Davutoğlu-Nasrallah görüşmesindeki oturma şekli tartışma yarattı

DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah ile görüşmesi sırasında, Nasrallah’ın yanına değil de danışmanının karşısına oturması, dış ilişkilerde uzman isimleri ikiye böldü.
“PROTOKOL GEREĞİ”
Emekli Büyükelçi Nüzhet Kandemir, öncelikle koltukların istenilen şekilde yerleştirilmesi bakımından fiziki şartların gayri müsait olduğunu belirterek, ikincisi olarak ise Katar’ın Dışişleri Bakanının aynı zamanda Başbakanlık görevi yürüttüğünün unutulmaması gerektiğini kaydetti. Kandemir, “Mecburen Onu birinci sırada oturtacak, protokol olarak doğrusu budur. Bunu Arap ülkeleri ile Türkiye ilişlilerinin yanı sıra protokol bir gereklilik olarak görmek gerekir. Yoksa tabii ki bölgede Türkiye’nin kolaylaştırıcı rolünü Katar’ın oynaması beklemez. Tek sorun orada Katar’ın Başbakan sıfatına sahip olmasından kaynaklanıyor” dedi.
Emekli Büyükelçi İnal Batu da, Kandemir ile aynı görüşü paylaştı. Katar Dışişleri Bakanını aynı zamanda Başbakan olduğunu vurgulayan Batu, “Eğer Başbakan Recep Tayyip Erdoğan orada olsaydı, durum farklı olur, fotoğraf farklı yorumlanırdı. Oturma planında başbakanlara her zaman öncelik verilir. Tersi olsaydı Katarlıların çok gücenmesi gerekirdi” diye konuştu.
Burada asıl önemli olanın Türkiye’nin bu görüşmede ağırlığını hissettirememesinin olduğunu belirten Batu, “Türkiye’nin girişimi şu ana kadar bu bunalımın giderilmesinde etkili olamamıştır. Günlerdir uğraşıyor Türkiye ama sonuç yok. Önce Suudi Arabistan, sonra Türkiye çekildi. Şimdi İran ortadadır. Buna dikkat gerekir” dedi.
‘ANKARA’YA TAM GÜVEN YOK’
Prof. Dr. Hasan Köni ise, durumu farklı yorumladı. Hizbullah Lideri Nasrallah’ın Katar’daki Şii nüfus göz önüne alındığında, Katar Emirini daha dikkatli dinlemesinin normal olacağını belirten Köni, Türkiye’nin Ortadoğuda henüz tam bir güven oluşturamadığının da altını çizdi. Köni, “Türkiye’nin Ortadoğuya gelmesi ve bu bölgede bir şeyler yapmaya çalışması, 2008’den sonra başladı. O yüzden Türkiye’ye ABD taraflı mı davranıyor, yoksa gerçekten denge mi istiyor? Kimin adına hareketler ediyor? konularında henüz güven yok. Türkiye’nin güven telkin etmesi lazım” dedi.( Ankara/ANKA)