İskelede bir kadın ressam

Ksantist Derneği üyesi bir grup ressam “Kentsel iyileştirmede sanatın rolü” başlıklı proje ile İstanbul’un inşaatı andıran gri duvarlarını dev bir tabloya dönüştürmek için çalışıyor. Projede yer alan kadın ressam Kübra Şirinyurt, çevredekilerin alışık olmadığı, şaşkın bakışları arasında metrelerce yükseklikteki inşaat iskelesine çıkarak, kenti renklendiriyor. Şimdilerde Dolapdere’deki duvara resimler çizen Şirinyurt’u önümüzdeki günlerde Okmeydanı’nda ve Kadıköy Meydanı’nda görmek mümkün.
Beyoğlu İlçesi’ne bağlı Talimhane semtinde Lamartin Caddesi ile Dolapdere’ye inen Yedikuyular Caddesi’nden bu günlerde farklı çalışma görmek mümkün. İki cadde arasındaki yer yer 3 metreyi bulan yüksekliği kurulan iskelede bir grup ressam kurdukları dev iskelede resim çiziyor. Gri duvarın nasıl bir şekil alacağı “Kentsel iyileştirmede sanatın rolü” başlıklı proje kapsamında Ksantist Derneği üyesi bir grup ressamın çalışmasının sonucunda belli olacak. Ressamlar duvarın temasını ise bölgenin kentin en önemli su altı kaynaklarından olması nedeniyle su olarak belirlemiş. İnşaat iskelesinde resim çizenler arasında görenlerin alışık olmadığı bir görüntüde var.
Mimar Sinan Üniversitesi Resim Bölümü mezunu olan kadın ressam Kübra Şirinyurt, metrelerce yükseklikte görenleri hayrete düşüren bir çalışmaya iş arkadaşı 3 erkek ressamla beraber her gün sabah 8.30’da başlıyor ve akşam 4.30’da sona erdiriyor.
İSTANBUL’U SUYA BOYUYORLAR!
Alışılmadık görüntü karşısında hayretle soru sorulduğunda ise Şirinyurt, “Ne var ki bunda sanatın kadını erkeği olmaz, bu kadar şaşıracak bir şey yok” diye yaptığı işin doğallığını anlatıyor. Şirinyurt, kendisini merdivenlerde boya elinde gören kişilerin, ‘hemen siz ressam mısınız’ diye sorduklarını belirterek, “Sokaktan geçenler herhangi bir inşaat işçisi ve duvarı boyayan insanlar olmadığımızı hemen anlıyorlar. Buraya ne yapıyorsunuz, sanatçı mısınız diye soruyorlar? İnsanların sanat ya da sanatçı konusunda kadın erkek konusunda bir ayrımı yok. Sanatçı dendiği azman ben kadın erkek diye ayırmıyorum belki mizaç olarak bir şeyler değişebilir ama emek aynı emek” diye kaydetti.
Yaptıkları çalışmaya da değinen “Hem güncel hem evrensel geçen yıl dünya su konseyinin burada toplanması dünyanın su sorunlarının burada konuşulması, ayrıca bölge olarak Taksim Yedikuyular Caddesi’nden Dolapdere’nin İstanbul’un en önemli su kaynaklarına sahip olması. Burada tarihi çeşmelerin sayısının çok fazla olması. Bu duvarın tarihini de biz çok sonra öğrendik, 7 kuyular olarak adı veriliyor bu caddeye” diye anlattı.
‘SANAT GALERİLERE HAPSEDİLDİ’
Sanatın halktan kopuk olarak yapılmasını eleştiren Şirinyurt, “Halkımızın gözünün alışık olduğu bir sanat anlayışı var. Yani sanata sıcak bakılmadığı bir zannedilen bir toplum içindeyiz ama öyle olmadığını düşünüyoruz; tam tersi sokaktaki halkla sanat arasında bir duvar oluşturuyor galeriler, sanatçılar sanat kapalı mekânlara çekiliyor sonra da halk sanattan anlamıyor diye konuşuluyor aslında yüzleşmek lazım sanat ayalarına gitti mi halk sanatı gördü mü? Onlarla bu konuda bilgi alışverişi yapıldı mı?” diye sordu.
RESİMLERİ ÖĞRENCİLERİN ÖNERİLERİ OLUŞTURDU
Duvara çizilen resmi Dolapdere’deki öğrencilerin önerileri ile oluşturduklarını anlatan Şirinyurt, “Projemiz şöyle bölge halkıyla dayanışma ve bilgi alışverişi ile yürüyor. Okullarda öğrencilerle toplantılar yapıldı bu toplantılar da yüzlerce resim geldi. Onlar su konusuna tamamen umutsuz bakıyor su kaynakları bitti gözüyle bakıyor. Biz de burada suyun umut olduğunu ve hiç tükenmeyeceğini anlatmak istedik” dedi.
PROJENİN EN BÜYÜK SORUNU: SPONSOR
En büyük sorunlarının sponsor bulmak olduğunu ve sanata yeterince ilgi gösterilmediğini anlatan Şirinyurt, belediyenin kendilerine boya ve lojistik malzemeler sağladığını ancak ressamlara hiçbir ücret ödenmediğini anlattı. Projeyi sürdürmek istediklerini de kaydeden Şirinyurt, “Yaz aylarında projeye uluslararası ressamlar da katılacak. Bu duvardan sonra sırada Karaköy Meydanı’ndaki ve Okmeydanı’ndaki duvarlar var. Buradan sonra oralarda olacağız” diye konuştu. (İstanbul/DİHA)
Evrim Kepenek