14 Ekim 2005 21:00
Sendikalar somut karar bekliyor
Emek Platformu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı'nın Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başlanmasına rağmen sonuç alıcı bir eylem kararı açıklamadı. Hükümete "tasarı üzerinde mutabakat yok, görüşmeleri askıya al" çağrısı yapmakla yetinen platform, pazartesi günü Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu ile bir kez daha görüşecek. Talepleri kabul edilmezse, önümüzdeki hafta yeniden toplanacağını ve taşra yöneticilerini Ankara'ya çağıracağını açıklayan EP'in bu kararı tartışma yarattı.
Türk-İş, DİSK ve KESK'e bağlı sendikaların birçoğu, görüşmeden olumlu sonuç çıkmayacağı konusunda hemfikir. Sözü edilen tarzda bir Ankara eyleminden ne sonuç beklendiğini bilmeyen sendikacılar, bütünlüklü ve sürekli bir mücadele programı çıkarılmasını istiyor.
Platforma bağlı örgütlerin tüm yöneticileriyle Ankara'da yapılacak toplantıda eylem şekillerinin ve takviminin kararlaştırılacağını söyleyen Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, bunu "kararların tabana yayılması açısından bir adım" olarak değerlendirdi. Türkel, kararları birkaç gün içinde üyelerine duyurabileceklerini, uzun süreli bir çalışmaya ihtiyaç duymadıklarını söyledi.
Eylemsiz olmaz Haber-İş Genel Başkanı Cengiz Teke ise "taşra yöneticilerinin Ankara'ya çağrılmasında neyin amaçlandığını bilmediklerini" söyledi. Teke, "Eğer yöneticilerle konuşulup geri döndüklerinde eylem hazırlığı yapacaklarsa olumlu olur. EP son dönemde sessiz kalıyor. Görüşmelerle mesafe kat edilemez. Eylem yapılmadığı sürece hiçbir saldırının karşısında durulamaz" diye konuştu. Deri-İş Genel Başkanı Yener Kaya da alınan her karara uymaya hazır olduklarını söyledi. Hükümetin görüşme talebi nedeniyle beklediklerini belirten Genel-İş Genel Başkanı Mahmut Seren, önümüzdeki günlerde eylem kararı çıkacağını belirtti. "İstediğimiz zaman tabanı alınacak eylem kararlarına katacak güçteyiz" diyen Seren, yöneticilerin Ankara'ya çağrılması" kararının "taşralardaki gücü görmek" amacı taşıdığını ifade etti.
Tüm bileşenler alanlarda olmalı Sermayenin bütünlüklü saldırıları karşısında emek hareketinin parçalı yapısını sürdürdüğünü ifade eden SES Genel Başkanı Köksal Aydın da şunları söyledi: "Biz SES ve KESK olarak üzerimize düşen her sorumluluğu yerine getirme kararlılığındayız. Umar ve dileriz ki Emek Platformu da hiç olmazsa şu ana kadar aldığı kararın arkasında durur. Merkezi kadro eylemine EP de itiraz etmiyor. Bakalım, yaşayarak göreceğiz. Kamuoyu desteğini de almak zorundayız." Tasarının KESK'in görüş ve önerileri dikkate alınmadan hazırlandığını söyleyen BES Genel Başkanı Bülent Kaya, Emek Platformu'nun tasarının geri çekilmesi konusunda kararlı olmasını istedi. "Eğer EP'in talebi kabul edilmez ve tasarı geri çekilmezse EP tüm bileşenleriyle alanlarda olmalıdır" diyen Kaya, mücadelenin sonuç alıncaya kadar sürmesi gerektiğini dile getirdi.
SALDIRININ MUHATABI BÜTÜN EMEKÇİLER Görüşmeden sonuç çıkmayacağını söyleyen Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, "hükümetin sosyal güvenliği tavsiye etmeyi kafasına koyduğunu, dolayısıyla beklemek yerine net bir tavır koymak gerektiğini" ifade etti. İşyerlerinde özelleştirmeyle birlikte sosyal güvenlik konusunu da anlattıklarını kaydeden Öztaşkın, dönemsel tepki yerine hedefleri belirli, programlı bir mücadelenin ortaya konması gerektiğini vurguladı. "Taşra yöneticilerinin Ankara'ya çağırılması kararının ne anlam taşıdığını bilmediğini" dile getiren Öztaşkın, "Ankara'ya birileri çağrılacaksa konunun muhatapları çağrılmalıdır. Saldırı bütün çalışanlara, dolayısıyla bütün çalışanların çağrılması gerekiyor" diye konuştu.
GEÇİŞTİRME DEĞİL SÜREKLİ EYLEM Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, tasarının uzun süre önce IMF ve DB tarafından hazırlandığını, hükümetin ciddi bir değişiklik yapamayacağını söyledi. Sürekliliği olan bir eylem programı hazırlanması ve herkesin katılımının sağlanması gerektiğini belirten Serdaroğlu, Birleşik Metal-İş ve DİSK üyelerinin alınacak eylem kararlarına uyacak durumda olduklarını bildirdi. Serdaroğlu, "Yöneticilerin Ankara'ya çağrılması geçiştirmedir. Uzun vadede bir şey yapılması lazım. Türk-İş geçmişte yaptığı hataları tekrarlamamalı, EP'in aldığı kararlara Türk-İş sarılırsa diğer konfederasyonlar daha çok sarılır" dedi.
ARTIK BEKLENECEK BİR DURUM KALMADI Sosyal güvenlikle ilgili yürütülecek mücadele kapsamında EP'den büyük beklentileri olduğunu belirten Eğitim Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, "Koskoca federasyonların, sendikaların oluşturduğu birlikler sessiz durdukça, sendikaların tek başına bu işi götürmeleri mümkün değil. Bu yasaya karşı 1999'da olduğu gibi büyük bir eylem yapmak gerekiyor. İşçilerin, emekçilerin hizmetten gelen gücünü kullanması gerekiyor. Artık beklenecek bir durum kalmadı" dedi. EP'in hareketsizliğinin hükümetin işini kolaylaştırdığını belirten Dinçer, muhalif ve militan bir mücadelenin örgütlenmesinin zorunlu olduğunu söyledi.
Eylemsiz olmaz Haber-İş Genel Başkanı Cengiz Teke ise "taşra yöneticilerinin Ankara'ya çağrılmasında neyin amaçlandığını bilmediklerini" söyledi. Teke, "Eğer yöneticilerle konuşulup geri döndüklerinde eylem hazırlığı yapacaklarsa olumlu olur. EP son dönemde sessiz kalıyor. Görüşmelerle mesafe kat edilemez. Eylem yapılmadığı sürece hiçbir saldırının karşısında durulamaz" diye konuştu. Deri-İş Genel Başkanı Yener Kaya da alınan her karara uymaya hazır olduklarını söyledi. Hükümetin görüşme talebi nedeniyle beklediklerini belirten Genel-İş Genel Başkanı Mahmut Seren, önümüzdeki günlerde eylem kararı çıkacağını belirtti. "İstediğimiz zaman tabanı alınacak eylem kararlarına katacak güçteyiz" diyen Seren, yöneticilerin Ankara'ya çağrılması" kararının "taşralardaki gücü görmek" amacı taşıdığını ifade etti.
Tüm bileşenler alanlarda olmalı Sermayenin bütünlüklü saldırıları karşısında emek hareketinin parçalı yapısını sürdürdüğünü ifade eden SES Genel Başkanı Köksal Aydın da şunları söyledi: "Biz SES ve KESK olarak üzerimize düşen her sorumluluğu yerine getirme kararlılığındayız. Umar ve dileriz ki Emek Platformu da hiç olmazsa şu ana kadar aldığı kararın arkasında durur. Merkezi kadro eylemine EP de itiraz etmiyor. Bakalım, yaşayarak göreceğiz. Kamuoyu desteğini de almak zorundayız." Tasarının KESK'in görüş ve önerileri dikkate alınmadan hazırlandığını söyleyen BES Genel Başkanı Bülent Kaya, Emek Platformu'nun tasarının geri çekilmesi konusunda kararlı olmasını istedi. "Eğer EP'in talebi kabul edilmez ve tasarı geri çekilmezse EP tüm bileşenleriyle alanlarda olmalıdır" diyen Kaya, mücadelenin sonuç alıncaya kadar sürmesi gerektiğini dile getirdi.
SALDIRININ MUHATABI BÜTÜN EMEKÇİLER Görüşmeden sonuç çıkmayacağını söyleyen Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, "hükümetin sosyal güvenliği tavsiye etmeyi kafasına koyduğunu, dolayısıyla beklemek yerine net bir tavır koymak gerektiğini" ifade etti. İşyerlerinde özelleştirmeyle birlikte sosyal güvenlik konusunu da anlattıklarını kaydeden Öztaşkın, dönemsel tepki yerine hedefleri belirli, programlı bir mücadelenin ortaya konması gerektiğini vurguladı. "Taşra yöneticilerinin Ankara'ya çağırılması kararının ne anlam taşıdığını bilmediğini" dile getiren Öztaşkın, "Ankara'ya birileri çağrılacaksa konunun muhatapları çağrılmalıdır. Saldırı bütün çalışanlara, dolayısıyla bütün çalışanların çağrılması gerekiyor" diye konuştu.
GEÇİŞTİRME DEĞİL SÜREKLİ EYLEM Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, tasarının uzun süre önce IMF ve DB tarafından hazırlandığını, hükümetin ciddi bir değişiklik yapamayacağını söyledi. Sürekliliği olan bir eylem programı hazırlanması ve herkesin katılımının sağlanması gerektiğini belirten Serdaroğlu, Birleşik Metal-İş ve DİSK üyelerinin alınacak eylem kararlarına uyacak durumda olduklarını bildirdi. Serdaroğlu, "Yöneticilerin Ankara'ya çağrılması geçiştirmedir. Uzun vadede bir şey yapılması lazım. Türk-İş geçmişte yaptığı hataları tekrarlamamalı, EP'in aldığı kararlara Türk-İş sarılırsa diğer konfederasyonlar daha çok sarılır" dedi.
ARTIK BEKLENECEK BİR DURUM KALMADI Sosyal güvenlikle ilgili yürütülecek mücadele kapsamında EP'den büyük beklentileri olduğunu belirten Eğitim Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, "Koskoca federasyonların, sendikaların oluşturduğu birlikler sessiz durdukça, sendikaların tek başına bu işi götürmeleri mümkün değil. Bu yasaya karşı 1999'da olduğu gibi büyük bir eylem yapmak gerekiyor. İşçilerin, emekçilerin hizmetten gelen gücünü kullanması gerekiyor. Artık beklenecek bir durum kalmadı" dedi. EP'in hareketsizliğinin hükümetin işini kolaylaştırdığını belirten Dinçer, muhalif ve militan bir mücadelenin örgütlenmesinin zorunlu olduğunu söyledi.
Evrensel'i Takip Et