29 Mart 2006 22:00
Tek çatı yolsuzlukları mı örtecek?
GÜNÜN YAZILARI
SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Müfettişleri, Sosyal Sigortalar Kurumu Yasa Tasarısı'na ilişkin bir rapor hazırlayarak, tasarının yolsuzluklara ve suistimallere davetiye çıkaracağına dikkat çekti. Müfettişlerin raporu, "SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nı tek çatı altında toplayacak tasarı ile yolsuzlukların üstü mü örtülecek" sorusunu gündeme getirdi.
Meclis'te görüşülmeyi bekleyen Sosyal Sigortalar Kurumu Yasa Tasarısı ile SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu çatısı altında toplanıyor. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı bünyesindeki teftiş kurulları kapatılırken, ana hizmet birimi olarak tek bir Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığı kuruluyor. Ancak SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Müfettişleri'nin hazırladığı raporda bu başkanlığın Teftiş Kurulu Başkanlığı niteliğinde olmadığı, tasarı ile teftiş kurullarının tasfiye edildiği vurgulanıyor.
Rapora göre, tasarının Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığı'nı düzenleyen 17'nci maddesinde bir fıkra haricinde tanımlanan tüm görevler işyeri denetimine yönelik. Halihazırda üç sosyal güvenlik kurumlarının teftiş kurullarının yürüttüğü teftiş ve iç denetime yönelik görev ve yetkiler ise bir fıkra içine sıkıştırılarak, "işlevsiz, cılız bir teftiş ve denetim yapısı" öngörülüyor. Tasarı ile müfettişlerin ünvanları alınarak, müfettişler denetçi kadrolarına atanıyor.
Raporda, "Bu düzenleme üç teftiş kurulunda görevli 230 müfettiş ile yürütülen görevlerin en fazla 60 başdenetçi ile yürütülmesi sonucunu doğurmaktadır. Bu sayı yetersiz ve göstermelik olduğu gibi Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı tarafından yapılacak başdenetçi seçimi, karmaşıklığa, belirsizliğe, siyasi tercihle seçim yapıldığı yönünde spekülasyonlara ve denetçiler arasında huzursuzluğa yol açacaktır" değerlendirmesi yapılıyor.
Yolsuzluklara davetiye Teftiş kurullarının kaldırılmasının suç ve suçluların takibi ve yargı süreci bakımından ciddi sorunlara yol açacağının kaydedildiği raporda şu ifadelere yer verildi: "Teftiş kurullarının kaldırılmasıyla delillerin toplanması güçleşecek, suçlar zaman aşımına uğrayacak, yargılama süreci uzayacak ve tıkanacaktır. Ayrıca haksız yere itham edilen kamu görevlileri ve üçüncü kişiler daha uzun süre zan altında kalacak, mağduriyetler giderilemeyecektir. Tasarının bu haliyle yasalaşması suçla mücadele edeceklere değil, sosyal güvenlik kurumlarını soymaya çalışacak menfaat gruplarına ve suçlulara yarar sağlayacaktır. Bütçe büyüklüğü itibariyle devasa bir boyut kazanacak olan Sosyal Güvenlik Kurumu'nda işlevsel bir Teftiş Kurulu'na yer verilmemesi yolsuzluklara zemin hazırlayacaktır". Müfettişlere hak ihlalleri Müfettişlerin raporunda, tasarının teftiş kurullarına karşı tepkisel bir felsefeyle hazırlandığı izlenimini verdiği belirtiliyor. Dünya çapında güçlü denetim yönünde bir eğilim varken Türkiye'de denetimin zayıflatılmak istendiğine işaret edilen raporda, üç sosyal güvenlik kurumunun yetişmiş üst düzey yöneticilerinin de başka kurumlara atanarak tasfiye edileceğine dikkat çekildi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Kamu Yönetimi Temel Yasası'nı Meclis'e geri gönderirken, "Yasada teftiş kurullarına yer verilmemiş olmasını" gerekçeleri arasında göstermiş ve "Teftiş kurullarına yer verilmesinin anayasal bir zorunluluk olduğunu" vurgulamıştı. Müfettişlerin raporunda da, Sezer'in vetosuna gerekçe teşkil eden denetim konusundaki sakıncaların Sosyal Sigortalar Kurumu Yasa Tasarısı'nda da yer aldığına dikkat çekiliyor.
Trilyonlarca lira zararı önlediler SSK Teftiş Kurulu'nun yaptığı 5-6 soruşturma neticesinde SSK'nın trilyonlarca lira zarar etmesi önlendi, kuruma 430 trilyon lira menfaat sağlandı.
Emekli Sandığı Teftiş Kurulu müfettişlerinin yalnızca 2005'te yaptığı soruşturmalar neticesinde 6 trilyon lira sandık zararı saptandı.
Aylıkların banka hesaplarında hareketsiz beklediğini tespit eden Emekli Sandığı Teftiş Kurulu 41.5 trilyon liranın sandığa aktarılmasını sağladı.
Bağ-Kur Teftiş Kurulu sadece 2003 yılında kuruma 6 trilyon lira tutarındaki tetkik ve tahlil bedelinin yersiz fatura edildiğini saptadı.
Yalnızca 2004'te toplam bin 323 adet teftiş, inceleme ve soruşturma yapan teftiş kurulları, kamunun trilyonlarca lira zarara uğramasının önüne geçti.
Yolsuzluklara davetiye Teftiş kurullarının kaldırılmasının suç ve suçluların takibi ve yargı süreci bakımından ciddi sorunlara yol açacağının kaydedildiği raporda şu ifadelere yer verildi: "Teftiş kurullarının kaldırılmasıyla delillerin toplanması güçleşecek, suçlar zaman aşımına uğrayacak, yargılama süreci uzayacak ve tıkanacaktır. Ayrıca haksız yere itham edilen kamu görevlileri ve üçüncü kişiler daha uzun süre zan altında kalacak, mağduriyetler giderilemeyecektir. Tasarının bu haliyle yasalaşması suçla mücadele edeceklere değil, sosyal güvenlik kurumlarını soymaya çalışacak menfaat gruplarına ve suçlulara yarar sağlayacaktır. Bütçe büyüklüğü itibariyle devasa bir boyut kazanacak olan Sosyal Güvenlik Kurumu'nda işlevsel bir Teftiş Kurulu'na yer verilmemesi yolsuzluklara zemin hazırlayacaktır". Müfettişlere hak ihlalleri Müfettişlerin raporunda, tasarının teftiş kurullarına karşı tepkisel bir felsefeyle hazırlandığı izlenimini verdiği belirtiliyor. Dünya çapında güçlü denetim yönünde bir eğilim varken Türkiye'de denetimin zayıflatılmak istendiğine işaret edilen raporda, üç sosyal güvenlik kurumunun yetişmiş üst düzey yöneticilerinin de başka kurumlara atanarak tasfiye edileceğine dikkat çekildi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Kamu Yönetimi Temel Yasası'nı Meclis'e geri gönderirken, "Yasada teftiş kurullarına yer verilmemiş olmasını" gerekçeleri arasında göstermiş ve "Teftiş kurullarına yer verilmesinin anayasal bir zorunluluk olduğunu" vurgulamıştı. Müfettişlerin raporunda da, Sezer'in vetosuna gerekçe teşkil eden denetim konusundaki sakıncaların Sosyal Sigortalar Kurumu Yasa Tasarısı'nda da yer aldığına dikkat çekiliyor.
Trilyonlarca lira zararı önlediler
Evrensel'i Takip Et