25 Kasım 2005 22:00
İtalya'da milyonların grevi
İtalya hükümetinin kamu harcamalarını budayan bütçe tasarısı, bir günlük genel grevle protesto edildi. Greve kamuda çalışan 12 milyona yakın işçi ve emekçi katıldı.
İtalya'da kamu işçileri, hükümetin önerdiği bütçe tasarısına karşı greve çıktılar. Dün gerçekleştirilen grev, en çok toplu taşımacılığı etkiledi. Hiçbir tren sefere çıkmazken, havaalanlarında da uzun rötarlar yaşandı. Havayolu şirketi Alitalia, 200'den fazla seferini iptal etti. Otobüslerin çalışmaması nedeniyle vatandaşlar işlerine saatleri bulan gecikmelerle ulaşabildiler. Kamu binaları gün boyunca kapalı kalırken, hastanelerde sadece acil vakalara bakıldı. Bankalar ve posta merkezleri de grevden etkilendi. Grevi, toplam üye sayısı 12 milyonu bulan üç büyük sendika konfederasyonu düzenliyor. Sendikalar, Başbakan Silvio Berlusconi hükümetinin "yanlış alanlarda bütçe kesintisi yaptığını" belirterek, halka acı reçete dayatıldığını belirtiyorlar.
Starbucks'da ilk grev Öte yandan, ABD'li hazır kahve zinciri "Starbucks"un Yeni Zelanda'daki şubelerinin 10'unda grev ilan edildi. Sendikalaşma ve ücret artışı talepleriyle greve çıkan işçiler, 1970'de kurulan ABD'li tekelin bünyesinde ilk grevi gerçekleştirmiş oldu. Geçen hafta Auckland kentine bağlı Karangahape semtinde bulunan Starbucks'ta başlayan grev, kısa bir süre sonra kentin tamamına yayıldı. Sendikal haklar, ücret artışı ve iş koşullarının düzeltilmesi için greve çıktıklarını belirten Starbucks çalışanları sözcüsü Simon Oosterman, "Düşük maaş, aşırı mesai ve özlük haklarının yokluğu, Auckland Starbucks mağazalarındaki işçilerin dayanışma duygularını artırdı. Bir mağazada başlayan grev, iki gün içerisinde tüm kente yayıldı ve 10 şubede grev ilan edildi" diye konuştu. Oosterman, "Starbucks çalışanları, sadece kendileri için değil, kentte bulunan fast-food mağazalarında çalışan tüm işçiler için de endişe duyuyor. Bu yüzden maaş artışları ile ilgili bir kampanya başlattık ve geçtiğimiz günlerde Starbucks çalışanlarından oluşan 10 kişilik bir işçi komitesi Kentucky Fried Chicken, Pizza Hut ve McDonald's mağazalarını ziyaret ettik" dedi. Starbucks çalışanlarının, talepleri kabul edilinceye değin direnileceğini vurgulayan Oosterman, "Ne zaman ki Starbucks yönetimi, işçilerin durumunu anlar ve koşulları düzeltir, işte o an grev biter" ifadelerini kullandı.
İyi bir örnek Öte yandan, New York'taki Starbucks Sendikaları Genel Başkanı Daniel Gross, Auckland'daki grevin, dünya çapındaki fast-food şubelerinde uygulanan ağır koşulların değişmesi ve burada çalışan işçilerin kölelik koşullarından kurtulması açısından iyi bir fırsat olduğunu söyledi. Gross, "Dünyanın neresinde olursa olsun, Starbucks çalışanları düşük ücrete ve kölelik koşullarına mahkûm ediliyorlar. İşçiler, saatlerce çalıştırıldığı gibi, fazla mesaiden dolayı ekstra ücret alamıyorlar. Bu şartlar altında, grevin tüm Starbucks şubelerine örnek olacağını umuyorum" dedi. Starbucsk gibi uluslararası şirketlerin, bulundukları ülkelerdeki ucuz işgücünü kullanarak, devleştiğinin altını çizen Gross, "Mücadelemiz, sosyal adaletsizliğin ortadan kaldırılmasını ve yoksul ile zengin arasındaki gelir adaletsizliğinin ortadan kaldırılmasını amaçlıyor" diye konuştu. Dünyanın 11 ülkesinde toplam 184 mağazası bulunan Starbucks'ın, Türkiye'de de şubeleri bulunuyor.
Starbucks'da ilk grev Öte yandan, ABD'li hazır kahve zinciri "Starbucks"un Yeni Zelanda'daki şubelerinin 10'unda grev ilan edildi. Sendikalaşma ve ücret artışı talepleriyle greve çıkan işçiler, 1970'de kurulan ABD'li tekelin bünyesinde ilk grevi gerçekleştirmiş oldu. Geçen hafta Auckland kentine bağlı Karangahape semtinde bulunan Starbucks'ta başlayan grev, kısa bir süre sonra kentin tamamına yayıldı. Sendikal haklar, ücret artışı ve iş koşullarının düzeltilmesi için greve çıktıklarını belirten Starbucks çalışanları sözcüsü Simon Oosterman, "Düşük maaş, aşırı mesai ve özlük haklarının yokluğu, Auckland Starbucks mağazalarındaki işçilerin dayanışma duygularını artırdı. Bir mağazada başlayan grev, iki gün içerisinde tüm kente yayıldı ve 10 şubede grev ilan edildi" diye konuştu. Oosterman, "Starbucks çalışanları, sadece kendileri için değil, kentte bulunan fast-food mağazalarında çalışan tüm işçiler için de endişe duyuyor. Bu yüzden maaş artışları ile ilgili bir kampanya başlattık ve geçtiğimiz günlerde Starbucks çalışanlarından oluşan 10 kişilik bir işçi komitesi Kentucky Fried Chicken, Pizza Hut ve McDonald's mağazalarını ziyaret ettik" dedi. Starbucks çalışanlarının, talepleri kabul edilinceye değin direnileceğini vurgulayan Oosterman, "Ne zaman ki Starbucks yönetimi, işçilerin durumunu anlar ve koşulları düzeltir, işte o an grev biter" ifadelerini kullandı.
İyi bir örnek Öte yandan, New York'taki Starbucks Sendikaları Genel Başkanı Daniel Gross, Auckland'daki grevin, dünya çapındaki fast-food şubelerinde uygulanan ağır koşulların değişmesi ve burada çalışan işçilerin kölelik koşullarından kurtulması açısından iyi bir fırsat olduğunu söyledi. Gross, "Dünyanın neresinde olursa olsun, Starbucks çalışanları düşük ücrete ve kölelik koşullarına mahkûm ediliyorlar. İşçiler, saatlerce çalıştırıldığı gibi, fazla mesaiden dolayı ekstra ücret alamıyorlar. Bu şartlar altında, grevin tüm Starbucks şubelerine örnek olacağını umuyorum" dedi. Starbucsk gibi uluslararası şirketlerin, bulundukları ülkelerdeki ucuz işgücünü kullanarak, devleştiğinin altını çizen Gross, "Mücadelemiz, sosyal adaletsizliğin ortadan kaldırılmasını ve yoksul ile zengin arasındaki gelir adaletsizliğinin ortadan kaldırılmasını amaçlıyor" diye konuştu. Dünyanın 11 ülkesinde toplam 184 mağazası bulunan Starbucks'ın, Türkiye'de de şubeleri bulunuyor.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
