03 Temmuz 2005 21:00
Yılmaz Güney'in Türkçe öyküsüne
Kürtçe jest
Belgesel filmleriyle tanınan Yönetmen Ahmet Soner'in son bir yıllık süre zarfında Diyarbakır ve İstanbul'da çektiği "Pervane", "Lastik" ve "Simit Ustası" adlı kısa ve belgesel filmleri seyirciyle buluştu.
Belgesel filmleriyle tanınan Yönetmen Ahmet Soner'in son bir yıllık süre zarfında Diyarbakır ve İstanbul'da çektiği "Pervane", "Lastik" ve "Simit Ustası" adlı kısa ve belgesel filmleri seyirciyle buluştu. İnsan hikayelerine odaklanan yönetmen, keyifli ve bir o kadar dokunaklı çalışmalara imza atmış. Soner, Yılmaz Güney'in 'Lastik' adlı öyküsünden çektiği kısa film ile usta yönetmene jest yaptığını söylüyor. Atıf Yılmaz, Lütfü Akad, Vedat Türkali, Yılmaz Güney, Yavuz Özkan ve Şerif Gören gibi usta yönetmenlerle çalışan Ahmet Soner, son dönem çalışmalarını beğeniye sundu. "Genç Sinema" hareketinin kurucuları arasında yer alan yönetmen, belgeseller dışında yazdığı senaryo ve kitapları ile de biliniyor. MKM'nin 1995 yılında açtığı Sinema Atölyesi'nde kökleri atılan Mezopotamya Sinema Kolektifi'nde yer alan Ahmet Soner, İstanbul'dan sonra ikinci adımı atılan Diyarbakır'daki Sinema Atölyesi esnasında kısa filmlerin nüvelerinin oluştuğunu söylüyor. Diyarbakır gidiş gelişlerinde Yılmaz Güney'in "Lastik" öyküsünü kısa filme uyarlamaya karar veren Soner, filmin başrolüne Diyarbakırlı çocukları koyuyor. "Türkçe olan öyküyü Yılmaz Güney'e jest olsun diye Kürtçe çektik" diyen Ahmet Soner, öykünün Diyarbakır'da Kürtçe konuştuğunu ifade ediyor. Hikayede geçen olay kahramanının Kürt çocukları olduğunu söyleyen Soner, İstanbul'da filmin bir de Türkçe versiyonunu çekmeyi düşünüyor. Dicle Fırat Kültür Merkezi bünyesindeki çocuk oyuncularla çalışan Soner, başrol oyuncu olarak da Dicle Fırat'ın ayakkabı boyacısını seçmiş. Çocukların oyunculuk konusunda oldukça yetenekli olduklarını ifade eden Soner, keyifli bir çalışma olduğunu vurguluyor. Soner, öyküyü Diyarbakır'da çekmekten memnun.
Bir 'pervane' öyküsü Bir askeri komutan tarafından el konulan pervane için bir köylünün mücadelesini mizahi bir dille anlatan "Pervane" ise, bölgede yaşlı bir adamla yapılmış bir röportajdan ortaya çıkmış. Röportajda adamın Kürtçe ve Türkçe konuştuğunu bu nedenle tam olarak anlayamadığını ifade eden Ahmet Soner, İstanbul'a döndükten sonra ne kadar zengin bir öykü olduğunu fark edip, filmini yapmaya karar veriyor. Tekrar Diyarbakır'a dönerek, adamın izini süren Soner, izin alımının ardından filmi çekmiş. Filmin çekimleri, daha rahat çalışılması açısından İstanbul'un Kıraç beldesinde gerçekleştirilmiş. Ahmet Soner'in bir diğer çalışması ise "Simit Ustası". Film, Soner'in yine Diyarbakır seyahatlerine dayanıyor. Diyarbakır'dayken birinin kendisini bularak, astrolojik çizimlerini gösterdiğini ifade eden Soner, bu gizemli adamın ilgisini çektiğini söylüyor. Diyarbakır'da çok az insan tarafından tanındığını, kimilerince ise 'deli' olarak bilindiğini ifade eden Soner, "Diyarbakır'da ilkokul mezunu bir adamın astronomi ile ilgilenmesi pek normal karşılanmıyor. Bu tür işlere kafayı takanlara 'deli' derler. 6 çocuk babası, ama gökyüzü hareketlerini gözlemlediği için ailesi tarafından terk edilmiş. Ailesinin gidişine üzülmüyor çünkü kafasının rahat olduğunu söylüyor" diyor. Küçük bütçeli filmler çektiklerini söyleyen Soner, çalışmaların çıkış amaçlarının kadronun tecrübe kazanması olduğunu ancak ortaya iyi ürünler de çıktığını ifade ediyor. Soner, filmin kısa ya da uzun olarak değerlendirilemeyeceği görüşünde. "Bir olay 7 dakikada da anlatılır, 45 dakikada da. Bunu 90 dakikaya yaymaya gerek yok" diyen yönetmen, bunların ticari filmler olmadığını belirtirken, yeni çalışmalar için bir geri dönüşümünün de olması gerektiğini sözlerine ekliyor. Mezopotamya Sinema Kolektifi'nin ikinci film paketi kapsamında Özkan Küçük'ün "Mamoste Arsen" ve "Li Serxaniyên Diyarbekirê " (Diyarbekir Damlarında ) adlı filmleri 7 ile 8 Temmuz'da Mezopotamya Kültür Merkezi Salonu'nda gösterilecek.
Bir 'pervane' öyküsü Bir askeri komutan tarafından el konulan pervane için bir köylünün mücadelesini mizahi bir dille anlatan "Pervane" ise, bölgede yaşlı bir adamla yapılmış bir röportajdan ortaya çıkmış. Röportajda adamın Kürtçe ve Türkçe konuştuğunu bu nedenle tam olarak anlayamadığını ifade eden Ahmet Soner, İstanbul'a döndükten sonra ne kadar zengin bir öykü olduğunu fark edip, filmini yapmaya karar veriyor. Tekrar Diyarbakır'a dönerek, adamın izini süren Soner, izin alımının ardından filmi çekmiş. Filmin çekimleri, daha rahat çalışılması açısından İstanbul'un Kıraç beldesinde gerçekleştirilmiş. Ahmet Soner'in bir diğer çalışması ise "Simit Ustası". Film, Soner'in yine Diyarbakır seyahatlerine dayanıyor. Diyarbakır'dayken birinin kendisini bularak, astrolojik çizimlerini gösterdiğini ifade eden Soner, bu gizemli adamın ilgisini çektiğini söylüyor. Diyarbakır'da çok az insan tarafından tanındığını, kimilerince ise 'deli' olarak bilindiğini ifade eden Soner, "Diyarbakır'da ilkokul mezunu bir adamın astronomi ile ilgilenmesi pek normal karşılanmıyor. Bu tür işlere kafayı takanlara 'deli' derler. 6 çocuk babası, ama gökyüzü hareketlerini gözlemlediği için ailesi tarafından terk edilmiş. Ailesinin gidişine üzülmüyor çünkü kafasının rahat olduğunu söylüyor" diyor. Küçük bütçeli filmler çektiklerini söyleyen Soner, çalışmaların çıkış amaçlarının kadronun tecrübe kazanması olduğunu ancak ortaya iyi ürünler de çıktığını ifade ediyor. Soner, filmin kısa ya da uzun olarak değerlendirilemeyeceği görüşünde. "Bir olay 7 dakikada da anlatılır, 45 dakikada da. Bunu 90 dakikaya yaymaya gerek yok" diyen yönetmen, bunların ticari filmler olmadığını belirtirken, yeni çalışmalar için bir geri dönüşümünün de olması gerektiğini sözlerine ekliyor. Mezopotamya Sinema Kolektifi'nin ikinci film paketi kapsamında Özkan Küçük'ün "Mamoste Arsen" ve "Li Serxaniyên Diyarbekirê " (Diyarbekir Damlarında ) adlı filmleri 7 ile 8 Temmuz'da Mezopotamya Kültür Merkezi Salonu'nda gösterilecek.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
