Şimdi de şeftali krizi

Rusya ile domates ithalatında Akdeniz meyva sineği nedeniyle yaşanan ve Yeşil Koridor formülüyle çözüme kavuşturulan krizin ardından, bu defa da Rusya'ya ithal edilen şeftalilerin yine Akdeniz meyva sineği gerekçesiyle geri gönderildiği bildirildi. Rus uzmanların Türkiye'deki şeftali depolarında yaptıkları teftişler üzerine bir kısım şeftalinin yerinden geri gönderildiğini açıklayan TZD Genel Başkanı Yetkin, teftişin kasıtlı olduğunu ifade etti. Yetkin, düzenlediği toplantıda, domateste yaşananların bir benzerinin şeftalide yaşandığını söyledi. Rusya'ya ithal edilen şeftalilerin limanlardan geri döndüğünü öğrendiklerini aktaran Yetkin, Türkiye'nin eksikleri olduğunu kabul ettiklerini vurguladı. Domates krizinin Yeşil Koridor denilen, Rus uzmanların gümrüklerde denetim yaptığı yöntemle çözüldüğünü hatırlatan Yetkin, bu defa işin farklı boyutlara getirildiğini, Rus uzmanların şeftali üretilen yörelere gelerek, buralarda depo incelemeleri yaptıklarını ifade etti. Rus uzmanların bu şekilde tespitte bulunmalarının rencide edici olduğunu kaydeden Yetkin, aynı bölgedeki şeftalinin Avrupa Birliği ülkelerine ithal edildiğine ve sorun çıkmadığına dikkat çekti. Rusya'nın bu davranışında samimi olmadığını ifade eden Yetkin, "Bir güvensizlik olabilir, ama bu kadar da olmaz" dedi. Kilosu 130-140 bin TL olan şeftalinin uzun süre korunamadığına, çabuk bozulduğuna dikkat çeken Yetkin, Rus teftişine, "O zaman Rusya gelsin, buradaki meyve bahçelerinde kendisi üretsin" sözleriyle tepki gösterdi.

Üretici zararda Meyve sebzenin ucuzladığı ve daha ucuza da alınabileceği yönündeki haberlere de değinen Yetkin, hem üreticinin hem de tüketicinin zarar ettiğini söyledi. Üreticiden 120 bin TL'ye alınan şeftalinin, tüketiciye 650 bin TL'ye satıldığını, aynı şekilde üreticinin 60-70 bin TL'ye sattığı domatesin tüketiciye 500 bin TL'ye malolduğunu vurgulayan Yetkin, aracıların kazandığını belirterek, sistemin revize edilmesi, Haller Yasası'nın değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

---

EKMEĞE ZAM GELECEK Buğday hasadının tamamlandığını kaydeden Yetkin, 30 milyon ton hububatın yalnızca yaklaşık 3 milyon tonunun TMO tarafından alındığına dikkat çekti. Toplam hububatın en az yüzde 85'ini TMO dışı kuruluşların alacağını belirten Yetkin, dünyada buğday üretimi azalırken Türkiye'nin bu avantajı kullanmadığını dile getirdi. Undaki ve ekmekteki olası fiyat artışlarından üreticinin sorumlu olmayacağını vurgulayan Yetkin, "235 bin liraya buğday alan tüccarın kaça satacağını göreceğiz" dedi.

FINDIĞIN KİLOSU 7 YTL OLMALI Fındık fiyatının açıklanmak üzere olduğunu, ancak ihracatçıların fındık rekoltesini yüksek göstererek, piyasadaki fiyatı düşürmeye çalıştığını söyleyen Yetkin, ihracatçının ayrı, Ticaret Borsası'nın ayrı, Tarım Bakanlığı'nın ayrı fiyat söylediğinden yakındı. Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Ordu Ziraat Odası'nın yaptığı çalışma sonucunda açıklanan rekoltenin 450-500 bin ton olduğunu, bunun da doğru olduğunu belirten Yetkin, buna göre maliyetin kilo başına 3-4 YTL olduğunu, fiyatın da 6-7 YTL olması gerektiğini söyledi.