Sağduyuya davet

Türkiye'nin çeşitli illerinde Kürtlere karşı gerçekleşen linç girişimleri, toplumun farklı kesimlerinde tartışılmaya devam ediyor. Bölge milletvekilleri, halkı "sağduyu" ve "hoşgörüye" davet ederken; Kürt sorununun şiddetle çözülmeyeceğine dikkat çektiler. Evrensel'e konuşan milletvekilleri ve partilerin Diyarbakır il başkanları, yüzyıllardır birlikte yaşayan Türk ve Kürt halkı arasında bir sorun olmadığını vurguladılar. AKP Şırnak Milletvekili İbrahim Hakkı Birlik, olayları çıkaranları "provokatör" olmakla suçladı. Hükümetin ve devletin güçlü olduğunu ve bu olayların üstesinden geleceğini kaydeden Birlik, sözlerini şöyle sürdürdü; "4-5 gündür Şırnak'tayım. Burada vatandaşlar yüzde 95 bu olaylara karşı. Aydın kesimler, güzel demeçler verirse bu olaylar kendiliğinden sona erecektir."

'Farklılıklarımız olacaktır' AKP Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek ise tansiyonun düşmesi için herkesin sağduyulu olması gerektiğini ifade etti. Hiç olmadık yerlerde eylem yaparak, işyerlerinin camlarını kırarak tansiyonun düşmeyeceğini dile getiren Berdibek, şöyle konuştu; "Burası bir Irak ya da Filistin değil. Konuşarak, düşünerek istemesini bilmeliyiz. Başbakan Erdoğan, Diyarbakır'da son derece güzel mesajlar verdi. Bu sözler birilerini rahatsız mı etti. Acaba demokrasi bize fazla mı geliyor. Bilim insanları, çeşitli kesimler oturup konuşabilir, yorumlar yapılabilir. Farklılıklarımız olacaktır, hepimiz aynı tornadan çıkmış insanlar değiliz, ama ortak noktamız üniter devlet olacaktır."

'Şiddet çözüm değildir' Toplumsal gerilimin hoş olmadığını ve günden güne artan olayların kendisini üzdüğünü anlatan CHP Hakkari Milletvekili Esat Canan, sağduyuya ihtiyaç olduğunu söyledi. Bölgedeki insanların taleplerinin milliyetçilik yerine, hoşgörüyle karşılanması gerektiğini ifade etti. Milletvekili Esat Canan, "İnsanların birbirini anlamaya, hoşgörüye intiyacı var. Başbakan Diyarbakır'daki konuşmasında Kürt sorununu dile getirdi. Demokratik açılımlar için zamana ihtiyaç var. Kürt kesiminin de anlayış göstermesi gerekiyor. Sabırsızlık ve şiddet bu soruna çözüm olmaz. Sağduyuya ihtiyaç var" dedi.

'Kardeşliği bozmak istiyorlar' Kürtlere yönelik linçler, siyasi partilerin Diyarbakır'daki il örgütleri tarafından da tepkiyle karşılandı. AKP, MHP, CHP ve DYP il başkanları, yaşanan olayları, barış ve kardeşliği bozmaya yönelik provokasyon girişimleri olarak değerlendirdiler. AKP Diyarbakır İl Başkanı Abdulrahim Kurt, Kürt ve Türk halkının arasında herhangi bir sorun olmadığını belirterek, "Yaşananlar hoş olmayan şeyler. Gerek Kürt gerekse Türk vatandaşları duyarlı olmaya çağırıyoruz" dedi. Kurt, linç girişimlerini önüne geçmek ve olayların büyümesini engellemek için cezai yaptırımın uygulanması gerektiğini belirterek, hükümetin bu yönde tedbirler alması gerektiğini ifade etti. Kurt, "Bozüyük'te yaşananlarla Diyarbakır'da yaşananlar arasında fark yok. Bunun Kürdü Türkü yok. Halklar kışkırtılmak isteniyor. Karşı karşıya getirilmek isteniyor. Kürdü ve Türkü birbirine düşürmek isteyen kirli eller var. Biz her iki halkında kardeşçe bir arada yaşayabileceğine inanıyoruz" diye konuştu.

---

CHP: HEPİMİZ KARDEŞİZ CHP Diyarbakır İl Başkanı Medeni Öz, linç girişimleri ve yapılan gösterilerin Kürt ve Türk çatışmasına dönüşeceğine dikkat çekti. Yaşananların kışkırtma olduğunu belirten Öz, "Linç saldırıları toplumu gerginliğe itiyor. Aynı şekilde buna karşı yapılan gösteriler de bunun bir parçası durumuna geliyor. Bizler bu ülkede kardeşiz ve kimsenin karşı karşıya gelmesinden yana değiliz. Ülkede Kürt ve Türk ayrımcılığı ortadan kaldırılmalıdır" dedi. Linç girişimlerinin yaşanmasında hükümetin hatasının büyük olduğunu belirten Öz, "O kadar insan Gemlik'e gidiyor. Ancak hükümet hiçbir tedbir almıyor. Bunu birçok kesim sessiz kalmak olarak değerlendirdi. Bize göre devlet bu yönde tedbirler almalıydı" diye konuştu.

DYP: AYDINLAR SESSİZ KALMAMALI DYP Diyarbakır İl Başkanı Galip Ensarioğlu, linç girişimlerinin 3 Ekim'e yönelik bir provokasyon niteliğinde olduğunu ileri sürdü. Kürtleri de Türkleri de sağduyulu olmaya çağırdıklarını belirten Ensarioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü; "Bu gelişmeler kimsenin istemediği etnik çatışmalara dönüşebilir. Bu tehlikenin görülmesi gerekir. Herkesin barışa katkısı olması lazım. Sorunlar demokratik bir çerçevede çözülmelidir. Bu aşamadan sonra hem demokratik kitle örgütlerinin, sivil toplum kuruluşlarının hem aydınların sessiz kalmamaları gerekir. Üzerine düşen rolü yerine getirmeliler..."

MHP: ERDOĞAN SÖZLERİNİN ALTINDA EZİLDİ MHP Diyarbakır İl Başkanı Abdullah Arzakçı, yaşananları AKP Hükümeti'nin yanlış politikalarına bağlıyor. Başbakan Erdoğan kimlik sorunu olduğunu ileri süren Arzakçı, "Erdoğan yaptığı açıklamalarla Kürdü Türkü karşı karşıya getiriyor. 'Kürt sorunu benim sorunumdur' dedi, altında ezildi. Bunların dibini dolduramadığı için bu olaylar yaşandı" diye konuştu. Kendilerinin birlik ve beraberlikten yana olduklarını belirten Arzakçı, kavga ile bir yere varılamayacağını ifade etti.

---

Linçlere karşı suç duyurusu DEHAP İskenderun İlçe Örgütü bir basın açıklaması düzenleyerek Bozüyük'teki linç girişimini protesto etti. Antakya ve İskenderun'da bulunan demokratik kitle örgütü ve sendikaların da destek verdiği basın açıklamasında konuşan DEHAP İl Başkanı Mahmut Aydıncı, Hatay'dan giden tüm insanların yaralı olarak geri geldiklerini hatırlatarak, "Bu olayı şiddetle kınarken suçluların tespit edilerek yargı karşısına çıkarılmasını istiyoruz" dedi. Aydıncı, siyasi iktidarlar bir sorunu çözeceklerse mevcut gerçeklere, herkesin hassasiyetlerine ve herkesin acılarına dikkat etmek durumunda olduklarını, vatandaşların "özde" ve "sözde" diye ayırılmasının yanlış olduğunu belirtti. Bozüyük saldırısında ağır yaralanan DEHAP İskenderun İlçe Başkanı Ahmet Çağan da, saldırının planlı yapıldığını anlatarak, güvenlik güçlerinin saldırılara seyirci kaldıklarını söyledi. İHD İskenderun Şube Başkanı Sadullah Çağlar ise zorlukla ayakta duracak vaziyette basın açıklamasına katıldı. Daha sonra Bozüyük'te saldırıya uğrayanlardan beş kişi savcılığa suç duyurusunda bulunmak üzere emniyete gitti.