Dünyayı saran imge: CHE
4 Mart 1960 gününün sabahı, Le Coubre adlı yük gemisi taşıdığı yetmiş tondan fazla Belçika kaynaklı mühimmat ile Havana Limanı'nda patlamış, en az yetmiş beş kişinin ölümüne neden olmuştur. Küba hükümeti patlamanın CIA'in işi olduğunu düşündü. Bu olay Küba'daki devrimin siyasi evriminde kritik bir andı. Amerika tarafından devamlı bir müdahalenin olacağının farkında olan Küba hükümeti, ilk kez yüzünü Sovyetler Birliği'ne dönerek askeri destek istedi. Saldırıya karşılık olarak Castro bir toplu cenaze töreni düzenledi. Tören kısa sürede toplu gösteriye dönüştü. Havana'nın Colon Mezarlığı'nda yapılan cenaze töreninde Castro, Küba'nın ileri gelenlerinin yanı sıra o sırada Küba'da bulunan Fransız aydınları Simone de Beauvoir ve Jean-Paul Sartre'ın da bulunduğu bir platformda halka hitap etti. Fidel'in özel fotoğrafçısı olan Korda, aşağıda oturanların arasında konuşmaları dinliyordu. Devrimden önce ünlü bir moda fotoğrafçısı olan Korda, şimdi ülkesinde yaşanan olayları, yeni bir liderin bakış açısıyla belgelemekteydi. Castro'nun konuşması sırasında birkaç saniye için o muazzam kalabalığa doğru bakan Che belirdi. Gözden kaybolmadan önce Korda Leica'sı ile iki kare çekebildi.
Bilindiği kadarıyla fotoğraf ilk kez 18 ağustos 1960 tarihinde Revolucion'da yayınlandı. Daha sonradan ise, Küba'nın devlet üniversitesi Universidad Popular'da düzenlenen ve Che'nin baş konuşmacı olduğu "Küba'nın Sanayileşme Süreci" başlıklı konferansın duyurularında kullanıldı. Söz konusu konferansın 16 Nisan 1961 günü başlaması planlanmış, ancak toplantı CIA destekli 1300 karşı devrimcinin -başarısızlıkla sonuçlanan- Domuzlar Körfezi çıkartması sırasında Küba sahillerini işgal etmesiyle engellenmişti. 28 Nisan 1961 de Revolucion gazetesinde fotoğraf tekrar kullanılarak, konferansın 30 Nisan 1961 gününe ertelendiğini bildiren ikinci bir ilan yayınlanmıştır. Büyük olasılıkla Che fotoğrafı bu yayınlar kapsamından görmüş olmalıdır.
Korda, Che'nin fotoğrafını çektiği sırada, Küba'nın günlük gazetesi Revolucion adına görevdeydi ancak fotoğraf ertesi gün değil beş ay kadar sonra yayınlandı. Fotoğrafı kontakt baskı üzerinde gören Korda, kendisi için küçük, kadrajlanmış bir baskı yaparak stüdyosunun duvarına asmıştı. Korda'nın stüdyosuna bir sürü insan gitmiş ve fotoğrafı görmüştü. Korda'nın bu erken yıllarda fotoğrafı ne kadar çoğalttığı ve ne kadar dağıttığı bilinmemektedir. Bilinen Colon Mezarlığı'ndaki törende Sartre'nin de bulunduğu ve cenazeden sonra Simone de Beauvour, Fidel ve Korda ile yolculuk yaptıklarıdır. Korda'nın bu gezi sırasında fotoğrafı Sartre'a vermiş olma olasılığı yüksektir. Ancak Korda'nın kızı Diana Diaz babasının bundan söz ettiğini anımsamamakta, ayrıca Korda'nın iş arkadaşı, hatta manevi oğlu olarak tanınmış Kübalı fotoğrafçı Jose Figueroa da böyle bir şeyi anımsamamaktadır. Figueroa, Sartre ile yapılan yolculuğun çok telaşlı geçtiğini, çektiği portresini Sartre'ye vermiş olmakla birlikte büyük olasılıkla Che'nin fotoğrafını verme fırsatı bulamadığımı anlatmaktadır. Figueroa'nın portrenin kadrajlanmış sürümünü basmayı önermesi ise ancak 1986 yılını bulmuştur. Korda ölümüne kadar fotoğrafın her iki sürümünü basmaya devam etmiştir.
Fotoğrafın Avrupa'ya geçişinin sırrı ise Feltrinelli'nin hikâyesinde saklıdır. Giangiacomo Feltrinelli tanınmış bir İtalyan yayıncı, militan, aynı zamanda da Küba devriminin hayranıydı. 1967 yılında Che ile birlikte olan ve ordu tarafından tutuklanan Fransız aydını Regis Debray'ın serbest bırakılmasına aracılık etmek için Bolivya'ya gitti. Durumun ağırlığını ve CIA'ın çalışmalarının düzeyini gören Feltrinelli'nin, Che'nin günlerinin sayılı olduğunu düşünmüş olması olasıdır. Feltrinelli, İtalya'ya dönerken Küba'ya uğrayarak Che'nin bir portresini bulmak amacıyla Korda'nın stüdyosunu ziyaret etti. Feltrinelli'nin gezisinden birkaç hafta sonra Che öldürüldü. Che'nin öldürüldüğü haberini alan Feltrinelli, Che'nin fotoğrafını büyük bir afiş olarak yayımladı, ancak fotoğrafçının adını belirtmedi. Bu afişlerin Prag Baharı, Paris'deki ayaklanmalar ve Kuzey İrlanda'daki yurttaşlık hakları hareketinin birleştiği kritik noktada Avrupa'da yayılması, görüntünün, bir kahramanın portresinden radikal düşünce ve eylemin simgesi haline dönüşmesine destek olmuştur.
70ler'e gelindiğinde bu imge Marilyn Monroe ve James Dean'in yanında Pop Art ikonografisinde yerini almıştı. Che'nin en yaygın olarak görüldüğü yerler tişörtler ve diğer giysilerdi. Che'nin imgesini giymek bireyin kendini onun devrimci ideallerine uydurmasının bir yolu olarak görüldü. Daha çok da bu bağlamda Che'nin imgesi, başkaldıran karşı koyan afili bir tarzın işareti haline geldi. Oluşan bu tarzın etkisiyle imge, Madonna, reklâm endüstrisi, hatta Kilise Tanıtım Ağı tarafından gençlerin ilgisini çekebilmek için kullanıldı.
Bu tezat durum sistemin kendine düşman saydığı fikirlerden bile nasıl çıkar sağladığının en büyük örneğidir. İmgenin gerçek sahiplerinin tutumu ise gayet soğukkanlıdır. Edmundo Desnoes'in dediği gibi; Che'nin imgesi bir kenara atılabilir, alınıp satılabilir ve tanrılaştırılabilir, fakat bu imge devrimci mücadelenin evrensel sisteminin bir parçasını oluşturmaya devam edecektir ve gerçek anlamını herhangi bir anda geri kazanabilmektedir.
CHEVOLUTION (CHE-EVRİM)
Devrimin ve dönüşümün sembolü olmuş bir fotoğraf… Ve fotoğrafa yüklenen anlamın değişim öyküsü… 1960 yılında Kübalı fotoğrafçı Alberto Korda, Ernesto "Che" Guevara'nın bir fotoğrafını çekti. Ve bu fotoğraf değişimin simgesi haline geldi. Che Guevara'nın efsane fotoğrafı, küreselleşen dünyada t-shirtlerden bikinilere, bira markalarından dudak parlatıcılarına kadar pek çok üründe kullanıldı. Che Guevara'nın pozundan yola çıkılarak çekilen belgesel, 20. yüzyılın sembolü ve dünya üzerindeki en ünlü fotoğrafın, tüketim toplumunun bir parçası haline gelişini gözler önüne seriyor. Belgeselin yapımcısı Trisha Ziff, eğer yaşasaydı Che'nin kendi devrimci fikirlerine tamamen ters olan tüm bu kapitalist hareketlere karşı çıkacağını söylerken Alberto Korda'nın karesi, dünyada tüketim ürünleriyle beraber çoğalmaya devam ediyor. Yönetmen: Luis Lopez, Trisha Ziff Oyuncular: Gael Garcia Bernal, Antonio Banderas,Gerry Adams,Tom Morello Belgeselde, 1960 yılında bir mitingde Alberto Korda tarafından çekilen ünlü fotoğrafın tarihi ve yaklaşık 50 yıllık süreçte anlamının nasıl değiştiği anlatılıyor.
Oyuncular: Antonio Banderas, Gael García Bernal, Ernesto Che Guevara, Gerry Adams, Tom Morello
Evrensel'i Takip Et