyamayacağımı anladım. Vicdanen rahatlamak istiyorum. 17 yıldır içimde bir yara olarak duruyor. 16 Şubat akşamı şiddetli bir soğuk ve buzlanma vardı, 17 Şubat günü de yoğun bir tipi. Etimesgut’ta sabah erken saatlerde kalktım, gerekli kontrolleri yaptım. Meteoroloji ile görüştüm. ‘Bugün uçuş yapılamaz’ raporunu verdikten sonra dinlenmek için eve gittim. Fakat 4-5 saat sonra şok haber geldi, ‘Bitlis Paşa uçak kazasında ölmüş’ diye.” ‘Uçuş yapılamaz’ uyarısına rağmen Tuğgeneral Armağan Kuloğlu’nun özel izniyle uçuş izni çıktığını belirten albay, “Hemen üsse geldim, ekibi aldım, doğruca kazanın olduğu yere gittim. Kalkıştan tam 7 dakika sonra düşen Beech Super King Air BE-200 çift motorlu uçakta Bitlis Paşa ile birlikte Emir Subayı Albay Fahir Işık, Pilotlar Binbaşı Yaşar Erian, Yüzbaşı Tuğrul Sezginler ve Teknisyen Astsubay Başçavuş Emin Öner şehit olmuştu” dedi.
4 GENERALİN İLGİNÇ İSTEĞİ!
Teknik heyetin çalışmasının bir ayı aşkın sürdüğünü belirten Albay şöyle konuştu; “Son çalışmayı Genelkurmay Karargahında yaptık. Tespitlerimize göre idare yüzde 40 kusurluydu ve raporu bunun üzerine kurduk. En büyük oran buydu. Sonra diğer oranları sıraladık. Çok ayrıntılı olmuştu rapor. Raporu yazdıktan 1 veya 1.5 ay sonra Genelkurmaya davet edildim. Rapor önümüze geldi, baktım değiştirmişler. İdari kusur oranını neredeyse sıfırlamışlar, yüzde 5’e düşmüş. İtiraz ettim. Ancak masanın karşı tarafında duran 4 general (Bu isimlerden birisi daha sonra kuvvet komutanı oldu) sert bir ifadeyle ‘Rapor bu, imzalayın’ dediler. Şok içindeydim. Bu isteğe karşı çıktım. Bunun bir istek olmadığını ‘emir’ olduğunu söylediler. Yutkundum ve ‘Komutanım isterseniz rütbelerimi sökün, ama ben raporu bu şekilde imzalamam’ dedim. Çünkü önüme konan rapor bizim hazırladığımız rapor değildi, çok ciddi farklılıklar vardı. ‘sonuç’ ve ‘karar’ bölümlerini okudukça hayretim daha da arttı.” Karargahta bulunduğu o süre içinde sert tartışmalar yaşandığını belirten Albay, “Üzerimde taşımayacağım kadar psikolojik baskı oluştu. Ben de ‘Ancak bir şartla, şerh koyarak imzalarım’ dedim ve raporu o şekilde imzaladım. Eğer rapor değiştirilmemiş olsaydı o gün birçok komutanın görevden alınması gerekirdi. Ama maalesef o kişiler bir süre sonra tek tek terfi aldılar, orgeneral bile oldular. Ve sonuçta rapor değiştirilen son şekliyle dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş’e arz edildi” dedi. (HABER MERKEZİ)


ÖNCEKİ HABER

CHP'DEN İPTAL BAŞVURUSU

SONRAKİ HABER

İstifalar bizimle ilgili değil

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...