24 Temmuz 2006 21:00
Washington'la PKK mesaisi!
Türk ve ABD askeri yetkililerin, Kuzey Irak'taki PKK varlığı ile mücadelenin detaylarını görüştüğü bildirildi. Taraflar arasındaki görüşmelerin biri Ankara'da diğeri Bağdat'ta olmak üzere iki koldan yürütüldüğü belirtildi.
NTV'nin haberine göre Türkiye'nin sınır ötesi harekat yapabileceğine ilişkin çıkışının ardından diplomatik kanallardan ABD ile yoğunlaşan görüşme trafiği, askeri kanallardan da gizli bir şekilde yürütülüyor. Edinilen bilgiye göre, iki ülke askeri makamları arasındaki görüşmeler biri Ankara'da, diğeri Irak'ta olmak üzere iki koldan yürütülüyor. Ankara'daki görüºmeler, ABD'nin Türkiye'deki en yüksek düzeyli askeri temsilcisi General Peter Satten ile Genelkurmay Harekat ve İstihbarat Başkanlıkları arasında yapılıyor.
Diğer görüşme ise Irak'taki ABD Komutanlığı arasında yürütülüyor. ABD'nin Irak Kuvvetleri Komutanı General George Casey'in yardımcılarından biri sadece PKK konusunda atılacak adımların belirlenmesine yönelik görüşmeler için görevlendirildi. Irak'taki görüºmelerin bir bölümü Türkiye'nin de askeri temsilci bulundurduğu Bağdat'taki ABD karargahında yapılırken, bir bölümü de Irak'ın kuzeyindeki Türk Özel Kuvvetleri'nin irtibat görevlileriyle gerçekleºtiriliyor.
Konuya yakın kaynaklar, görüºmelerde artık ABD'nin somut askeri adımlar atma noktasına geldiğini belirterek, askeri planların masaya yatırıldığını, bunun da önemli bir aşama olduğunu belirtiyorlar. Aynı kaynaklar, artık kısa bir zaman dilimi içinde sonuç alıcı adımlar atılacağını ifade ediyorlar.
Wilson, 'daha etkin mücadele' dedi ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, PKK ile daha etkin mücadele için işbirliği konusunda çalıştıklarını ifade etti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Amerikan Ticaret Odası arasında, iki ülke arasındaki iş ortaklıklarını güçlendirmek için varılan mutabakat zaptının imza törenine katılan Wilson, burada bir konuşma yaptı. Wilson, PKK ve "terörle daha etkin mücadele" için iki ülkenin çok sıkı bir çalışma içinde olduğunu söylerken, Stratejik Vizyon Belgesi'ne de atıfta bulundu.
İran'da çatışma Bu arada İran'da faaliyet gösteren ve PKK ile yakınlığıyla bilinen Kürdistan Özgür Yaşam Partisi (PJAK) yöneticilerinden "Dilxwaz Bingöl" kod adlı Mehmet Ali Algünerhan ve bir örgüt üyesinin, İran saldırısı sonucu öldürüldüğü bildirildi. İddialara göre çatışma, İran topraklarındaki Merivan kenti yakınlarında çıktı. Çatışmada, Bingöl'ün Sancak beldesi nüfusuna kayıtlı 40 yaşındaki Mehmet Ali Algünerhan ile örgüt üyelerinden İranlı İsmail Sucai'nin öldüğü belirtiliyor.
EMEP sınır ötesi operasyon hazırlıklarına
tepki gösterdi:
Türkiye İsrail olmamalıdır Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, sınır ötesi operasyonun çözüm olmadığını belirterek, "Türkiye İsrail olmamalıdır" dedi. Köroğlu, Kürt sorununun, şiddet ve sınır ötesi harekatla çözülemeyeceğini, çözümün; içeride demokrasiyi geliştirmekle mümkün olduğunu vurguladı. EMEP Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, Türkiye'nin sınır ötesi operasyon hazırlıklarına tepki gösterdi. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Köroğlu, siyonist İsrail'in hiçbir kural tanımadan Filistin ve Lübnan halkını katletmeye devam ettiğini hatırlattı. "Askerlerinin kaçırılmasını gerekçe göstererek Filistin ve Lübnan topraklarına giren, İsrail'in, işgal ve katliamı, dünya halklarınca lanetlenirken; ne utanç vericidir ki, ülkemizdeki gerici, ırkçı ve şoven güçler İsrail'e özenmektedirler" diyen Köroğlu, Kürt sorununun "çözümünde de birebir "İsrail yöntemleri"nin uygulanmasını isteyen gerici güçlerin, bu çerçevede Kandil Dağı'na yönelik sınırötesi operasyon çağrıları yaptığına dikkat çekti. Kürt sorununun, şiddet ve sınır ötesi harekatla çözülemeyeceğini, çözümün; içeride demokrasiyi geliştirmekle mümkün olduğunu belirten Köroğlu, "Onlarca defa denenen yöntemde ısrar boşunadır. Bir sonuç alınamayacağı, aksine halklar ve ülkeler arasında yeni düşmanlık tohumları atılmasına neden olacağı bilindiği halde sınır ötesi operasyonda ısrar etmenin tek geçerli nedeni olabilir: Türkiye'yi bölgede ikinci bir İsrail haline getirmek! Türkiye'yi bölge ülkeleri ve bölge halklarının şimşeklerini üzerine çeken bir ülke yapmak isteyenler, halkın ve Türkiye'nin geleceğiyle oynamaktadır. İsrail özentilerine soruyoruz; bölgede ikinci İsrail olmanın bölge ve dünya halklarının nefretini ve lanetini üzerine çekmekten, ABD'nin Genişletilmiş Ortadoğu Projesi'nin pespaye uşaklığını yapmaktan başka ne sonucu olabilir" dedi.
'Çözüm için girişimler başlamalı' Devlet ve ülke yönetiminde bulunanların herkesten önce halkına karşı sorumluluk duymak zorunda olduğunu hatırlatan EMEP Genel Başkan Yardımcısı Köroğlu şöyle devam etti: "Kimse halkın üzerinde kumar oynamaya kalkmasın. Türk, Kürt her milliyetten ve her inançtan Türkiye halkının çıkarları, sınır ötesi operasyon düzenlemekten, ya da bölgede ikinci bir İsrail olmaktan değil, Kürt sorununun eşit haklara dayalı, kardeşçe, demokratik çözümünden geçmektedir. Dolayısıyla, daha büyük acılar yaşamadan yapılması gereken en aklı selim tutum Kürt sorunun demokratik çözümü için adım atmaktır. Operasyonlar durmalı, çatışmalara son verilmeli, çözüm için girişimler başlanmalıdır."
ÇÖZÜM SINIR ÖTESİNDE DEĞİL
DEMOKRATİK AÇILIMLARDADIR, Sınır ötesi operasyon hazırlıklarını EVRENSEL'e değerlendiren Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mithat Sancar, Türkiye'nin daha önce de sınır ötesi operasyonlar düzenlendiğini, ama sorunların çözülmediğini söyledi. Sancar şöyle konuştu: "Türkiye'nin sınırötesi operasyon söyleminde olayın hukuki boyutundan çok siyasi boyutu öne çıkıyor. Türkiye'de, basında ve farklı çevrelerde 'İsrail gibi yapma' konuşuluyor. Bu çok tehlikeli bir söylemdir. İsrail'in Filistin ve Lübnan'a yaptığı operasyon tüm dünya halklarının nefretini, öfkesini kazanmıştır. Böyle bir saldırının hukuki, siyasi ve etik hiçbir meşruiyeti yoktur. İsrail'in bu saldırılardaki meşruiyetini sadece ABD kabul ediyor. Hem hukuki hem etik hem de moral olarak yanlış bulunan böylesi bir operasyonu örnek almak kabul edilemez. Türkiye şimdiye kadar pek çok sınırötesi operasyon gerçekleştirdi. Ama bu operasyonlar sorunları çözmedi. Kürt sorunun çözümü sınırötesi operasyonlarda değil, demokratik açılımlarda aranmalı. Kuzey Irak'a müdahalenin hiçbir hukuki ve etik gerekçesi olmayacağı gibi, Türkiye açısından olumsuz sonuçlar da doğuracaktır. "
NATO da sınır ötesine karşı Afganistan'ın başkenti Kabil'de biraraya gelen NATO Genel Sekreteri, ABD Avrupa Kuvvetleri Komutanı ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı, Türkiye'nin sınır operasyonu planlarını konuştu. NATO'nun da Kuzey Irak'a sınır ötesi operasyona sıcak bakmadığı ortaya çıktı. 20 Temmuz'da yapılan zirvede NATO Genel Sekreteri Jaap De Hoop Scheffer, ABD'nin Avrupa Kuvvetleri Komutanı James Jones ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Orgeneral John Abizaid, sadece Afganistan'ı değil, Türkiye'yi de konuştu. Abhaber'in internet sitesinde yayınlanan habere göre, NATO'nun zirvesi ile ABD'nin iki önemli komutanının gündemi, Türkiye'nin sınır ötesi operasyon planlarıydı. Zirvede iki soruya cevap arandı. 'Türkiye, Kuzey Irak'a operasyon tehdidinde ciddi mi?' ve 'bunu nasıl engelleriz?' Brüksel'den gelen üst düzey bir NATO yetkilisi, toplantının ardından böyle bir operasyonun, PKK tehdidini bitirmeyeceğini ve bölgede katmerli sorunlar yaratacağını söyledi. Aynı yetkili, ABD gibi, Türkiye'nin diğer NATO müttefiklerinin de buna sıcak bakmayacağını belirtti.
Wilson, 'daha etkin mücadele' dedi ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, PKK ile daha etkin mücadele için işbirliği konusunda çalıştıklarını ifade etti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Amerikan Ticaret Odası arasında, iki ülke arasındaki iş ortaklıklarını güçlendirmek için varılan mutabakat zaptının imza törenine katılan Wilson, burada bir konuşma yaptı. Wilson, PKK ve "terörle daha etkin mücadele" için iki ülkenin çok sıkı bir çalışma içinde olduğunu söylerken, Stratejik Vizyon Belgesi'ne de atıfta bulundu.
İran'da çatışma Bu arada İran'da faaliyet gösteren ve PKK ile yakınlığıyla bilinen Kürdistan Özgür Yaşam Partisi (PJAK) yöneticilerinden "Dilxwaz Bingöl" kod adlı Mehmet Ali Algünerhan ve bir örgüt üyesinin, İran saldırısı sonucu öldürüldüğü bildirildi. İddialara göre çatışma, İran topraklarındaki Merivan kenti yakınlarında çıktı. Çatışmada, Bingöl'ün Sancak beldesi nüfusuna kayıtlı 40 yaşındaki Mehmet Ali Algünerhan ile örgüt üyelerinden İranlı İsmail Sucai'nin öldüğü belirtiliyor.
EMEP sınır ötesi operasyon hazırlıklarına
tepki gösterdi:
Türkiye İsrail olmamalıdır Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, sınır ötesi operasyonun çözüm olmadığını belirterek, "Türkiye İsrail olmamalıdır" dedi. Köroğlu, Kürt sorununun, şiddet ve sınır ötesi harekatla çözülemeyeceğini, çözümün; içeride demokrasiyi geliştirmekle mümkün olduğunu vurguladı. EMEP Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, Türkiye'nin sınır ötesi operasyon hazırlıklarına tepki gösterdi. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Köroğlu, siyonist İsrail'in hiçbir kural tanımadan Filistin ve Lübnan halkını katletmeye devam ettiğini hatırlattı. "Askerlerinin kaçırılmasını gerekçe göstererek Filistin ve Lübnan topraklarına giren, İsrail'in, işgal ve katliamı, dünya halklarınca lanetlenirken; ne utanç vericidir ki, ülkemizdeki gerici, ırkçı ve şoven güçler İsrail'e özenmektedirler" diyen Köroğlu, Kürt sorununun "çözümünde de birebir "İsrail yöntemleri"nin uygulanmasını isteyen gerici güçlerin, bu çerçevede Kandil Dağı'na yönelik sınırötesi operasyon çağrıları yaptığına dikkat çekti. Kürt sorununun, şiddet ve sınır ötesi harekatla çözülemeyeceğini, çözümün; içeride demokrasiyi geliştirmekle mümkün olduğunu belirten Köroğlu, "Onlarca defa denenen yöntemde ısrar boşunadır. Bir sonuç alınamayacağı, aksine halklar ve ülkeler arasında yeni düşmanlık tohumları atılmasına neden olacağı bilindiği halde sınır ötesi operasyonda ısrar etmenin tek geçerli nedeni olabilir: Türkiye'yi bölgede ikinci bir İsrail haline getirmek! Türkiye'yi bölge ülkeleri ve bölge halklarının şimşeklerini üzerine çeken bir ülke yapmak isteyenler, halkın ve Türkiye'nin geleceğiyle oynamaktadır. İsrail özentilerine soruyoruz; bölgede ikinci İsrail olmanın bölge ve dünya halklarının nefretini ve lanetini üzerine çekmekten, ABD'nin Genişletilmiş Ortadoğu Projesi'nin pespaye uşaklığını yapmaktan başka ne sonucu olabilir" dedi.
'Çözüm için girişimler başlamalı' Devlet ve ülke yönetiminde bulunanların herkesten önce halkına karşı sorumluluk duymak zorunda olduğunu hatırlatan EMEP Genel Başkan Yardımcısı Köroğlu şöyle devam etti: "Kimse halkın üzerinde kumar oynamaya kalkmasın. Türk, Kürt her milliyetten ve her inançtan Türkiye halkının çıkarları, sınır ötesi operasyon düzenlemekten, ya da bölgede ikinci bir İsrail olmaktan değil, Kürt sorununun eşit haklara dayalı, kardeşçe, demokratik çözümünden geçmektedir. Dolayısıyla, daha büyük acılar yaşamadan yapılması gereken en aklı selim tutum Kürt sorunun demokratik çözümü için adım atmaktır. Operasyonlar durmalı, çatışmalara son verilmeli, çözüm için girişimler başlanmalıdır."
ÇÖZÜM SINIR ÖTESİNDE DEĞİL
DEMOKRATİK AÇILIMLARDADIR, Sınır ötesi operasyon hazırlıklarını EVRENSEL'e değerlendiren Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mithat Sancar, Türkiye'nin daha önce de sınır ötesi operasyonlar düzenlendiğini, ama sorunların çözülmediğini söyledi. Sancar şöyle konuştu: "Türkiye'nin sınırötesi operasyon söyleminde olayın hukuki boyutundan çok siyasi boyutu öne çıkıyor. Türkiye'de, basında ve farklı çevrelerde 'İsrail gibi yapma' konuşuluyor. Bu çok tehlikeli bir söylemdir. İsrail'in Filistin ve Lübnan'a yaptığı operasyon tüm dünya halklarının nefretini, öfkesini kazanmıştır. Böyle bir saldırının hukuki, siyasi ve etik hiçbir meşruiyeti yoktur. İsrail'in bu saldırılardaki meşruiyetini sadece ABD kabul ediyor. Hem hukuki hem etik hem de moral olarak yanlış bulunan böylesi bir operasyonu örnek almak kabul edilemez. Türkiye şimdiye kadar pek çok sınırötesi operasyon gerçekleştirdi. Ama bu operasyonlar sorunları çözmedi. Kürt sorunun çözümü sınırötesi operasyonlarda değil, demokratik açılımlarda aranmalı. Kuzey Irak'a müdahalenin hiçbir hukuki ve etik gerekçesi olmayacağı gibi, Türkiye açısından olumsuz sonuçlar da doğuracaktır. "
NATO da sınır ötesine karşı Afganistan'ın başkenti Kabil'de biraraya gelen NATO Genel Sekreteri, ABD Avrupa Kuvvetleri Komutanı ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı, Türkiye'nin sınır operasyonu planlarını konuştu. NATO'nun da Kuzey Irak'a sınır ötesi operasyona sıcak bakmadığı ortaya çıktı. 20 Temmuz'da yapılan zirvede NATO Genel Sekreteri Jaap De Hoop Scheffer, ABD'nin Avrupa Kuvvetleri Komutanı James Jones ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Orgeneral John Abizaid, sadece Afganistan'ı değil, Türkiye'yi de konuştu. Abhaber'in internet sitesinde yayınlanan habere göre, NATO'nun zirvesi ile ABD'nin iki önemli komutanının gündemi, Türkiye'nin sınır ötesi operasyon planlarıydı. Zirvede iki soruya cevap arandı. 'Türkiye, Kuzey Irak'a operasyon tehdidinde ciddi mi?' ve 'bunu nasıl engelleriz?' Brüksel'den gelen üst düzey bir NATO yetkilisi, toplantının ardından böyle bir operasyonun, PKK tehdidini bitirmeyeceğini ve bölgede katmerli sorunlar yaratacağını söyledi. Aynı yetkili, ABD gibi, Türkiye'nin diğer NATO müttefiklerinin de buna sıcak bakmayacağını belirtti.
Evrensel'i Takip Et