1 Aralık 2010 00:00
Eğitim Sen Kadın Kurultayı Aralıkta yapılacak
Eğitim Sen Kadın Sekreteri Gülçin İsbert, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kendisini en iyi ürettiği alanlardan birinin eğitim alanı olduğunu ifade ederek, 4-5 Aralık tarihinde yapacakları Eğitim Sen 2. Kadın Kurultayında mücadele hattını belirleyeceklerini ifade etti.
Türkiyede 50 bin kadın üyesi ile kadın katılımının en yüksek olduğu Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), 2004 yılında yaptığı 1. Kadın Kurultayından sonra 2. Kadın Kurultayını 4-5 Aralık tarihlerinde Başkent Öğretmenevinde gerçekleştirecek. Eğitim Senin örgütlenme süreçlerinde olduğu kadar toplumsal cinsiyet eşitsizliği alanında da çalışma yürüten bir örgüt olduğunu ifade eden Eğitim Sen Kadın Sekreteri Gülçin İsbert, eğitim sisteminin bu eşitsizliğin yeniden üretildiği alanlardan biri olduğunu kaydetti. Eğitim Sen olarak bunun farkında olduklarının altını çizen İsbert, Demokratik Eğitim Kurultayları, Program Kurultayları gibi çalışmaların yanı sıra toplumsal cinsiyet eşitsizliğine çözüm olmak ve mücadele hatlarını belirlemek için bir takım çalışmalar yaptıklarını ifade etti.
Kadınlar olarak Eğitim Sende farklı bir konuma sahip olduklarına belirten İsbert, Türkiyedeki diğer sendikalardan farklı olarak kadın üye sayılarının yüzde 46 olduğunu ve bu alanda kararlaşmaların önemli olduğunu ifade etti. İsbert, Bir taraftan kadınlar olarak Eğitim Seni güçlendiriyoruz. Tabi orada ürettiğimiz politikalarda kadınları güçlendiriyor. Bu karşılıklı etkileşim daha demokratik bir duruş sağlamamızın önemli bir dinamiğidir dedi. 2004 yılında yaptıkları 1. Kadın Kurultayında çok önemli tartışmalar yaptıklarını belirten İsbert, bu kurultay kararlarını uygulamaya çalıştıklarını kaydetti. Türkiyede eğitimin içinde olan kadınlar açısından önemli kararlar aldıklarını ifade eden İsbert, tek bir kurultayla sorunların çözüleceğine inanmadıkları için Genel Kurullarda sorunların dönemsel olarak çözümlenmesi kararını aldıklarına dile getirdi.
HAZIRLIK OLARAK ATÖLYE ÇALIŞMALARI YAPILDI
2. Kadın Kurultayı yapma kararını da 2008 yılında yaptıkları Genel Kurulda aldıklarını belirten İsbert, bu kadın kurultayına bir yıldan fazla bir süredir yaptıkları atölye çalışmalarıyla hazırlandıklarını kaydetti. İsbert, Bizim yüz tane temsilciliğimiz var. O yüz tane temsilciliğin yaklaşık bir yıl önce hangi temalarda kurultay yapacağımıza yönelik bir görüş aldık. Bunları toparladık. İki tane ana temada Kadın Kurultayımızı yapma konusunda kararlaştık. Şu ana kadar taslak bir tane kitapçık çıkardık dedi.
KIZ ÇOCUKLARI BELLİ KALIPLARIN İÇİNE YERLEŞTİRİLİYOR
Kapitalist toplumların eşitsiz güç ilişkilerine dayanan ve bu nedenle de her türlü ayrımcılığın, şiddetin ve ırkçılığın hüküm sürdüğü toplumlar olduğuna dikkat çeken İsbert, günümüzde kapitalizmin değişen toplumsal ilişkiler içerisinde kendini yeniden şekillendirdiğine işaret etti. Bunun gerçekleştiği en etkin yollardan birinin eğitim olduğuna ve okul ortamının erkek iktidarının sürdüğü toplumsal bir alan olduğunu belirten İşbert, öğrenci davranışlarının kriminalize edilerek, bu konuda güvenliğin öne çıkarıldığına dikkat çekti. İşbert, eğitimde şiddetin temel nedeninin resmi ideoloji, cinsiyetçi işbölümü, toplumsal cinsiyet rolleri, sosyal ve kültürel farklılıkların, savaş ortamlarının, göç sonucu metropollerde oluşan varoşlarda, yeniliğe kapalılığın, kuşak çatışmasının ve Din Kültürü, Milli Güvenlik, Tarih, Hayat Bilgisi, Sosyal Bilgiler gibi ötekileştirici içeriğe sahip derslere yer verilmesinin etkili olduğuna işaret etti. Kadın eğitimcilere ve öğrencilere yönelik şiddetin son yedi yıl içerisinde arttığına dikkat çeken İşbert, kadınlara dönük ayrımcılığın yapıldığı, kız çocuklarının belli kalıplar içerisine yerleştirilmeye çalışıldığını belirtti.
BÖLGEDEKİ ÇOCUKLAR ŞİDDETİN ÜST NOKTASINI YAŞIYORLAR
Eğitimde cinsiyetçi şiddet konusunda Yatılı İlköğretim Bölge Okulları (YİBO) ve Terörle Mücadele Kanunu (TMK) mağduru çocukları örnek gösteren İşbert, toplumsal kaynaklı şiddetin tüm Türkiyede ortak olduğu, ancak bölgenin özgül sorunlarının, şiddetin ayrıca ele alınmasını zorunlu kıldığını işaret etti. Bölgedeki çocukların pembe, mavi ayrışmaların ötesinde doğrudan şiddetin en üst noktası olan ölümü yaşadıklarını ve ayrıca TMKya dayandırılarak taş atan çocukların tecrit edilerek, eğitim haklarının ellerinden alındığını ifade eden İşbert, birçok Kürt çocuğunun da hayatını kaybettiğini vurguladı.
Bir yıl öncesinden yaptıkları atölye çalışmaları ile kurultaya güçlü hazırlandıklarını ifade eden İsbert, 300 delegenin katılımıyla ve yurtdışından üç eğitim sendikasının katılımı ve misafirleri ile kurultaylarını gerçekleştireceklerini ve hep birlikte bir mücadele hattı oluşturacaklarına ifade etti.
(Ankara/DİHA)
Evrensel'i Takip Et