07 Ekim 2005 21:00

Durakkonducular hastalıkla boğuşuyor

Güzeltepe Mahallesi'nde otobüs durağında yaşayan ve kendilerine 'durakkonducu' diyen aileler hastalıkla boğuşuyor. Kirada oturdukları gecekonduların yıkılmasının ardından 2.5 aydır otobüs durağında kalan 6 ailenin fertleri enfeksiyon kaparak hastalanmaya başladı.

Paylaş
Güzeltepe Mahallesi'nde otobüs durağında yaşamak zorunda bırakılan ve kendilerini 'durakkonducu' olarak adlandıran aileler hastalıkla boğuşuyor. Kirada oturdukları gecekonduların yıkılmasının ardından 2.5 aydır yıkılan evlerinin karşısında bulunan otobüs durağında yaşam mücadelesi veren 6 ailenin fertleri, havaların soğumasıyla birlikte enfeksiyona bağlı hastalıklara yakalandılar. Durakta yaşayan 78 yaşındaki Fatma Durmuş, önceki gün hastalanarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. Barınma haklarını isteyen ve sokağa mahkum edilmelerini protesto eden aileler dün saat 13.00'te Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamayı okuyan Leyla Güzel de açıklamanın ardından fenalaşarak acile kaldırıldı.

Belediyeye çağrı Güzel yaptığı açıklamada kendilerini durakta yaşamak zorunda bırakanlara seslenerek, "İnsanca yaşanılır kontularda barınma hakkımızı istiyoruz. Büyükşehir Belediyesi bir an önce bu sorunu çözmelidir" dedi. Havaların soğumasıyla birlikte çocukların ve yaşlıların sağlıklarının bozulduğuna dikkat çeken Güzel, havaların daha da soğumasıyla ölüme mahkum edileceklerini söyledi. Belediyenin, 'Kentsel Dönüşüm Projesi' kapsamında oturdukları gecekonduları yıkmasının ardından sokakta kalan aileler, belediyenin sosyal konutlardan kendilerine uygun kira karşılığında yer göstermesini talep ediyorlar.

src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


FAKİRLİĞİN FOTOĞRAFIDerya Karaçoban Eskiden kültürel ve dini yönüyle öne çıkan ramazan ayı, artık yoksulluk kuyrukları ve izdiham görüntüleriyle anılıyor. Diyarbakır Kızılay Derneği'nin yoksul ailelere yaptığı yemek yardımı sırasında yaşananlar, bölgedeki açlık ve fakirliği çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Kızılay Derneği'nin yemek yardımından yararlanmak isteyen yoksullar, sabah saat 06:30'da aşevinin önünde kuyruğa giriyor. Biz de onlarla birlikteyiz. Kalabalığın hemen hemen tamamı kadınlardan oluşuyor. Objektiflerin patlamasıyla birlikte birden gürültü kopuyor. Fotoğraf makinesini gören kadınlar, yüzlerini tülbentle örtüyor, bazıları da yüzünü çeviriyor... Menüde kuru fasulye ve haşlanmış makarna var. Kimi yere çökmüş beklerken, kimi de öne geçmenin kurnazlıklarını arıyor. Yemeğin verilmeye başlanmasıyla birlikte, ortalık hareketleniyor. Herkes bir an önce yemeğini alıp gitme telaşında. Kadınların bir kısmı eşlerinden habersiz gelmiş yemek almaya. Fotoğraf çektiğimizde bağırıp kızanlar oluyor; "Bir kap yemek için neden rezil ediyorsunuz."

'Mecburiyet' Konuşmaya çekiniyorlar, yanımıza bile yanaşmıyorlar. Kimi de yardım için orada olduğumuzu sanıp, kendilerine dair bilgileri verdikten sonra; "Yardım vereceksiniz değil mi?" diye soruyor. Sevim Kızılkaya, 25 yaşında ve 7 çocuk annesi. Aşevi'nden aldığı yemekle iftarlarını açtığını söylüyor. "Burası olmasa perişan olurduk" diye devam eden Kızılkaya, yardım talebinde bulunmayı da unutmuyor. Yüksel Erol ise 33 yaşında ve 11 çocuk sahibi. Eşi kahvede çalışıyor. Ramazan'dan dolayı kahve kapalı olduğu için geçim sıkıntısı yaşıyor. Eşinden gizleyerek yardım için adını yazdıran Erol, "mecburiyet" diyor aşevine gelişine...


HAFTADA BİR GÜN TATLI Kızılay Tıp Merkezi Müdürü Gülşah Tekin, 800 aileye aşevlerinde yemek yardımı verdiklerini kaydederek, bunun 4-5 bin kişiye karşılık geldiğini söyledi. Günde biri sulu olmak üzere, iki çeşit yemek ve bir buçuk ekmek verdiklerini anlatan Tekin, haftada bir gün de tatlı verdiklerini ifade etti. Yemek için başvuruların çok daha fazla olduğunu, olanaklarıyla ancak 800 aileye verebildiklerini anlatan Tekin, aşevinde yemek yardımının ramazan boyunca devam edeceğini dile getirdi.


İFTARLARINI DEPREM ÇADIRINDA AÇTILAR Bingöl'ün Karlıova ilçesinde mart ve haziran aylarında meydana gelen 4 büyük depremden sonra büyük hasarların meydana gelmesi nedeniyle yaklaşık 8 aydır çadırlarda yaşayan vatandaşlar ilk iftarlarını çadırlarda açtı. Karlıova ilçe merkezi ve köylerinde yaşanan depremlerden sonra evleri hasar gören vatandaşlar evlerinin henüz yapılmaması ve deprem korkusunu üzerinden atamaması nedeniyle hâlâ çadırlarda yaşıyor. İlk defa ramazan ayını çadırlarda geçirdiklerini belirten Metin Bingöl, "Soğuk havada çadırda yaşamak çok zor hele ramazanı bu çadırlarda geçirmek büyük bir sıkıntı. Gece çok soğuk olmasına rağmen sahura kalktık ama çoluk çocuk perişan olduk. Sahurumuzu sırtımızda yorganlarla yaptık. Hasar tespit raporlarındaki tutarsızlık nedeniyle bu rezaleti çekiyoruz. Bu sıkıntılar ne zaman bitecek. Birkaç gün sonra 2 metre kar yağdığında ne yapacağız" diye konuştu Karlıova Belediye Başkanı Muzaffer Gölen de ramazan ayının gelmesiyle vatandaşların çok zor durumda olduğunu belirterek, bugüne kadar imkanlar dahilinde vatandaşlara yardımcı olmaya çalıştıklarını söyledi. Gölen, "Havalar iyice soğumaya başladı. Depremzedeler çok zor durumda. Bu soğuk havaya rağmen vatandaşlar ramazan ayını çadırda geçiriyor. Tüm yetkililerin ramazan ayını da göz önüne alarak depremzedelerin sıkıntılarına çözüm bulmasını bekliyoruz. Kış mevsimi geldi, şartlar gittikçe kötüleşiyor" dedi.


'ET KAMPANYASI'NA 30 BİN KİŞİ BAŞVURDU Kasaplar Odası, Diyarbakır'da ramazan ayı dolayısıyla "Et Girmeyen Ev Kalmasın" isimli bir kampanya başlattı. Ramazanın ilk gününde kampanyadan faydalanmak için 30 bin kişi başvuruda bulundu. Yapılacak bu çalışmayla 200 bin ailenin evine et girmesi hedefleniyor. Nobel Barış Ödülü'ne layık gösterilen ve bölgedeki kan davalarının barışla sonuçlanması için büyük çaba harcayan Diyarbakır Kasaplar ve Besiciler Odası Başkanı Sait Şanlı, başlattıkları kampanyaya zengin işadamlarının destek vermesini istedi. Ramazan ayının ilk gününde yardımdan yararlanmak için 30 bin başvuru aldıklarını kaydeden Şanlı, "Bağışlanan hayvanları kestikten sonra etleri 2'şer kilolar halinde poşetlere koyup ihtiyaç sahiplerine dağıtıyoruz. Diyarbakır'da yoksul insanları tespit etmek için 46 mahallede yaptığımız araştırmada, 8 ay ve 1 yıl içerisinde evine et girmeyen çok sayıda insan tespit ettik. Ramazanın ilk gününde yardımdan yararlanmak için 30 bin kişi başvurdu. Yapılan yardımların da izdihama neden olmaması için 15 ekip gece önceden tespit edilen adresleri ziyaret edip etleri sağlıklı bir şekilde dağıtıyor" dedi.

ÖNCEKİ HABER

Erdoğan'ın AB şovunda
   gazeteciler darp edildi

SONRAKİ HABER

Mühendisler bugün Ankara'da

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...