Kadınlar için umut oldu

Demokratik Toplum Partisi (DTP) Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, eşbaşkanlığının kadınlar tarafından sevinçle, umutla, "Sizin orada olmanız, bizim de orada olmamızı ifade ediyor. Doğru temsil edileceğimizi düşünüyoruz. Orada bir sesimiz oldu" sözleriyle karşılandığını söyledi. Oldukça heyecanlı olan Tuğluk, bunun kadının birden bire ortaya çıkan bir kazanımı değil, uzun bir mücadelenin sonucu olduğunu da ifade etti. Aysel Tuğluk, sorularımızı yanıtladı. Sürece baktığımızda, oluşturduğunuz partilerde kadın başkan olarak bir ilksiniz. Nasıl bir duygu bu. İleriye dönük nasıl bir mesaj veriyor. Öncelikle, tabii güzel bir duygu. Bu, kadının birden bire ortaya çıkan bir kazanımı değil. Uzun bir mücadelenin getirdiği bir sonuç. Dolayısıyla emekler, fedakarlıklar var bu kazanımda. Kadın en çok düşürülmüş, köleleştirilmiş, yaşamdan dışlanmış bir kesimi oluşturuyor. Bu koşullarda kadınlar, özellikle Kürt kadınları bu gerçekliği görme noktasında bir bilinçlenme ve aydınlanma sürecine girdiler. Bir yandan ulusal, toplumsal sorunlarla mücadeleyi yürütürken, kadının bu mücadelede de etkin olabilmesi için, kendisinin öncelikle cins kimliği temelinde farkında olması, toplumsal gerçekliği konusunda bir bilinç sürecinden geçmesi gerektiğini de gördü ve bunu başardı. Bu, beraberinde kadınlar olarak özgün örgütlenme sürecini getirdi. Bu boyutuyla önemli gelişmelerin yaşandığı, özellikle gerici, baskıcı, kadını yok sayan, ötekileştiren uygulamalara bir direniş verdi. Tabii ki kadının yaşamın her alanına kendi kimliği, bilinci ile giriş yapması kolay gelişecek bir süreç değil. Süreç devam ediyor ve umut verici bir süreç olduğunu düşünüyorum. DTP kadın sorununu, parti tüzüğünde, programında çok detaylı ele alındı. Özgün bir örgütlenmenin, kadın meclislerinin öngörülmüş olması da bu soruna bakışın bir sonucu. Eşbaşkanlık da bununla bağlantılı. Kadın iradesinin de siyasal kurumlaşmaların bütün boyutlarında yer almasının, bu değişim sürecinde kadının etkin ve yetkin olacağı tespit edildiği için erkeklerle bu iradeyi paylaşmak adına bunu gerçekleştirdik. Ne tür tepkiler aldınız? Öncelikle halktan olumlu tepkiler geldi. Her yerden, köylerden bile arayanlar oldu. Kadınlar, evinin içinde, ama böyle bir gelişmeyi izlediğinde duyduğu mutluluğu ifade ettiler. Örneğin ne dediler? "Oralarda bizim sesimiz daha fazla duyulacak mı" dediler..? Tabii aynen o cümlelerle ifade edildi. 'Sizin orada olmanız, bizim de orada olmamızı ifade ediyor. Doğru temsil edileceğimizi düşünüyoruz' dediler. Orada bir sesimiz oldu. Yani bu boyutuyla gerçekten çok önemseniyor. Pekçok yerden de oldukça olumlu tepki gelişti. Bir ilki, bir yeniyi Kürt kadınlarının gerçekleştirmiş olması çok sevindirici bulundu. Sadece Kürt kadınları değil, tüm kadınlara, hatta erkeklere de nasıl bir parti, yönetim vaadediyorsunuz? Temel hedefiniz ne? DTP Türkiye'deki tüm kadınların partisi aslında. Yani özgürlük ve eşitlik isteyen herkesin partisi dediğimize göre, en çok özgürlük ve eşitliğe ihtiyacı olan kadınlar. Dolayısıyla partimizin öncelikli stratejik noktasının bu olduğunu daha önce de belirtmiştim. Şu çok önemli, bir defa temel hedef, bütün kadın kurumları, yapılarıyla Türkiye'de kadının siyasal yaşamdaki rolünü, varlığını nasıl artırabiliriz. Türkiye'nin demokratik değişim ve dönüşümündeki gücünü nasıl etkin kılabiliriz noktasında ortak tartışma platformları yaratılması gerektiğini düşünüyorum. Kadının kendi özgün örgütlenmesi, bir irade ve güç haline gelmesi mutlaka çok öncelikli ama, Türkiye'nin genel sorunları noktasında da nasıl bir toplum, nasıl bir yaşam sorularına da yanıt araması ve çözümler üretmesi gerekiyor. Çünkü kadının en çok kendini ifade edebileceği, hak ve özgürlüklerini kazandıracak sistem demokratik bir sistemdir. Demokratik bir Türkiye için kadınlar ne yapmalıdır sorusuna yanıtlar ve çözümler üretecek bir süreci izlememiz gerekiyor. Müthiş, bu değişimi yaratabilecek müthiş bir kadın potansiyeli olduğunu görüyorum ama yine her alanda olduğu gibi bu alanda da kadın gücünün birleşmesi gerekiyor. Bu gücün bir araya getirilmesi noktasında bir çaba, organizasyonun içerisinde olmak... Tabii ki, DTP içerisinde bu kadın gücünü, siyasette değişim ve dönüşüm yaratabilecek bu gücü oluşturabilmek, bu birlikteliği yakalayabilmek... gelişim sürecini gerçekleştirebilirsek, önümüzdeki dönemlerde çok daha etkin bir güce dönüşebiliriz.