03 Aralık 2010 00:00

Entegrasyon daha çok tartışılacak

Avrupa’da “Göç ve entegrasyon”, “Yerlilik ve yabancılık”, “Biz ve ötekiler”, “Bizler ve onlar”, “Uyum ve uyumsuzluk” üzerine tartışmalar, İsviçre’de yeniden alevlenirken, Almanya’da ise yeni bir aşamaya geçti.

Paylaş

Avrupa’da “Göç ve entegrasyon”, “Yerlilik ve yabancılık”, “Biz ve ötekiler”, “Bizler ve onlar”, “Uyum ve uyumsuzluk” üzerine tartışmalar, İsviçre’de yeniden alevlenirken, Almanya’da ise yeni bir aşamaya geçti.
Almanya Merkez Bankası Eski Yöneticisi Tilo Sarazzin’in açıklamaları ile başlayan tartışma, Pakistan’dan Berlin’e bir intihar timinin gönderildiğine dair iddialar ile büyüyerek sürüyor.
Buna ilişkin ilgili bakanlıklardan gelen “Ciddidir” uyarısı sonrası artırılan güvenlik önlemleri, yeni bir tartışma başlattı. Özellikle de kimi önemli merkez, kavşak ve meydanlarda güvenlik nedeniyle konumlandırılna polislerin, daha çok Ortadoğulu görünümlülerin kimliklerini kontrol etmesi, “Bizden ve bizden olmayanlar” meselesini güncelleştirdi.
Bu durum Almanya’daki İslami kimliğe sahip olanlar kadar olmayan Ortadoğulular için de sorun teşkil ediyor. Tedirginlik artıyor. Bunun ne kadar süreceği belli değil. Bu konuda çeşitli girişimler ve arayışlar da devam ediyor. Bu dışlayıcı politikaya karşı Alman ve Alman olmayan Almanya vatandaşlarından gelen reaksiyonlar hükümeti de konuyu masaya yatırmaya zorladı.
Bunun sonucu olarak geçtiğimiz hafta Başbakan Merkel, aralarında gazetecilerin yanı sıra yayıncı, yazar ve akademisyenlerin de bulunduğu kalabalık bir davetli ile bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda, 30 yıldır bu konuda izlenen politikanın sağlıklı olmadığı itiraf edilirken, entegrasyonun sağlıklı ve hızlı gerçekleşmesi için dikkat edilmesi gerekenler üzerinde duruldu. Özellikle de medyaya önemli bir rol düştüğü belirtildi. Örneğin, Alman medyasında ele alınan konu ve konuklar itibariyle alman kökenli olmayan Alman vatandaşlara çok az yer verilmesi bu bağlamda gündeme geldi.
Dışarda ise medyanın bu tavrının arkasında, basın ve yayın faaliyeti yürütenler arasında Alman kökenli olmayan gazeteci sayısının azlığına dikkat çekiliyor. Alman kökenli olmayan Almanya vatandaşların oranına göre, medyada bulunan alman kökenli olmayan gazeteci oranının çok az olduğu belirtiliyor.
ÇOKKÜLTÜRLÜ MEDYA İÇİN GAZETECİ
Bunu giderme konusunda son bir yılda çeşitli girişimler var. Bunlardan biri de kısa adı BWK olan BildungsWerk in Kreuzberg Gmbh oluşumu... Oluşum, Alman kökenli olmayan Almanya vatandaşlarının meslek sahibi olmaları için kurulmuş. Resmi olarak da destek görüyor. Birçok mesleki eğitim ve pratiğin bir arada yapıldığı bu programlara bir yenisi eklendi. O da gazetecilik üzerine. “Bikulturelle Crossmediale Fortbildung für Migranten (Göçmenler için Çokkültürlü Medya Eğitimi)” isimli kurs, 9 ay sürdü. 9 Ay boyunca, basın yayın faaliyeti alanında deneyimli gazeteci, yazar, redaktör, editör, akademisyen, basın sözcüsü, spikerlerden ders alan 23 öğrenci, salı günü BKW merkezinde düzenlenen bir törenle sertifikalarını aldı. Bunlar arasında 5 tane de Türkiye kökenli var. Kurstan sertifika alanların iş bulmaları konusunda da pozitif destek sunulacak. Bazıları şimdiden iş bile bulmuş. Ancak, hepsinin gerçekten iş bulup bulmayacağı bilinmiyor. Bu aynı zamanda basının niyetine dair bir işaret olarak da değerlendirilecek.
TAGESZEİTUNG (TAZ)
Göçmenlik meselesinin basındaki güncelliğine dair bir gelişme de Tageszeitung’dan. Gazete, önümüzdeki salı günkü sayısını “Entegrasyon” konusuna ayırıyor. Gazetede yer alan yazıların tümü bu konu üzerine olacak. Haber, analiz, fotoğraf ve röportajların önemli bir bölümü alman kökenli olmayan Alman vatandaşı gazeteciler tarafından hazırlanacak.
* Gazeteci
HÜSEYİN DENİZ*
ÖNCEKİ HABER

Bu olanlar tekstil işçisinin kaderi mi?

SONRAKİ HABER

Doktor bu ne? Doktor Pardon!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...