Sular mikrop saçıyor

Malatya'nın ardından Şırnak'ta da son iki hafta içerisinde bine yakın kişide ağır ishal vakası görüldüğü açıklandı. Şırnak Valiliği, şehir suyunun içilemez durumda olduğunu bildirdi. Vali Yardımcısı Mümin Öztürk, Sağlık Müdürlüğü'nce Diyarbakır Bölge Hıfzıssıhha Müdürlüğü'ne gönderilen şehir şebeke içme suyu numuneleriyle ilgili sonuçlara göre "şebeke suyunuz içilemez durumda" olduğunu belirtti. Öztürk, Şırnaklıların ikinci bir bildirime kadar şehir suyunu içmemeleri gerektiğini ifade etti. Şırnak Belediye Başkanı Ahmet Ertak ise, geçtiğimiz hafta yağan yağmurun içme suyu şebekesine karışmış olabileceğini ileri sürdü. Kent merkezinde içme suyunu klorlama çalışmalarına ağırlık verildiğini belirten Ertak, Sağlık Müdürlüğü'nce Diyarbakır Bölge Hıfzısıhha Müdürlüğü'ne gönderilen su numunelerinden haberdar olmadığını vurguladı. Ertak, ''bir süre öncesine kadar içme suyumuzda sıkıntı yoktu. Geçen hafta yağan yağmur içme suyu şebekesine karışmış olabilir. Şırnak'ın temiz bir kaynak suyu yok. Mevcut kaynak ise kömür ocakları yakınından geliyor. Oradan da sızma olmuş olabilir. Belediye olarak klorlama çalışmalarına başladık'' diye konuştu.

Giresun'da kaynak suları mikroplu Öte yandan Giresun İl Sağlık Müdürlüğü ise, kentte klorlama yapılan yerler haricinde bulunan kaynak sularının mikroplu olduğunu açıkladı. Konuyla ilgili bilgi veren İl Sağlık Müdürü Dr. Gökçeoğlu, "Tüm su kaynaklarından imkanlarımız doğrultusunda yüzde 80'inden su örnekleri aldık. Klorlama yapılan tüm şebeke sularımızda problem olmadığını tespit ettik" dedi. Klorlama yapılan suların temiz olmasına rağmen kırsal kesimdeki kaynak sularının yüzde 70'e yakınının bakteri (mikrop) içerdiğine dikkat çeken Dr. Gökçeoğlu, "Şunu basa basa söylüyorum. Kaynak sularımızda bakteri tespit ettik. Kaynak sularımız gelişi güzel hazırlandığı için mikrop karışma riski yüksek. Malatya'da yaşanan üzücü olayla karşılaşmak istemiyorsak bu konuda daha dikkatli olmalıyız." diye konuştu. Suyla bulaşan hastalıklarla özellikle çocukların karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Gökçeoğlu, şöyle konuştu; "Her 6 ayda bir su depolarının gözden geçirilmesi ve temizlenmesi gerekiyor. Kaynak sularının klorlama yapılması imkanız Bu suların depolara getirilmesi gerekiyor. Su depoları yapılacaksa kanalizasyon, hayvan gübresi bulunan yerlerin en az 50 metre uzağında yapılmalı. Bunlar yapılmadığı takdirde ölümle sonuçlanan kötü durumlarla karşıya kalabilme riski büyüktür. Bazı ilçelerde klorlama damlalık yöntemiyle yapılıyor. Eski yöntemde istenilen düzeyde olmuyor. Bunu Avrupa normlarına göre otomatik yapmalıyız. Tüm beldede 8 ilçede otomatik klorlama cihazımız yok. Ama risk altında kalınmaktadır"