11 Temmuz 2005 21:00
Barış kültürünü yerleştirmek için...
Didim Uluslararası 2. Sanat Edebiyat Günleri 22 Temmuz'da başlıyor. Yerelden ulusala uzanan bir kültürel altyapıyı oluşturma çabaları, bu yıl uluslararası bir boyut kazanıyor.
Didim Belediyesi, Edebiyatçılar Derneği, Akköy Dergisi, Didim Turizm İşletmecileri Derneği işbirliğiyle gerçekleştirilecek olan Uluslararası 2. Sanat Edebiyat Günleri'ne, Suriye'den, Lübnan'dan ve Filistin'den konuk edebiyatçılar katılacak.
Onur konuğu Cevat Çapan 22 Temmuz'da başlayacak olan etkinliklerin onur konuğu ise Cevat Çapan olacak. Apollon Tapınağı'nda Prof. Dr. Cevat Çapan'a saygı etkinliği ile başlayacak olan programa, konuşmacı olarak, Semih Gümüş, Turgay Fişekçi katılacak. "Kültür ve Sanatın Kent ve Kentlilik Bilincine Oluşumuna Etkisi", "Şiirde Kadın, Kadında Şiir", "Savaşa Karşı Barış Kültürü ve Edebiyat" konulu panellerin düzenleneceği etkinliklere bu yıl ayrıca Sinema Emekçileri'de (Sine-Sen, Filmmor) katılarak film gösterimleri düzenleyecek.
Edebiyat sevgisini geleceğe taşımak Suriye, İran, Lübnan, Filistin gibi komşularımızda barışın tehdit altında olduğu günlerde Didim Uluslararası Sanat ve Edebiyat Günleri'nin savaşa karşı barış kültürünü yerleştirmek uğraşında, önemli bir kazanım olacağını belirten Edebiyatçılar Derneği Genel Başkanı Gökhan Cengizhan, Sanat Edebiyat Günleri'nin düzenlenme anlayışlarını şu şekilde özetliyor: "Didim etkinliğinin, savaşa karşı barış kültürünü yerleştirmek uğraşında, önemli bir kazanım olduğu inancındayız. Edebiyatın ve edebiyatçının gitgide yok edilmeye çalışılan onuru, kamuoyunda yükseltilmeye çalışılıyor. Ülke edebiyatında yer alan kadrolar ve eğilimler arasındaki birlik, dayanışma, bu anlayışla pekiştiriliyor. Yaşadığımız toplumda, gitgide köreltilen edebiyat sevgisi ve bilincini, geleceğe aktarmak, yeni kuşaklara taşımak hedefleniyor".
Edebiyat ve savaş Edebiyat, savaş olgusuna baktığında, savaşan insanları anlattığında, haklı ya da haksız olanı, güçlü ya da güçsüz olanı değil, kendi türünü yok eden düz, sıradan insanı görür diyen Cengizhan şöyle konuştu; "Savaşın asli ürünü, kazananlar ya da kaybedenler değil, yalnızca insan ölüleridir: türü, rengi, ırkı, dili, dini ne olursa olsun, edebiyat, insandan yana, onun yaşama hakkından yana tavır almalıdır. Ancak, edebiyat, her türlü şiddetin, her durumda haksız olduğunu söyleyebilmelidir; her türlü güç kullanımının, her durumda yanlış olduğunu belirtebilmelidir. Değilse: saldırganlığı, yıkıcılığı, şiddeti, terörü, gücü yasallaştırmanın sonsuz olanaklarına müdahale edilemez. Oysa edebiyat, saldırganlığı, yıkıcılığı, şiddeti, terörü, gücü normalleştirme çabalarına müdahale edebilmelidir".
Savaşsız bir dünyaya inanıyoruz Edebiyatçılar olarak, savaşsız bir dünyaya inandıklarını daha doğrusu inanmak istediklerini dile getiren Edebiyatçılar Derneği Başkanı Gökhan Cengizhan, barışı tehdit eden her türlü girişime karşı çıkmak en temel yükümlülükleri olduğunu belirtti.
Onur konuğu Cevat Çapan 22 Temmuz'da başlayacak olan etkinliklerin onur konuğu ise Cevat Çapan olacak. Apollon Tapınağı'nda Prof. Dr. Cevat Çapan'a saygı etkinliği ile başlayacak olan programa, konuşmacı olarak, Semih Gümüş, Turgay Fişekçi katılacak. "Kültür ve Sanatın Kent ve Kentlilik Bilincine Oluşumuna Etkisi", "Şiirde Kadın, Kadında Şiir", "Savaşa Karşı Barış Kültürü ve Edebiyat" konulu panellerin düzenleneceği etkinliklere bu yıl ayrıca Sinema Emekçileri'de (Sine-Sen, Filmmor) katılarak film gösterimleri düzenleyecek.
Edebiyat sevgisini geleceğe taşımak Suriye, İran, Lübnan, Filistin gibi komşularımızda barışın tehdit altında olduğu günlerde Didim Uluslararası Sanat ve Edebiyat Günleri'nin savaşa karşı barış kültürünü yerleştirmek uğraşında, önemli bir kazanım olacağını belirten Edebiyatçılar Derneği Genel Başkanı Gökhan Cengizhan, Sanat Edebiyat Günleri'nin düzenlenme anlayışlarını şu şekilde özetliyor: "Didim etkinliğinin, savaşa karşı barış kültürünü yerleştirmek uğraşında, önemli bir kazanım olduğu inancındayız. Edebiyatın ve edebiyatçının gitgide yok edilmeye çalışılan onuru, kamuoyunda yükseltilmeye çalışılıyor. Ülke edebiyatında yer alan kadrolar ve eğilimler arasındaki birlik, dayanışma, bu anlayışla pekiştiriliyor. Yaşadığımız toplumda, gitgide köreltilen edebiyat sevgisi ve bilincini, geleceğe aktarmak, yeni kuşaklara taşımak hedefleniyor".
Edebiyat ve savaş Edebiyat, savaş olgusuna baktığında, savaşan insanları anlattığında, haklı ya da haksız olanı, güçlü ya da güçsüz olanı değil, kendi türünü yok eden düz, sıradan insanı görür diyen Cengizhan şöyle konuştu; "Savaşın asli ürünü, kazananlar ya da kaybedenler değil, yalnızca insan ölüleridir: türü, rengi, ırkı, dili, dini ne olursa olsun, edebiyat, insandan yana, onun yaşama hakkından yana tavır almalıdır. Ancak, edebiyat, her türlü şiddetin, her durumda haksız olduğunu söyleyebilmelidir; her türlü güç kullanımının, her durumda yanlış olduğunu belirtebilmelidir. Değilse: saldırganlığı, yıkıcılığı, şiddeti, terörü, gücü yasallaştırmanın sonsuz olanaklarına müdahale edilemez. Oysa edebiyat, saldırganlığı, yıkıcılığı, şiddeti, terörü, gücü normalleştirme çabalarına müdahale edebilmelidir".
Savaşsız bir dünyaya inanıyoruz Edebiyatçılar olarak, savaşsız bir dünyaya inandıklarını daha doğrusu inanmak istediklerini dile getiren Edebiyatçılar Derneği Başkanı Gökhan Cengizhan, barışı tehdit eden her türlü girişime karşı çıkmak en temel yükümlülükleri olduğunu belirtti.
Evrensel'i Takip Et