26 Aralık 2010 00:00

Türk dizileri tecavüzden eğlence çıkarıyor


Dizilerde kadınlara yönelik şiddet ve tecavüz reyting aracı olarak kullanılıyor.
Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) Gazetesi Yazarı Karen Krüger, Türkiye Televizyonlarında yayınlanan dizilerde kadınlara yönelik şiddet ve tecavüzün reyting aracı olarak görüldüğünü ve böylece toplum içinde kadına yönelik şiddetin meşrulaştırıldığını yazdı. Yazar köşesinde, Türk televizyonlarında yayınlanan dizilerin tecavüzden eğlence çıkardığını ve şiddetin en çok kullanılan öğelerden olduğunu belirterek “Türk televizyonlarında gezindiğiniz zaman her defasında savunmasız, erkekler tarafından şiddete uğrayan veya yatağa bağlanıp saldırılan kadınlar görebilirsiniz” dedi. Yazıda ayrıca, reddedilen erkeğin kadının naz yaptığından yola çıkarak tecavüzü doğal adım olarak nitelediği, kadına da “Karşı koyma ben seni seviyorum veya karşı koyma bak senin de hoşuna gidecek” gibi saçma sapan sözler söylediği kaydedildi.
SEYİRCİ ARTIRMA SEVDASI
Krüger’in yazısında dizilerin özellikle kadına yönelik şiddeti göstermeyi, böylece hem erkek hem kadın seyirci sayısını arttırmayı sevdiğine de vurgu yapılıyor. Köşe yazısında özellikle reyting rekorları kıran “Fatmagül’ün Suçu Ne?” dizisine özel bir bölüm ayrılarak, “Yayınlandığı ilk günde Türk televizyon seyircisinin üçte ikisi dört dakika boyunca bir kadının tecavüze uğramasını izledi” deniliyor. Dizinin başrol oyuncusunun porno starı gibi görüldüğü, halbuki Yazar Vedat Türkali’nin kadına yönelik şiddeti mahkum etmeyi hedefleyerek bu eseri yazdığı bildiriliyor. Kadın örgütlerinin tepkisine rağmen “Fatmagül’ün Suçu Ne?” dizisinin gösterimden kaldırılmaması, Mor Çatı Kadın Sığınma Evleri ile birlikte hazırlanan şiddeti mahkum eden Güldünya adlı dizinin ise yeterli reyting alamadığı gerekçesiyle kısa sürede gösterimden kaldırılması eleştiriliyor.
KADIN KUYRUK SALLARSA
Yazıda verilen bilgiler arasında Türkiye Cinsel Sağlık Enstitüsü tarafından yapılan bir açıklamaya göre, Türk kadınlarının yüzde 40’ı şiddete uğramış, yüzde 20’si ise cinsel istismar görmüş. Tecavüze uğrayanların üçte biri ise koca, sevgili, baba ya da akraba tarafından mağdur edilmiş. Toplum içinde tecavüze uğrayan kadınların‚ kuyruklarını salladıkları için erkekleri kışkırttıkları ve tecavüzü hak ettikleri düşüncesi yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Tecavüz eden küçük bir cezayla kurtuluyor ve yaygın mantaliteye göre kadın kirlenmiş olarak kalıyor.
Gazete haberinde son olarak ise Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye’ye yer veriyor. Bakanın “Eşçinsellik bir hastalıktır” cümlesi hatırlatarak, kendisinin televizyon ekranlarındaki öpüşme sahnelerini ahlaka aykırı bulduğu dile getiriliyor. Bunun aksine her bölümünde yumrukların havada uçuştuğu Kurtlar Vadisi dizisi tutkunu olduğuna ise ayrıca vurgu yapılıyor. (MEDYA SERVİSİ)

Evrensel'i Takip Et