04 Haziran 2005 21:00

Çevre gününü kim kutlayacak?

Bugün Dünya Çevre Günü. Bu yıl da çevre gününü, siyanürle altın çıkaran maden şirketleri, ormanları yok ederek villa, golf sahası, yarış pisti ve özel üniversite yapanlar, tehlikeli atıkları denizlerimize bırıkan uluslararası şirketler ve tüm bunlara göz yuman AKP kutlayacak!

Paylaş
Türkiye bu sene de çevre gününü doğayı ve insan hayatını tehdit eden çevre politikaları ve bu politikaların yarattığı tahriplerle karşılıyor. 2.5 senelik hükümeti döneminde çevre katliamı niteliğinde bir çok uygulamaya imza atan AKP hükümeti bu sene çevre gününe protestolarla girecek. Bergama köylüleri saat 11.00'de Çamköy'de Moğallar ev Umuda Ezgi'nin katılımı ile Çevre Günü'nü karşılayarak mücadeleyi bırakmadıklarını gösterecekler. TEMA Vakfı, ise Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yaparak ''2/B arazileri satılmasın'', ''Tekrar 2/B'lerin yaşanmaması için yasal önlem alınsın'' diyecek.

Siyanürcüler kutlasın Bu yıl da Bergama'dan Diyarbakır'a, Antalya'dan Maraş'a kadar ülkenin dört bir yanında çevre felaketleri ve tahripleri yaygındı. Her yerde uzmanlar, meslek odaları, kitle örgütleri ve halk tepki gösterdi ama sesleri yine duyulmadı. 2005'in Dünya Çevre Günü'nü karşılarken Türkiye'nin bu yıl da yaşadığı çevre katliamlarının başında maden şirketlerinin faaliyetleri geldi. Siyanürle altın çıkaran ve çevreyi tahrip eden şirketler tüm hukuk kararlarına rağmen işlerini istedikleri gibi yapmaya devam ediyorlar. İşte bazı örnekler:
  • Bergama Ovacık Altın Madeni, kapatılmasına ilişkin tüm hukuk kararlarına, defalarca açıklanan zarar raporlarına, halkın yıllardır verdiği mücadeleye rağmen yeni sahibi Koza Altın şirketi tarafından işletilmeye devam ediyor.
  • Uluslararası Maden Şirketi Rio Tinto, Tunceli'de Yeni Anadolu Madencilik Şirketi (YAMAS) ile birlikte sondaj çalışmalarına başladı. Halkı ikna etmek için yapılan toplantılarda maddeleri ayrıştırmak için "kimyasal madde kullanmayacaklarını" söymeleleri ne uzmanları ne de ahlık ikna etti.
  • Uşak Eşme'de Kanadalı Eldorado Gold Şirketi'nin Türkiye Temsilcisi TÜPRAG Metal Madencilik şirketinin inşaatını tamamladığı altın arama tesisleri-nin aralık ayında faaliyete geçmesi bekleniyor. Halk Bergama'yı örnek alarak davalarla ve eylemlerle madenleri engellemeye çalışıyor.

    Dört yanımız zehir Bu yıl Türkiye'de yaşanan çevre olaylarının bazıları ise şöyle:
  • Greanpeace, İzmit'te topladığı yumurtaları yurtdışında tahlil ettirdi ve hepsi zehirli çıktı. Örgüt, İzmit'teki İZAYDAŞ gibi atık yakma tesislerinin kenti ve halkı zehirlemeye devam ettiğini ortaya çıkardı.
  • 2004 Çevre Günü'ne eylemlerle giren Mersin Karaduvar Mahallesi sakinleri bu yıl da seslerini duyuramadılar. Karaduvar'da kurulan petrol tesislerinde 2000 dekarlık alanı sızıntı petrol tarım alanlarını ve denizi katletti. "Karaduvar'da yangın çıkması durumunda sadece Karaduvar değil, bütün Mersin yok olur" uyarıları duyulmadı.
  • Alman sermayeli Maraş Sugözü Termik Santrali ile ilgili çevrecilerin, "Bacalarından her gün 23 ton karbondioksit, 70 ton nitrik asit ve 55 ton sülfürik asit hava, deniz ve toprağa karışacak; bitki, hayvan ve balıklar üzerindeki zararlı etkisi yüksek olacak" gibi uyarıları bu yıl da dikkate alınmadı. Uyarılar devam ediyor.
  • Afşin-Elbistan Termik Santrali'nin 10 yıldır çalışmayan filtresi nedeniyle Maraş Çoğulhan Beldesi halkını önümüzdeki yıllarda kitlesel ölümlerin beklediği iddia ediliyor.

    Karadeniz'den Diyarbakır'a
  • Hükümetler değişti ancak Karadeniz'in baştan sona sahillerini otoyol yapmak için tahrip eden ve halkın "Karadeniz Karadeniz olalı böyle zulüm görmedi" diyerek karşı koyduğu Karadeniz Sahil Yolu'nu "bitirme" emrini bizzat Başbakan verdi. Yine halkın sesi duyulmadı.
  • Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği değiştirildi. Su havzalarının "yapılaşma yasağı" bulunan Mutlak Koruma Kuşakları 300 metreden 100 metreye düşürüldü. Hem bu mesafedeki kaçak lüks yapılaşmalar affedildi, hem de yeni lüks yapılaşmalarla sularımızın kirletilmesini önü açıldı.
  • Kişi başına 0.7 santimetrekare yeşil alan düşen, bunların çoğunun da cadde ortalarındaki yeşilliklerin oluşturduğu Diyarbakır'da Kayapınar Beldesi'ndeki bir alanı ağaçlanndırarak kent oramına dönüştürmek isteyen belediye ve kitle örgütlerinin ortak kararına rağmen, hükümet bu alanı satma kararı aldı. Ancak tepkilerin ardından karar geri alındı.
  • Antalya Manavgat'ta bulunan Sorgun Ormanı tahsislerde "kamu yararı aranması" şartına rağmen "golf sahası" yapılmak için tahsis edildi. 200 bin ağacın kesileceği tesis için bütün "kamu" ayağa kalktı ama sonuç değişmedi.
  • Yakıt yüklü gemiler bu yılda Türkiye sahillerinde istedikleri gibi geçtiler, battılar ve yakıtlarını denize boşalttılar. M/V Ulla gemisi İspanya'nın termik santrallerinden çıkartılan 2 bin ton tehlikeli atık ile Cezayir'den kovuldu; İskenderun'da battı. Hâlâ çıkartılamadı. Gemi 2000 yılında girdiği iskenderun'da 4 yıl beklemişti. 6 Eylül 2004'te battı. Zehirli yükü bu yıl da çıkartılmaya çalışılıyor.
  • Hükümet olur olmaz ormanları satmaya çalışan AKP Anayasa'yı değiştiremeyince çoğu geri kazanabilir nitelikte olan 2/B ormanlarına göz dikti. 2/B hâlâ hükümet gündeminde.

  • ÖNCEKİ HABER

    Türk Metal şube kongresi yapıldı

    SONRAKİ HABER

    Haiti'de BM destekli KATLİAM

    Sefer Selvi Karikatürleri
    Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
    Evrensel Ege Sayfaları
    EVRENSEL EGE

    Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...