12 Mayıs 2006 22:00
Alpullu Şeker Fabrikası işçileri bugün Babaeski ilçesi Alpullu beldesinde Bor, Ereğli ve Ilgın Şeker Fabrikaları'nın özelleştirilmesine karşı miting yapacak. Lüleburgaz Demokrasi Platformu'na mitingle ilgili bilgi veren ve platform üyelerinin desteğini isteyen Şeker-İş Alpullu Şubesi Mali Sekreteri Sezgin Kartal, işçilerden oluşturdukları ekiplerle çevredeki köyleri tek tek gezdiklerini, afiş, el ilanı ve bildirilerini çevredeki tüm yerleşim birimlerine ulaştırdıklarını, halka özelleştirmenin sonuçlarını anlattıklarını, özellikle pancar üreticilerinden destek beklediklerini söyledi. Alpullu esnafının miting günü kepenk kapatacağını, bu desteğin kendilerine güç vereceğini belirten Sezgin Kartal, "Şimdiye kadar 52 bin civarında insan, Alpullu Şeker Fabrikası'nda çalışıp emekli olmuş ve bu insanların büyük çoğunluğu şu anda bu çevrede yaşıyor. Biz bu insanların, ekmeğini yedikleri fabrikalarına sahip çıkacaklarına inanıyoruz. Çünkü sıra bizim fabrikamıza da gelecektir" diye konuştu. Çevre köylerin muhtarları, belde ve ilçe belediye başkanları da mitingi desteklediklerini, miting günü halkın mitinge gitmesini sağlamak için araba tutacaklarını açıkladılar. Şeker Fabrikası İşyeri Baştemsilcisi İbrahim İşbırakmaz, özelleştirme politikalarının şeker sektörünü bitme noktasına getireceğini, şekeri ucuza mal eden fabrikaların yok edilmek istendiğini kaydetti. Üretim kapasitesi yüksek olan fabrikaların özelleştirilmek istendiğini belirten İşbırakmaz, geride kalan fabrikaların ise rekabet gücü olmayacağını, böylece şeker sanayinin yok olacağını kaydetti. İşbırakmaz, "Diğer bir amaç da ülkedeki sendikal örgütlülüğün yok edilmek istenmesidir. Çünkü KİT'ler, sendikaların en örgütlü olduğu işyerleridir. Özelleştirmeler sendikal örgütlülüğü ortadan kaldırıyor" diye konuştu. Şeker-İş Alpullu Şube Yöneticisi Koray Örük, özelleştirmelere karşı halkın desteğini de arkalarına alarak bu kötü gidişata dur diyeceklerini ifade etti.


ŞEKER-İŞ'İN EYLEM BİLDİRİSİNDEN "Bizler, bu sektörden ekmek yiyen kesimler olarak;
  • Şeker sanayine yönelik mevcut özelleştirme politikasının hatalı olduğu kabul edilerek özelleştirme kapsamından çıkarılmasını ve özerkleştirilmesini,
  • Bunun yapılamaması durumunda mülkiyet devri yerine işletme hakkının devri yönteminin benimsenmesini,
  • En az 10 yıl süresince pancar ve şeker üretim zorunluluğu, fabrikaların modernizasyonu ve istihdamın korunmasına ilişkin garanti hükümleri getirilmesini talep etmekteyiz. Bugüne kadar bunların sağlanması konusundaki tüm girişimlerimize rağmen somut bir adım atılmamıştır. Üstüne üstlük, 13 Nisan 2006 tarihinde Bor, Ereğli ve Ilgın şeker fabrikalarımızın ihale ilanı yayınlanmıştır. İktidar erkini elinde bulunduran siyasilerimiz; IMF, Dünya Bankası, ABD ve AB ile birtakım çok uluslu şirketlerin güdümünü alenen kabullenmekte, hatta bu güç odakları ile ortaklıklar kurmaktadırlar. Böylece onların çıkarlarını ülkemiz menfaatlerine tercih ettiklerini açıkça ortaya koymaktadırlar. Kendi ülkelerinin ve halklarının gereksinimlerini görmezden, sesimizi duymazdan gelmektedirler. Bu zihniyete, bu ülkenin babalarının malı olmadığını gösterme, haklı sesimizi duymamakta direnenlere "DUR" deme zamanı gelmiştir!... Ülkemizin gurur kaynaklarını "Babalar Gibi" satamayacaklarını anlatma zamanı gelmiştir!... Çünkü satılan fabrikalar değildir… Toprak parçaları değildir… Atalarımızın, gelecek nesillere devretmek üzere bizlere bıraktığı emanetlerdir… Çocuklarımızın geleceği, ülkemizin yarınlarıdır… İşte şimdi; şeker işçisi, pancar çiftçisi, yöre esnafı ve yöre halkının el ele verme, kardeşliğini, birliğini, beraberliğini gösterme zamanıdır!... Selam olsun işçilerin, çiftçilerin, esnafın ve halkın dayanışmasına…Selam olsun tarlalarına, pancarlarına, fabrikalarına, yörelerine ve vatanlarına sahip çıkan halkımıza…"

  • 'İşçilerimizin psikolojisi bozuldu' Niğde'nin Bor ilçesinde, fabrikalarının özelleştirilmesine karşı çıkan 350 işçi, fabrikadan Bor Devlet Hastanesi'ne kadar yürüdü. Acil serviste muayene olan işçiler, piskolojilerinin bozulduğunu kaydettiler. Şeker-İş Bor Şube Başkanı Celal Tuğrul, fabrikanın özelleştirme sürecine girmesiyle "işçilerin psikolojilerinin bozulduğunu" ileri sürdü. Çalışanların ruh hallerinin bozuk, sinirli ve stresli olduğunu ifade eden Tuğrul, "İşçilerimizin tedaviye ihtiyaçları olduğunu düşünerek, onları hastaneye getirdik. Fabrika yönetimi tarafından işçilerimize baskı yapılıyor" diye konuştu.

    Kaçak şeker girişi önlensin Yozgat'ın Sorgun ilçesinde Şeker Fabrikası işçileri de hükümetin şeker politikasını eleştirmek ve özelleştirmeye karşı tepkilerini göstermek için miting düzenledi. Yozgat, Kırşehir, Niğde ve Tokat bölgelerinden mitinge gelen işçi ve aileleri Cumhuriyet Caddesi'nde toplandı. Buradan sloganlarla Belediye Meydanı'na gelen işçilere seslenen Şeker-İş Yozgat Şube Başkanı Satılmış Aldırmaz, "Yurda çok miktarda kaçak şeker ve tatlandırıcı girişi yapılmaktadır. Bunun sonucunda da şeker stoklarımız artmaktadır. Hükümetten kaçak şeker girişinin önlenmesini, tatlandırıcı oranlarının düşürülmesini istiyoruz" diye konuştu.

  • EVRENSEL'İNMANŞETİ

    İşçiye, düşman hukuku

    İşçiye, düşman hukuku

    Patronların yüzde 30 zam dayatmasına karşı yayılan grevleri engellemek için adeta düşman hukuku uygulanıyor: Besleme basın devreye sokuldu, valilik eylemleri yasakladı, e-devletten sendika üyeliği engellendi, işçilerin önüne polis-jandarma barikatı çekildi, gözaltılarla gözdağı verildi… Hiçbirinden sonuç alınamayınca ‘suç icadı’yla BİRTEK-SEN Başkanı Mehmet Türkmen tutuklandı.

    BİRİNCİSAYFA
    SEFERSELVİ
    16 Şubat 2025 - Sefer Selvi

    Evrensel'i Takip Et