5 Kasım 2010 00:00

Şura gerçek sorunları ele almalıydı


“EĞİTİMDE 2023 vizyonu” başlığıyla toplanan 18. Milli Eğitim Şurası’nın bugün son günü. Beş gündür devam eden Şura’da ele alınan konuları ve alınan kararları değerlendiren sendikacılar, akademisyenler, veli ve öğrenciler, bir taraftan da eğitim alanında çözülmesi gereken sorunları dile getirdiler.
Eğitim Sen Kocaeli Şube Başkanı Veysel Kaplan şuraların eğitimin politikalarının belirlendiği yerler olduğunu vurgulayarak iyi bir eğitim için öncelikle güvencesiz çalışma biçimlerini kamudan defetmek gerektiğine dikkat çekti. Kaplan, kadrolu çalışmanın hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Eğitim-Bir-Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Akmanşen ise Şura’da pek çok konunun tartışılacağını ve eğitimin sorunlarının geniş bir perspektifle ele alınması gerektiğini vurgulayarak “Şura’da eğitimcinin yetiştirilmesi, istihdamı ve geliştirilmesiyle ilgili bir madde var. Bu da en kapsamlı gündemlerden birisi. Eğitimin diğer sorunları da buna bağlı aslında” dedi. Akmanşen “ Karma eğitimden vazgeçmenin mümkün olduğunu düşünmüyoruz. Kız ve erkek öğrencilerin okullarının tamamen ayrılması gibi bir düşünce de zaten realiteye uymuyor” diye konuştu.
Türk Eğitim-Sen Kocaeli Şube Başkanı Süleyman Pekin ise öğretmen ve derslik açığının en önemli sorun olduğunu söyledi. Sadece Kocaeli’de bile 1000-1500 civarında öğretmen açığı olduğunu belirten Pekin, aldıkların ücretin de düşük olduğunu kaydetti.
BİLİMSEL EĞİTİMDE DİN DERSİ OLMAZ!
KOÜ Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitim Bilimi Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hülya Çevirme de eğitimin pek çok problemi olmasına karşın öne çıkan konuları vurgulayarak “İnsanı eğitimde cinsiyetine ayırmak mümkün değil. Ülkemizin ve dünyanın koşulları ve bu bağlamında insanlığın geldiği nokta böyle bir şeyi kabullenmeyecektir. Şura’dan da böyle bir karar çıkmayacağını düşünüyorum, en azından umut ediyorum” dedi. Din derslerinin de tartışılmaya açılmaması gerektiği fikrine de değinen Çevirme, “Laik bir devlette Diyanet İşleri de olmaz. Din Kültürü gibi çok göreceli olan, bilimin argümanı olmayan bir dersin zorunlu olması tarafı değilim. Bilimsel eğitim diyorsak, bilime dayanmayan, dini, geleneksel, göreneksel veriler yer almamalı diye düşünüyorum” dedi. (Kocaeli/EVRENSEL)

ASIL SORUN EĞiTiMiN PARALI OLMASI!

Kız ve erkek öğrencilerin okullarının ayrılması fikrinin de tartışıldığı Şura’ya öğrenci ve velilerden de itiraz.
İlköğretim Öğrencisi Batuhan Karaca karma eğitim olması gerektiğini vurgulayarak “Karma olmazsa ilişkilerimiz bozulur, okul da sıkıcı kalır.” dedi.
Yiğit Binbay da karma eğitimin gerekliliğine dikkat çekti.
Lise Öğrencisi Enes Batur da karma eğitimin laikliğin gereği olduğunu ifade ederek “ Laik bir eğitimde kız erkek ayrı olmaz” dedi.
Lise Öğrencisi Merve Yılmaz “Erkek arkadaşlarımızla gayet iyi anlaşıyoruz, şeriat getirmeye çalışıyorlar” diyerek tartışmalara itiraz etti.
Öğrenci Velisi Ziynet Yıldırım da, “Hayatın neresine kadar kız erkek ayrımı yapacaklar, bu kadar sorun dururken bunun tartışmaya açılması bile problem. Eğitimi parasız yapsınlar önce asıl sorun o” dedi.
Havva Aygün de din derslerinin zorunlu olmasına değinerek “Bence din dersi de resim, müzik gibi seçmeli olmalı seçmeli olursa herkes özgürce istediğini seçebilir” dedi.
Meltem Akyol

Evrensel'i Takip Et