‘İnternet, ifade özgürlüğünün temel aracıdır’

Akgül, 5651 sayılı İnternet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlarla mücadele edilmesi hakkında kanun taslağını değerlendirildiği açıklamada, taslak için konu ile ilgili kurumlardan görüş alınması gerektiğine dikkat çekti. Akgül, sürecin bir takvimle önceden ilan edilmiş olması gerektiğinin de altını çizdi.

İnternet’in devrimsel bir değişimi temsil ettiğini vurgulayan Akgül, “İnternet öncesinin bakış açısıyla yapılan düzenlemeler, uzun vadede ülkeye zarar verecektir. İnternet’in gelişmesine zarar veren düzenlemeler yerine, sorunları insana yatırım yapan diyalog, hoşgörü ve öğrenme ile çözmek gerekir” dedi.

DEVLETİN GÖREVİ İNTERNET ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAĞLAMAKTIR

Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu, AİHM ve Article19 oluşumunun ifade özgürlüğü içinde değerlendirdiğini ve İnternet’in artık ifade özgürlüğünün temel bir aracı haline geldiğini aktaran Akgül, fikirlerin ve bilginin İnternet’te serbestçe dolaşmasının devletlerin temel görevleri arasında olduğunu hatırlattı. “Uluslararası hukukta İnternet yasakları ancak çocuk pornosu, şiddete çağrı, nefret söylemi ve soykırımı teşvik halinde mümkündür. Siber suç sözleşmesi içerik açısından çocuk pornosu ve fikri hakları saymaktadır ve erişimin engellenmesinden bahsetmemektedir” diyen Akgül, Türkiye’nin yasaklama refleksinden uzaklaşması gerektiğinin altını çizdi.

YASA YANGINDAN MAL KAÇIRIRCASINA ÇIKTI

“5651 yangından mal kaçırırcasına hızlı çıkmış yasadır” diyen Akgül, 5651’in kötü yazılmış bir metin olduğunu belirtti. Akgül, “Ülkemizi dünyaya rezil eden, yurttaşımızı cezalandıran ve ekonomimize zarar veren maddeleri düzeltme çabasını takdir etmekle birlikte, bunların da istenilen amacı sağlayacağı konusunda ciddi endişelerimiz var” dedi. Akgül, 5651’in temel çerçevesinin yanlış olduğu kaydetti. Yasada yedinci maddenin kaldırılması gerektiğini belirten Akgül, İnternet kafelerde ise yasanın açıkça yazmadığı kısıtlamaların yönetmelikle getirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
(Ankara/EVRENSEL)