21 Aralık 2010 00:00

GÜNCEL


CHP geçen cumartesi 15. Olağanüstü Kurultayını gerçekleştirdi. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Kurultayda Parti Meclisini yeniledi. Sav ve Baykal ekibinin gücünü azaltarak, yeni isimler ile yeni CHP imajını güçlendirmeye çalıştı.
Yeni CHP imajı prim yapacak mı? Göreceğiz. Fakat, Kılıçdaroğlu’nun Kurultayda bulunduğu 41 vaatden, CHP’de yeni bir şey olmadığı kolayca anlaşılıyor. İsimler değişiyor, PM ve MYK’lar değişiyor ama politikalarda esaslı değişiklik olmuyor.
Kılıçdaroğlu’nun 41 başlık altında topladığı vaatlerinde gerçekleştirmek için parmağını kımıldatmayacağı “Hoş sözler” var. Söz konusu vaatler için Kılıçdaroğlu ve CHP’nin parmağını kımıldatmayacağını nereden biliyoruz? Geçmiş pratiğinden. Bu vaatlerin çoğunu Baykal da vakti zamanında dile getirmişti. Fakat, izlediği politikalar ile vaatlerinin tam tersi yönde tutum almıştı CHP.
Kılıçdaroğlu’nun ve “yeni CHP”nin vaatleri inandırıcı değil, fakat 41 vaadin dikkat çekici bir başka yönü de var. Kılıçdaroğlu, vaatlerinde Türkiye’nin güncel sorunlarını görmezden gelmiş. Sanki, başka bir ülkede yaşıyor. 41 vaat içinde Kürt sorunu yok. Alevilerin talepleri yok. İşçi sınıfının talepleri yok.
Kürt sorununu “Doğuya yatırım” perspektifi ile ele alıyor.
Din ve vicdan özgürlüğü konusunda tek bir kelime yok.
Yeni CHP, Kemal Derviş programına AKP gibi bağlılığını bir kere daha teyit ediyor 41 vaat şeklinde sunduğu seçim programıyla. Patronları ürkütmek istemiyor. İş Kanunu değişikliğinden söz etmiyor örneğin. Taşeronlaştırmaya karşı değil. “Kamuda” taşeronlaştırmaya karşı olduğunu söylüyor. Esnek çalışmaya, kısa süreli hizmet sözleşmesine vs. karşı değil. Sadece “kamuda” 4-b ve 4-c’ ye karşı.
Sendikal örgütlenme konusunda reform sözleri yok programında. Ya da toplu iş kanunu ve grev ile ilgili iyileştirme sözleri yok. Kamu emekçilerine toplu iş sözleşmesi ve grev hakkı vaat edemiyor.
Yeni CHP’nin hiçbir zaman gerçekleştirmeyeceği yeni programı TÜSİAD’ın sözcülerinin konuyla ilgili çeşitli açıklamalarından dahi daha geri. Yeni CHP, patronlardan daha çok patron yanlısı.
Yeni CHP, patronlara sesleniyor aslında. Bakın ben size AKP’den daha iyi hizmet ederim diyor. AKP yönetimi dağınık ve riskli. Biz, sizin düzeninizi daha disiplinli, daha sorunsuz sürdürürüz demek istiyor.
Yeni CHP’nin tek hedefi AKP Hükümeti yerine hükümet olmak. Bunu da, AKP’nin ekonomik politikalarını, patronların ekonomik hedeflerini eleştirmeden ve daha hararetle savunarak, ama AKP’yi sadece yolsuzluk ve gizli günden yönleriyle, Tayyip Erdoğan’ın otoriter eğilimleri ile teşhir ederek ve patronlar ile büyük sermayenin medyasını arkasına alarak gerçekleştirmek istiyor.
Kürt sorununda AKP’den daha geri pozisyonlar alarak AKP’ye oy vermiş milliyetçi oyları almayı ve muhtemel bir MHP-CHP Koalisyonu için MHP’nin tabanına sempatik görünmeyi hesaplıyor.
Yeni CHP’de, Parti meclisi ve MYK’da Sav ve Baykal yandaşları olmayacak ama onlar bu durumdan fazla rahatsız da olmayacak. Çünkü, kendileri CHP yönetimi dışında, ama fikirleri yönetimde olacak.
Yeni CHP; eski hamam, eski tas.



KAMİL TEKİN SÜREK

Evrensel'i Takip Et