27 Eylül 2006 21:00

'Yeniden işyerlerine döneceğiz'

KESK, sendikalarla işyerlerinde taban arasında kopan bağların yeniden kurulması için çalışmalara başladı. Bu çerçevede illerde toplantılar düzenleyen KESK'in hedefi işyerlerinden, şubelere, sendika merkezlerine kadar kadroların yeniden örgütlenmesi, tabanda örgütlülük yaratmak ve bu şekilde yetki alabilmek. Bu çerçevede önceki gün İstanbul'da Şişli Kültür Merkezi'nde toplantı gerçekleştirdi. Toplantıya KESK MYK üyeleri Hasan Hayır ve Dilek Aslan da katıldı. Milyonlarca kamu emekçisinin toplu görüşmelerde KESK'in tutumuna baktığını dile getiren Hasan Hayır, bu süreci iyi değerlendirmeleri halinde 4688 sayılı yasanın açtığı dönemin sona erebileceğini belirtti. Hayır, bundan sonraki süreçte yapacaklarını şöyle sıraladı: "KESK'i var eden işyerlerine yeniden döneceğiz, dayanışma ilişkilerini öreceğiz, işyerlerinde taşeron, sözleşmeli, işçi ayırımı yapmadan ortak örgütleneceğiz, işyeri eylemlerini ön palana çıkartacağız, eylem biçimimizi değiştireceğiz." Dilek Aslan da bir çok planlamanın yapılabilineceğini ancak önemli olanın bu planları tabanda hayata geçirmek olduğunu kaydetti. Aslan, yeniden yapılanma sürecini KESK'in gövdesi olan yöneticilerle yapacaklarını ifade etti.

Tabandan koptu KESK'in yeniden örgütlenmesi gerektiğini söyleyen SES Şişli Şube Başkanı Rabia Tuncer, işyerleri sorunlarına eğilmemenin sendikayı tabandan koparttığını belirtti. Ülkede şovanizim ve ırkçılığın yükseldiği bir dönemden geçildiğini belirten Tuncer, demokrasi talebinin yanı sıra tek statü, tek ücret ve ortak mücadele talebinin KESK'i güçlendireceğini kaydetti. Eğitim Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz da KESK'in 4688 sayılı yasa çıktıktan sonra üyelerinden ve kadrolarından koptuğunu ifade etti. Kormaz, "Bir internet sitesinde 'KESK'e güven yüzde 70' deniyor diye örgüt ve üyelarla buluşma kararı alınıyorsa yanlış. KESK'in söyledikleri doğru ama yaptıkları?" diye sordu. Kasım eylemi ne için? Eğitim Sen 2 No'lu Şube Başkanı Hasan Toprak, KESK'in masadan çekilmesinin bundan sonra masaya oturmayacağı şeklinde algılandığını, KESK'in masaya oturacağını ancak aynı zamanda toplusözleşme ve grev hakkını kullanmaktan çekinmeyeceğini kaydetti. Toprak, Kasım ayında yapılacak iş bırakma eylemi için "Toplusözleşme ve grev hakkı için mi yoksa her yıl rutinleşen bütçe eylemi için mi?" diye sorarak, bunun netlik kazanması gerektiğini dile getirdi. Tüm Bel-Sen 4 No'lu Şube Yöneticisi Ali Erdoğan ise yasal çerçeveye sıkışan KESK'in diğer sendikalarla arasında olan farkın kaybolduğunu eleştirisini yöneltti.

Evrensel'i Takip Et