İsrail'de iç hesaplaşma

Lübnan'a yönelik bir aydan fazla süren saldırıyı değerlendiren İsrail yönetimi, "savaşın kaybedildiği" iddiaları karşısında zor anlar yaşıyor. Başbakan Ehud Olmert, önceki günkü konuşmasında, 34 günlük saldırıda "sorunlar" yaşandığını kabul etti. Olmert, muhalefet milletvekillerinin sataşmaları eşliğinde mecliste yaptığı konuşmada, "Operasyonun genel sorumluluğu bana aittir. Bu sorumluluğu kimseyle paylaşmaya niyetim yok" dedi. Oturumda söz alan sağcı Likud partisinin lideri Benjamin Netanyahu, Olmert'e doğrudan suçlama yöneltmekten kaçınsa da, "operasyonda çok ciddi hatalar yaşandığını" söyledi. Yapılan bir anket ise, İsrail halkının çoğunluğunun, saldırının başarısızlıkla sonuçlandığı kanısında olduğunu gösterdi. Ankete göre halkın yüzde 52'si, İsrail ordusunun Lübnan'da hedeflerini gerçekleştiremediği kanısında. Buna karşılık Hizbullah lideri Şeyh Hasan Nasrallah, önceki gün televizyondan yaptığı açıklamada, İsrail'e karşı "stratejik ve tarihi bir zafer kazandıklarını" söyledi.

Askerler şikayetçi Bu arada, Lübnan'da çatışmalardan dönen İsrail askerleri, ordu yönetimi ve hükümete ateş püsküren açıklamalar yaptılar. Gayrıresmi istihbarat sitesi Debka'nın haberine göre, İsrail askerlerinin şikayetleri şu ana başlıklarla özetleniyor:

Komuta kademesi, muharebe alanlarında ne olduğunu bilmiyordu.

Verilen bazı emirler adeta 'intihar emri' idi. Birçok subay ve asker bu emirlere uymadı.

Bazı İsrail tankları 10 yaşındaydı, buna karşılık Hizbullah en gelişmiş silahlara sahipti.

İsrail askerlerinin çatışmaya gönderilmeden önceki eğitimi, Lübnan'daki koşullara uymuyordu.

Hizbullah gerillaları "terörist" veya "ilkel" olarak nitelenip küçümsendi. Oysa gerillaların çok iyi eğitimli, profesyonel askerler oldukları görüldü.

İsrail askerleri su ve gıda sıkıntısı çekti.

Birlikler doğru istihbarata sahip değildi.

Kamufle edilmiş askeri mevzilere karşı savaşa hazır değillerdi.

Hizbullah'ın anti-tank füze teknikleri hakkında hiçbir bilgileri yoktu. Yağma emri! Öte yandan, İsrailli Tuğgeneral Avi Mizrahi, askerlerine, adeta Lübnan'ı "yağmalama" emri verdi. Mizrahi, önceki gün yaptığı açıklamada, "Lübnan topraklarındaki askerlerimiz su veya gıda sıkıntısı çekiyorsa, Lübnan dükkanlarına girip ihtiyaçlarını karşılayabilirler" diye konuştu. Mizrahi, çok sayıda İsrail askerinin kış boyunca Lübnan topraklarında kalacağını da ima etti. Filistin'de ise, İsrail ordusu, Batı Şeria'da bir mülteci kampına saldırdı. Saldırıda 2 Filistinli yaralandı. 4 kişinin gözaltına alındığını ve askerlerce bir evin yıkıldığını belirten görgü tanıkları, Nablus bölgesindeki Askar mülteci kampına giren İsrail askerlerinin ayrıca birçok evi kuşattığını ifade etti. Aynı kaynaklar, yaralanan Filistinlilerin, İsrail askerlerine taş atanlar arasından olduğunu da kaydetti. Gazze kentinde ise silahlı kişiler, 1'i ABD'li 2 yabancı gazeteciyi kaçırdı. Bir Filistinli görgü tanığı, Gazze'de Fox News Televizyonu için çalışan 2 gazetecinin kaçırıldığını, bu gazetecilerden 1'inin ABD'li olduğunu söyledi. İsrail, 15 Haziran'da tutukladığı Filistin Çalışma Bakanı Muhammed El Barguti'yi serbest bıraktı. İsrail tarafından serbest bırakılan 4. bakan olan Barguti'nin dışında, halen 4 Filistinli bakan ve 20 kadar milletvekili tutuklu bulunuyor.

---

İsrail Genelkurmay Başkanı'nın uyanıklığı! İsrail Genelkurmay Başkanı Dan Halutz'un, iki İsrail askerinin 12 Temmuz'da Hizbullah tarafından kaçırılmasından saatler sonra borsadaki hisse senetlerini sattığı ortaya çıktı. Yediot Ahronot gazetesindeki habere göre, "o sırada savaş çıkmasını beklemediğini" belirten Halutz, hisse senetlerini askerlerin kaçırılmasından birkaç saat sonra elden çıkardı. Genelkurmay Başkanı'nın hisse senetlerini sattığı haberi ilk olarak İbranice yayımlanan Maariv gazetesinde yer aldı. Bu gazeteye göre, Halutz'un sattığı kağıtlar 120 bin şekel (yaklaşık 27,9 bin dolar) değerinde. Halutz'un hisse senedi satışını Genelkurmay Başkanı'na yakın kaynaklar doğruladı. Tel Aviv Borsasında İsrail'in Lübnan'a saldırılarının başlamasıyla birlikte ilk 3 gün düşüş yaşanmıştı. 12 Temmuz'da 816 puan olan genel endeks bir gün sonra 782'ye, 14 Temmuz'da 748'e düşmüştü.

---

Bush bildiğiniz gibi... ABD Başkanı Bush, Lübnan'a yönelik İsrail saldırısının "dünyada özgürlükle terör arasında cereyan eden daha geniş kapsamlı savaşın parçası olduğunu" ilan etti. Bush, İran ile Suriye'yi, "2 İsrail askerini tutsak alarak savaşı başlatan" Hizbullah'ın destekçisi olmakla suçladı. "İran, atom bombasına sahip olsa, durum ne denli daha tehlikeli olurdu" diyen Bush, Lübnan saldırısındaki kayıpların asıl nedeninin Hizbullah olduğunu iddia etti. Bush, Lübnan savaşında yenilen tarafın Hizbullah olduğunu da ileri sürdü. Suriye lideri Beşar Esad ise, Hizbullah'ın başarısından sonra bölgenin değiştiğini belirterek, ABD'nin Ortadoğu'daki emellerinin artık hayal olduğunu ifade etti. Lübnan'daki çatışmaların İsrail tarafından daha önce planlandığını belirten Esad, çatışmaların İsrail ve müttefikleri için daha fazla başarısızlık ortaya çıkardığını kaydetti. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad da, savaşın gerçek galibinin Hizbullah örgütü olduğunu belirtti. Ahmedinecad, Hizbullah'ın direnişinin bölgedeki dengeleri değiştirdiğini vurguladı.