1 Aralık 2005 23:00
"Derin devlet" tartışması
Boston Globe'da
Boston Globe'da
&url=https://www.evrensel.net/haber/167495/derin-devlet-tartismasi-br-nbsp-nbsp-nbsp-boston-globe-da" target="_blank" rel="nofollow" title="X'te (Twitter) paylaş">
Boston Globe'da
+https://www.evrensel.net/haber/167495/derin-devlet-tartismasi-br-nbsp-nbsp-nbsp-boston-globe-da" target="_blank" rel="nofollow" title="Bluesky'da paylaş">
GÜNÜN YAZILARI
Amerika'da yayınlanan Boston Globe gazetesinde yeralan bir makalede, Güneydoğu'daki bombaların, AB standarlatının kendisine uygulanmasından endişe duyan "derin devletin işi" olduğu yorumu yapıldı.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Uluslararası Çalışmalar Merkezi İcra Direktörü John Tirman tarafından kaleme alınan makalede, Türk güçlerinin "Güneydoğu'daki Kürt bölgelerine" bombalar yerleştirdiği ve patlattığı, böylece "isyancı grup PKK'nın" hâlâ devlet güvenliği için bir tehdit olduğunu göstermeye çalıştığı ifade edildi. "Bunun ortaya çıkan ilk örnek olmadığı" belirtilen yazıda, "Bu tür eylemleri mevcut hükümet yapısı, güvenlik güçleri, istihbarat yetkilileri ve paramiliterlerden oluşan ve AB standartlarını kendilerine de uygulanması gerektiğinden nefret eden 'derin devlet' yapıyor" ifadeleri yer aldı.
'Kılavuzlu demokrasi' Yazıda ayrıca Türkiye'nin "1920'lerden bu yana resmen bir cumhuriyet olduğu, ancak Türkiye'deki demokrasinin kılavuzlu bir demokrasi olduğu belirtildi. Gazete, bu kılavuzun da "ordunun demir yumruğu" olduğu görüşü dile getirildi. Tirman, 50 civarında yazar ve yayıncının "devlete hakaret"ten yargılanmasının söz konusu olduğunu, bu kişilerin "suçunun" ise, Kürt sorunu veya Ermeni soykırımı hakkında araştırmalar yürütmek ve yayınlamak olduğunu belirtti. Tirman, 1997'de kendisinin yazdığı bir kitabın Türkçe yayıncısı Fatih Taş'ın da yargı tehdidi altında olduğunu belirterek, kitabında sadece, savaş nedeniyle İstanbul'a göç eden Kürtlerin durumunu gözler önüne serdiğini belirtti. Türkiye'deki anayasanın 1980 askeri darbesinin ardından hazırlandığı aktarılan yazıda, Türkiye'deki siyasilerin de askeri rahatsız etmek istemediği belirtildi. Gazete, Türkiye'deki başbakanların askerlerce indirildiğini hatta öldürüldüğünü belirtti. Türkiye'nin AB üyeliğine en büyük destekçinin ABD olduğu ve Türkiye'nin yıllar boyunca İsrail ve Mısır'ın ardından ABD'den en çok askeri yardım alan ülke olduğu belirtilen yazıda, buna karşın Türkiye'de Amerikan karşıtlığının arttığı ve "Türkiye'nin aldığı Amerikan silahlarının, 40 bin kişinin ölümüne neden olan ve Türkiye'nin Kürtlerle yürüttüğü iç savaşta kullanıldığı" görüşü dile getirildi. Şu anda da ABD Hükümeti'nin Irak'ta, özellikle de petrol yatağı Kerkük'te, Kürtler'i desteklediği belirtilen haberde, Türkiye'nin de Kerkük'ün Kürtler'in eline geçmemesi için çağrıda bulunduğu belirtildi. Gazete, Kerkük'ün Kürt kontrolüne geçmesi halinde de Türkiye'nin "askeri müdahalede bulunabileceğini, petrol boru hatlarını durdurabileceğini, su kaynaklarını kapatabileceğini ve milislerle ölüm mangalarını destekleyebileceğini" öne sürdü. John Tirman'ın yazısında, son olarak "Yani Amerika, kendisini bizzat eğittiği ve güçlendirdiği bir ordu tarafından hayal kırıklığına uğratılmış bir konumda buldu" ifadeleri yer aldı. Yazıda, Atatürk de "aşırı milliyetçi" bir lider olarak anıldı.
'Kılavuzlu demokrasi' Yazıda ayrıca Türkiye'nin "1920'lerden bu yana resmen bir cumhuriyet olduğu, ancak Türkiye'deki demokrasinin kılavuzlu bir demokrasi olduğu belirtildi. Gazete, bu kılavuzun da "ordunun demir yumruğu" olduğu görüşü dile getirildi. Tirman, 50 civarında yazar ve yayıncının "devlete hakaret"ten yargılanmasının söz konusu olduğunu, bu kişilerin "suçunun" ise, Kürt sorunu veya Ermeni soykırımı hakkında araştırmalar yürütmek ve yayınlamak olduğunu belirtti. Tirman, 1997'de kendisinin yazdığı bir kitabın Türkçe yayıncısı Fatih Taş'ın da yargı tehdidi altında olduğunu belirterek, kitabında sadece, savaş nedeniyle İstanbul'a göç eden Kürtlerin durumunu gözler önüne serdiğini belirtti. Türkiye'deki anayasanın 1980 askeri darbesinin ardından hazırlandığı aktarılan yazıda, Türkiye'deki siyasilerin de askeri rahatsız etmek istemediği belirtildi. Gazete, Türkiye'deki başbakanların askerlerce indirildiğini hatta öldürüldüğünü belirtti. Türkiye'nin AB üyeliğine en büyük destekçinin ABD olduğu ve Türkiye'nin yıllar boyunca İsrail ve Mısır'ın ardından ABD'den en çok askeri yardım alan ülke olduğu belirtilen yazıda, buna karşın Türkiye'de Amerikan karşıtlığının arttığı ve "Türkiye'nin aldığı Amerikan silahlarının, 40 bin kişinin ölümüne neden olan ve Türkiye'nin Kürtlerle yürüttüğü iç savaşta kullanıldığı" görüşü dile getirildi. Şu anda da ABD Hükümeti'nin Irak'ta, özellikle de petrol yatağı Kerkük'te, Kürtler'i desteklediği belirtilen haberde, Türkiye'nin de Kerkük'ün Kürtler'in eline geçmemesi için çağrıda bulunduğu belirtildi. Gazete, Kerkük'ün Kürt kontrolüne geçmesi halinde de Türkiye'nin "askeri müdahalede bulunabileceğini, petrol boru hatlarını durdurabileceğini, su kaynaklarını kapatabileceğini ve milislerle ölüm mangalarını destekleyebileceğini" öne sürdü. John Tirman'ın yazısında, son olarak "Yani Amerika, kendisini bizzat eğittiği ve güçlendirdiği bir ordu tarafından hayal kırıklığına uğratılmış bir konumda buldu" ifadeleri yer aldı. Yazıda, Atatürk de "aşırı milliyetçi" bir lider olarak anıldı.
Evrensel'i Takip Et