'Aleviler vardır'

Ankara’da geçtiğimiz pazar günü gerçekleşen “Büyük Alevi Kurultayı”nın sonuç bildirgesi açıklandı. Çeşitli Avrupa ülkeleri, Suriye, İran, Irak ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen 300 Alevi kurumunun, inanç önderlerinin, aydınların, sanatçıların ve siyasetçilerin katılımıyla gerçekleştirilen kurultayda, “Dünya Alevi Kurultayı”nın yapılması kararı çıkarken, Aleviler Ankara’da kendilerini duymayanlara, görmeyenlere, seslerini duyurmak ve varlıklarını göstermek için bir kez daha “Aleviler vardır ve Alevilik haktır” dediler.
Bildirgeyi okuyan Murat Kerim Ateş, Alevilerin hakta ve özgürlükte eşit yurttaşlar olarak tanınmak istediklerini belirtti. Ateş, şimdiye kadar Alevilerin somut ve meşru taleplerine samimiyetle kulak verilmediğine dikkat çekerken, bu tutumun “Alevi inancı ve yolunun” tartışılmasına kadar vardığını dile getirdi. Ateş, “Büyük Alevi Kurultayı”nın Alevilerin haklarını Alevilere teslim eden bir kurultay olduğunu belirtti.
SIRA ‘DÜNYA ALEVİ KURULTAYI’NDA
Alevilerin dünya üzerinde dağıldıkları coğrafyalarda ötekileştirme ve ayrımcılık gibi ortak sorunlarla boğuştuklarını belirten Ateş, “Büyük Alevi Kurultayının ukdesi bir sonraki adım da Dünya Alevi Kurultayının gerçekleştirilmesi ve kurumsallaşmasıdır” dedi. Temel amaçlarının, dünyada Alevilerin yaşadığı yerlerde düzenlenecek olan bölgesel kurultaylar ile sorunların çözülmesine yönelik adımlar atılması olduğunu vurgulayan Ateş, bu ortak iradenin “Dünya Alevi Kurultayı” ile taçlandırılması dileklerini iletti.
Türkiye’de Alevilerin tarih boyunca yoğun bir baskı ve ayrımcılığa maruz kaldığını ifade eden Ateş, “Koçgiri, Dersim, Maraş, Çorum, Malatya, Sivas, Ümraniye ve Gazi katliamlarının utancıyla yüzleşilmesi ve Alevilerin acılarının paylaşılması gerekirken resmi ağızlardan katliamı onaylayan seslerin yükselmesi, Alevilerin acılarını gün geçtikçe daha da derinleştirmektedir” dedi.
‘KATLİAM DOSYALARI YENİDEN AÇILSIN'
Ateş, Alevilerin ve ötekileştirme ve ayrımcılığa maruz bırakılan tüm grupların sorunlarının çözülebilmesi için, öncelikle nefret suçlarına ilişkin altyapıyı oluşturmak gerektiğine dikkat çekti. Demokratikleşme çabalarının, Alevilere ve ayrımcılığa uğrayan tüm gruplara yönelik toplumsal önyargılardan beslenen nefret ve ayrımcılık duygusuyla mücadele kararlılığına bağlı olduğunu belirten Ateş, katliamların acısıyla yüzleşmenin ve bu konudaki acı ve hassasiyetlerin paylaşılmasının nefret suçlarına ilişkin bilinç geliştirme yolunda bir başlangıç olacağını söyledi. Katliamlar zincirinin bir halkası olan Madımak Otelinin müzeye dönüştürülmesi talebinin de bu çerçevede değerlendirilmesini istediklerini belirten Ateş, “zamanaşımına uğratılan Çorum, Maraş, Sivas katliamlarının dosyalarının açılması ve Seyit Rıza’nın mezarının ailesine teslim edilmesi” taleplerini de dile getirdi.
‘ZORUNLU DİN DERSİ VİCDAN ÖZGÜRLÜĞÜNE MÜDAHALEDİR’
Ateş, zorunlu din dersinin de eşit yurttaşlığın önündeki en önemli engel olduğuna dikkat çekti. “Zorunlu din dersi her şeyden önce Alevilerin vicdan özgürlüğüne müdahaledir” diyen Ateş, Hükümetin zorunlu din dersini kaldırmak yerine, müfredata Alevilik ile ilgili göstermelik metinler eklemesini eleştirdi. Hükümetin kendi Aleviliğini ve kendi Alevilerini yaratmak konusunda ısrarcı olduğunu dile getiren Ateş, “Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalı, cemevlerinin ibadethane statüsü pozitif hukuk çerçevesinde tanınmalı ve Alevi köylerine zorla cami yapılmasına olanak sağlayan yasal ve idari düzenlemeler bir an önce yürürlükten kaldırılmalı” dedi. (Ankara/EVRENSEL)

---

ANA DİL EVRENSEL BİR HAKTIR Ateş, Alevilerin kendileri için talep ettikleri tüm demokratik hak ve talepleri Türkiye’de Aleviler gibi ayrımcılığa maruz kalan tüm farklı etnik, inançsal ve kültürel kimlikler için de eş değerde istediklerini söyledi. “Bu nedenle kurultayımız ülkemizin en önemli gündemlerinden birini oluşturan Kürt sorununun, demokratik, barışçıl ve şiddetten arındırılmış yöntemlerle çözülmesini talep etmektedir” diyen Ateş Kürtlerin kültürel kimlik haklarını ve ana dillerini kullanma özgürlüğünü evrensel bir insan hakkı olarak gördüklerini ifade etti. ALEVİLERİN TALEPLERİ *Ötekileştirilen tüm gruplarla birlikte Alevileri de hedef alan nefret suçları yasal müeyyidelere bağlansın, *Madımak Oteli müze yapılsın, *Zaman aşımına uğratılan Maraş, Çorum ve Sivas katliamlarının dosyaları yeniden açılsın, failleri ortaya çıkarılsın, *Dersim katliamıyla ilgili devlet arşivleri kamuoyunun bilgisine sunulsun, *Seyit Rıza’nın mezarının yeri açıklansın ve mezar ailesine teslim edilsin, *Aleviliği siyasal amaçlar çerçevesinde yeniden tanımlama ve inşa etme girişimlerine son verilsin, *Eğitim başta olmak üzere tüm kamu hizmeti alanlarında Alevilere yönelik ayrımcılık iddiaları hukuk devleti ilkesine inanan tüm yurttaşların adalet duygusunu tatmin edecek biçimde soruşturularak, aydınlatılsın, *Zorunlu din dersleri kaldırılsın, *Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılsın, *Cemevleri ibadethane olarak kabul edilsin, *Munzur Vadisi’nde, Alevilerin kutsal mekanlarının yok olmasına yol açacak biçimde yapılması planlanan barajların yapımı durdurulsun.